1 yıl önce Vefa Serdar ile eşi Aysel Serdar birlikte yakalandığı covid-19 virüsü nedeni ile kaybetmişti. 6 ay sonra da eşi Aysel kanserden yaşamını yitirmişti. Ailesi, yoldaşları, siper yoldaşları, dostları, sevenleri Vefa ve hayat arkadaşı Aysel’in mezarı başında yoğun kar yağışına rağmen toplandı.
Mezar başına “Fabrikalar Tarlalar Siyasi İktidar Her Şey Emeğin Olacak”, “Vefa Yoldaş Ölümsüzdür” sloganları ve şiirle geldi yoldaşları ve O’nun dizelerinin yer aldığı “Gerçek Ölümsüzlük Hayata Bir İz Bırakabilmektir” pankartı açıldı.
Anma, saygı duruşu ve O’nun için okunan şiirlerle başladı. İlk sözü, Vefa Serdar’ın temsilciliğini yaptığı Mücadele Birliği Platformu adına yoldaşı yaptı. Vefa’nın mücadele hayatını anlattı ve “O’ndan bize bir çok şey kaldı belki ama en önemli şey inatçılığı ve azmiydi diyebiliriz. O, ‘gerçek ölümsüzlük hayata iz bırakabilmektir’ demişti. O’nun hepimizde iz bıraktı. İyi ki bizde iz bıraktı, iyi ki hayatımızdan geçti. Vefa hala yaşıyor, bizlerle daima yaşayacak.” dedi. Anma sırasında sık sık “Devrim Savaşçıları Ölümsüzdür”, “Vefaya Sözümüz Devrim Olacak” sloganları da atıldı.
Vefa’nın devrim mücadelesinde ilk durağı olan Devrimci Öğrenci Birliği’nden yoldaşları söz aldı ve O’nunla tanışmanın bir onur olduğunu söyleyerek “ölümsüzleşen yoldaşlarımızın bize bıraktığı mirasımızı en iyi şekilde taşıyacağız ve en iyi şekilde zafere ulaştıracağız. Bunun sözünü veriyoruz” dedi.
Emekçi Kadınlar (EKA)’dan bir kadın yoldaşı da Vefa’nın kadın mücadelesine ve kadın yoldaşlarına ne kadar destek olduğunu ve yardımcı olduğunu anlattı. Bir işçi yoldaşı da “’Devrim Ya Ruhumuzdadır Ya Hiçbir Yerde’ sözünün öznesi Vefa yoldaştır. Kendini devrime adamıştır” dedi.
Birleşik Mücadele Güçleri adına söz alan siper yoldaşı da Vefa’nın BMG’nin kuruluş sürecindeki çabalarını hatırlatarak, O’nun herkesin yoldaşı olduğunu söyledi. Bir diğer işçi yoldaşı Vefa’nın “Onur Ölümden Güçlüdür” dediğini anımsattı. Yoldaşımızın yeğeni söz alarak kendisi için ne anlam taşıdığını anlattı. Aysel’in kızkardeşi söz alarak kardeşten öte olduklarını anlattı. Bir diğer devrimci işçi Vefa’yı tanımadığını, ama keşke tanısaydım, keşke benim öğretmenim olsaydı dediğini anlattı.
Kısa kısa konuşmaların ardından anma, Enternasyonal Marşı ile sona erdi. Anmaya katılanlar, Şişli Ayışığı Ekin Sanat Derneği’nde açılacak olan Vefa Serdar Kütüphanesi’ne davet edildi.
Saatler 14.00’e geldiğinde Ayışığı’nda gelenleri Vefa’nın görüntüleri, şiirleri, marşları karşılıyordu. Bugüne kadar katıldığı etkinlikler, paneller, eğlenceler, yolculuklar esnasında söylediği şarkılar, okuduğu şiirler videolarla ölümsüzleşmişti. Vefa’nın çocukluğundan, gençliğinden, zindanlardan fotoğrafları, sol eliyle yazdığı şiirleri, mektupları, tuttuğu defterler, arklı dillerde notlar… Vefa’ya imzalanan kitaplar, Vefa’nın başucu kitapları -en sevdikleri, en çok alıntı yaptıkları, en çok tavsiye ettikleri, başucundan eksik etmedikleri- ile dolmuştu kütüphane rafları… Ve gözlüğü ile cebinden eksik etmediği minik sözlüğü baş köşede idi…
Salonda kurulan serbest kürsüde de yoldaşları ve dostları söz alarak O’nu anlattılar. Vefa deyince akla gelen şiirlerden Gabriel Peri’yi okudular, anıları anlattılar. Herkes kendince, Vefa’nın kendileri için ne ifade ettiğini anlattı. Vefa’nın otuz yıl süren mücadelesinden kesitler anlatıldı, kütüphaneyi oluştururken, Vefa’nın kitaplarını incelerken yaşadıklarını anlattılar. Portekizli devrimci önder Alvaro Cunhal’e olan hayranlığı, Vaz’ı örnek alışı anlatıldı.
Verilen arada yoldaşı Nuran Güvenilir Vefa’nın Önsöz Dergisi’nde yayınlanmış yazılarından derleme son kitabı “Ben Bir Usanmaz Ozanım”ı ve yine Önsöz Dergisi’nin Vefa’ya adanmış sayısını imzaladı. Vefa’nın kütüphanesi incelendi, videoları izlendi…
Bir yıldır aramızda olmayan Vefa yoldaşımızın, en sevdiği şarkıları söylenerek sonlandırıldı anma etkinliği.
Kaynak: Mücadele Birliği
