OECD raporu, salgın sırasında sağlık hizmetleri, perakende ve sevkiyat gibi temel ihtiyaçlar açısından önem taşıyan sektörlerin, kayıt dışı çalıştırılan göçmen işçiler tarafından ayakta kaldığını ve salgından en fazla etkilenenlerin de göçmenler olduğunu ortaya koydu.
OECD ülkeleri arasında, ilk dalganın yaşandığı aylarda çalışma hayatı neredeyse durma noktasına geldiğini açıklayan rapor, bu dönemde yabancı işçilere yönelik seyahat kısıtlamalarında muafiyetler getirildiğini hatırlattı.
“Virüse yakalanma ihtimali yerel halkın iki katı”
Müşterilerle daha yakın temas içinde olmaları ve genelde kalabalık evler ve yerleşimin yoğun olduğu semtlerde yaşamaları nedeniyle virüse yakalananlar arasında da göçmenlerin oranı ortalamanın üstünde.
OECD ülkeleri arasında yapılan bir araştırma, göçmenlerin virüse yakalanma riskinin, yerleşik halkın iki katı olduğunu ortaya koyuyor.
İlk işten çıkarılanlar göçmen işçiler
Çoğu göçmen, otelcilik ve turizm gibi salgının etkileri nedeniyle ayakta kalma mücadelesi veren sektörlerde çalışıyor. Bu alanlarda iş sözleşmeleri genelde kısa süreli olduğu için göçmenler arasında işsizlik de diğerlerine göre oldukça yüksek.
İşsizlik sorununun en yoğun olduğu ülkeler arasında, güneydoğu Avrupa ülkeleri, İrlanda, İsveç, Norveç ve ABD bulunuyor.
Göçmenler pandemi nedeniyle eğitimde yaşanan aksamalardan da en fazla etkilenen grup. Okullarda bilgisayarlı uzaktan eğitime geçilmesinden en olumsuz etkilenenler göçmen çocuklar var.
Ailenin bilgisayar alacak maddi durumunun bulunmaması, ev ödevlerine yardımcı olma konusunda dilsel sorunlar yaşamaları gibi etkenler göçmen çocukların dezavantajlı duruma düşmesine neden oluyor.
OECD, üye ülkelerde artan işsizlik nedeniyle yabancı düşmanlığının artması endişesine de raporunda yer veriyor. Göç alan ülkelerde göçmenler istihdam piyasasında rakip olarak algılanıyor. Bu tehlikeye karşı bazı ülkelerde göçmenlerin rakip ya da virüs yayıcı olarak etiketlenmesine karşı aydınlatma kampanyaları yürütülüyor.
OECD raporunda göç, “bizi birbirimize bağlayan”, “yaşamımızın ayrılmaz bir parçası” olarak nitelendiriliyor.
OECD’nin istihdam ve toplum bölümü yöneticisi Stefano Scarpetta yaptığı açıklamada, “Pandemi birbirimize ne kadar çok ihtiyaç duyduğumuzu öğretti” dedi. Pandemi ve yarattığı sonuçların göç ve entegrasyon konusundaki kazanımların bir bölümünü ortadan kaldırma riskine işaret eden OECD yetkilisi, hükümetleri göçmenlerin toplumla bütünleşmesini “herkese yarar sağlayacak uzun vadeli bir yatırım” olarak görmeye çağırdı.
