Kadına yönelik şiddetle mücadele eden Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu, 2024’ün, ocak ayından itibaren gerçekleşen kadın cinayetlerine yönelik hazırladığı raporunu açıkladı. Platform, “2024 yılının ilk yarısında 205 kadın cinayeti, 117 şüpheli kadın ölümü gerçekleşti. Aile odaklı politikaların kadınların hayatlarını nasıl tehdit ettiğini bu 6 ayın değerlendirmesini yaparak sizlere açıklamak istiyoruz. 2024 yılının ilk 6 ayı içerisinde öldürülen kadınların %42’sinin evli olduğu erkek tarafından öldürüldüğünü görüyoruz. Kadınların en yakınındaki erkekler tarafından öldürülüyor olması gerçeği, aile odaklı politikaların sonucudur. 2024 yılının ilk yarısında 205 kadın cinayeti, 117 şüpheli kadın ölümü gerçekleştiği belirtilirken öldürülen kadınların %42’sinin evli olduğu erkek tarafından katledildiği deklare edildi” dedi.
Raporda, 2024’ün ilk 6 ayı içerisinde kadınlar yine en çok evlerinde katledildiği, kadınların yaşam haklarının, en yakınlarındaki erkekler tarafından sonlandırıldığı belirtildi.
Platform adına söz alan KCDP Genel Sekreteri Fidan Ataselim, “İstanbul Sözleşmesi’nden imza çekilmesinden bu yana geçen her yılın ilk 6 ayına baktığımızda kadın cinayetlerinin arttığını görüyoruz. Bu yılın Haziran ayında ise 41 kadın cinayeti, 25 şüpheli kadın ölümü gerçekleşti. Bir ay içerisinde öldürülen kadın sayısının bu kadar çok olduğu başka bir ay olmadı. Bunun sebebinin ne olduğunu anlamaya çalıştığımızda, geçtiğimiz ay 9. Yargı Paketi’nin gündeme getirildiğini, 6284’ün tartışmaya açıldığını görüyoruz” şeklinde konuştu.
Ataselim, şöyle devam etti:
“Son zamanlarda zorlama hapis kararlarının keyfi olarak verilmediği, kamu personellerinin görevini yerine getirmediği durumlarla karşılaşıyoruz. Ama umutsuzluğa kapılmayalım. Bizler ülkenin her yanında kadınlara 6284’ü anlatmaya devam edeceğiz. Yetkililerin karşısında 6284 sayılı kanun ile duracağız. Bakanlık, Ailenin Korunması ve Güçlendirilmesi Vizyon ve Eylem Planı açıkladı. Bu sayfalar dolusu raporda ‘kadına yönelik şiddet’ ifadesi bir kez dahi geçmiyor. ‘Aile içi şiddet’ diye ifade ediliyor. Her çıktıkları kürsüden ‘insanı yaşat ki devlet yaşasın’ diyenler bu sözünü sıra kadınlara, LGBTİQ+’lara. çocuklara geldiğinde unutuyor. Buradan soruyorum, kadınlar insan değil mi?”