Altı üyelerinin çalışırken Kovid-19’a yakalandığını söyleyen Ev İşçileri Dayanışma Sendikası Genel Başkanı Gülhan Benli, hükümete seslenerek, ev işçisi kadınların ihtiyaçlarının karşılanmasını istedi.
Türkiye’de giderek yayılan koronavirüs (Kovid-19) salgını ölümlere yol açmaya ve insanların yaşamını olumsuz yönde etkilemeye devam ederken, salgının durumlarını zorlaştırdığı kesimlerden biri de gündelik temizlik işçisi olarak çalışan kadınlar. Kendi evlerine ekmek götürebilmek için başkalarının evine temizliğe giden kadınlardan bazıları yatılı olarak çalışıyor.
Ev İşçileri Dayanışma Sendikası (Evid-Sen) Genel Başkanı Gülhan Benli, koronavirüs salgınıyla birlikte gündelik temizlik işçiliği yapan kadınların yaşadıkları sorunları Mezopotamya Ajansından Semra Turan’a anlattı. Benli, salgından kaynaklı birçok gündelik temizlik işçisinin bu sürede işsiz kaldığını, yatılı olarak çalışanların ise haklarından yararlanamadığını gibi şiddette maruz bırakıldığını söyledi.
“Sendikanın 6 üyesinde virüs tespit edildi”
Sendikalarına üye olan kadınlardan 6’sının Kovid-19’a yakalandığını söyleyen Benli, hastanelerin dolu olmasından kaynaklı bu üyelerinin evlerinde tedavi gördüğünü aktardı. Benli, “Salgının ilk belirtileri olan kusma ve ateş döneminde gittikleri hastanelerin dolu olmasından kaynaklı tedavileri hastanede yapılmadı ve eve gönderildiler. Yaklaşık 15 gündür evde karantinadalar. Tedavilerini telefon üzerinden doktorlardan aldıkları bilgi üzerine devam ediyorlar. Şu anda durumları iyi” bilgisini paylaştı. Ev işçisi kadınların yaşadıkları sorunların salgınla birlikte daha da arttığını söyleyen Benli, özellikle evlerde yatılı kalan kadınların izin gibi haklarından yararlanamadığını kaydetti.
Kapılar üzerlerine kitleniyor
Evid-Sen Genel Başkanı, karşılaştıkları sorunları şu sözlerle anlattı:
“Yatılı evlerde kalan kadınların dışarı çıkmamaları için ev sahipleri tarafından kapılar üzerlerine kilitleniyor. Zorla evde tutularak, şiddete maruz bırakılıyorlar. Bu durum işverenlerin kendilerini korumaya alması, salgında bile hizmetlerinin eksik olmamasını istemelerinden kaynaklanıyor. Çünkü kadınların dışarıya çıkması salgını eve getirmesi anlamına geliyormuş. Onun için de kadınlara haftalık izinleri verilmeyip, ‘otur oturduğun yerde, dışarı çıkıp hastalığı getirip bize bulaştıracaksın’ gibi söylemlerle hayatlarına müdahale ediliyor. Oysa koronavirüse yakalanan üyelerimizden biri çalıştığı evde salgın hastasına baktığı için kendisi de yakalanıyor.”
“Aile içi şiddet arttı”
Gündelik ev işçisi kadınların birçoğunun yine bu dönemde işten çıkarıldığını söyleyen Benli, işten çıkarılan bu kadınların ailelerindeki erkekler tarafından eve para götürmediği için de şiddete maruz bırakıldığını, “Para getirmiyorsan çık git” gibi söylemlerle hakaretlere maruz bırakıldığını söyledi. Benli, salgın ayrım gözetmeden herkese bulaşabilse de en ciddi mağduriyeti işçi ve emekçilerin yaşadığını ifade etti. Hükümetin ise bu konuda işçilere yönelik hiçbir adım atmamasını eleştiren Benli, açıklanan paketlerin sermaye gruplarını kapsamasına tepki gösterdi.
Özel paket istiyorlar
Türkiye’de ev işçisi kadınların hâlâ kayıt dışı çalıştırıldığını, haklarından yararlanamadığına dikkat çeken Benli, hükümetten şu taleplerde bulundu:
“En azında bu salgın sürecinde temel ihtiyaçlarını karşılamalılar. Ne yazık ki buna dair de bir şey göremiyoruz. Nasıl ki sermayeye yönelik paketler açıklanıyorsa ev işçisi kadınlar için de özel bir paket açıklanmalıdır. Ev işçisi kadınların maruz kaldığı şiddeti önlemek için ekonomik ihtiyaçları giderilmelidir. Bu taleplerimizi bir an önce duyun ve karşılayın.”
