AKP ‘den önce var olan ve AKP ile birlikte daha da kendini gösteren sanata ve sanatçıya düşmanlık, pandemi sürecinde iyice açığa çıktı. Özelikle devrimci, muhalif sanata ve sanatçıya yönelik saldırılar pandemi “önlemleri” adı altında daha da hız kazandı.
Bir yandan AKP tıka basa dolu salonlarda “lebalep” kongreler yaptı, diğer yanda “halkın sağlığı” adı altında sahneler kapatılıyor ve mekanlara saat sınırlaması getiriliyor.
Bizler de Özgür Gelecek gazetesi olarak muhalif müzik emekçileri ile başlattığımız söyleşi dizisinin ikinci konuğu Erdem Oral. Erdem, “Sanat ulaşılması yüksek bir seviyedir, algı düzeyinin yüksek olduğu bir alandır. O yüzden de bizi susturmak istiyorlar, yok saymak istiyorlar” vurgusu yaptı.
Öncelikle kısa bir bilgi alabilir miyiz? Erdem Oral kimdir?
Merhaba. Ben Erdem Oral. İTÜ Türk Müziği Devlet Konservatuarı mezunuyum. Uzun yıllardır müzisyenlik yapıyorum. Geçmişten bugüne çeşitli gruplarda solistlik, vokalistlik yaptım. Bir süredir solo müzik çalışmaları yapmaktayım. Aynı zamanda özel kurslarda ve halk eğitimi merkezinde müzik öğretmeni olarak çalıştım. Solo müzik kariyerime devam etmekteyim.
Türkiye ‘de pandemi öncesi de sanatçıların yaşadıkları bir dolu sorun vardı. Özellikle muhalif sanatçılara yönelik baskılar /yasaklar hep vardı. Pandemi süreci bu durumu daha da ağırlaştırdı. Siz Türkiye’ de yaşayan bir sanatçı olarak pandemi “öncesi” ve “sonrasını” nasıl değerlendiriyorsunuz?
Türkiye de pandemi öncesinde de ciddi sıkıntılar vardı. Mualif sanatçılara konser salonları kapalıydı, bütün mekânlar bütün sanatçılara açık değildi maalesef. Yandaş “sanatçılar” bütün imkânlardan yararlanırken, mualif sanatçıların önüne hep engeller konuldu. Pandemiyle birlikte bu yük iyice ağırlaştı. Önce işimizden olduk, sonra görmezden gelindik, yok sayıldık. Benim Halk eğitim merkezindeki bütün kurslarım Pandemi başlar başlamaz kapatıldı, sigortam sona erdi. Ve bir buçuk yıl halk eğitimi merkezinde kurs açamadım. Pandemi hafifleyince Özel bir iki kusta ders vermeye devam ettim, fakat çok düşük bir kazançla. Eğer ailemin desteği olmasaydı bu süreçte kesinlikle ayakta kalamazdım. Nitekim hiç bir desteği olmayan binlerce müzisyen, bu çaresizliğe mahkum edildi.
Türkiye ‘de özellikle pandemi sürecinde intiharların sayısı oldukça arttı. Müzisyen insanların intiharları ise toplumda büyük yankı uyandırdı. Siz bu durumu nasıl değerlendiriyorsunuz? Dayanışma ya da farklı etkinlikler ile sürece toplumun duyarlı insanları müdahale etmeye çalıştı ama devletin bu meseleye “yaklaşımını” nasıl değerlendiriyorsunuz?
Maalesef pandemi döneminde İntihar eden bir çok müziyen oldu. İnsanlar, yalnız ve desteksiz bırakıldı ve bütün çareleri tükenince intihar etmek dışında bir yol bulamadılar, çok üzgünüm. İktidar bu ölümleri görmezden geldi, kulaklarını tıkadı, müzisyenleri ve bu çaresizliklerini yok saydı, el uzatmadı. Sıkıntılar hala devam ediyor, bitmiş değil. Ben bir müzisyen olarak bu süreci büyük bir üzüntüyle takip ettim.
Saat gece 12’den sonra müzik yasağı sizin için ne anlama geliyor?
12’den sonra müzik yasağı, aslında yasakların pandemiyle ilgili değil de tamamen politik olduğu anlamına geliyor. Nitekim 12 ye kadar bulaşmayan virüs 12 den sonrada bulaşmaz sanırım. Burada virüsten korunmaktan ziyade, yaşam tarzına bir müdahale var. Müzik insani olan bütün duygulara hitap eder, eğlendirir güldürür, ağlatır, hüzünlendirir.
Ama iktidar insani olan her şeyden bizi uzaklaştırmak istiyor, sanatsız, sanatçısız, estetikten, eğitimden yoksun bir toplum yaratmak istiyorlar. Toplumun yaptıkları hiç bir şeyi sorgulayabilecek potansiyeli olmasın istiyorlar. Sanat ulaşılması yüksek bir seviyedir, algı düzeyinin yüksek olduğu bir alandır. O yüzden de bizi susturmak istiyorlar, yok saymak istiyorlar.
Önümüzde ki dönem sanatsal anlamda yeni bir çalışmanız ya da içerisinde bulunduğunuz bir projeniz var mı?
Ben düzenli olarak evden kayıtlar yapan ve paylaşan bir müzisyenim fakat Pandemi ve bir araya gelememek bizi çok yordu. O yüzden yakın zamanda müzisyen dostlarımla yan yana canlı performanslar kaydedip paylaşacağım, ve yakın zamanda konser vermek istiyorum.
SÖYLEŞİ Dizisi (1) | Akkaya: “Devlet, yalnızca müzisyenleri değil toplumun birçok kesimini mağdur etti
https://ozgurgelecek23.net/roportaj-akkaya-devlet-yalnizca-muzisyenleri-degil-toplumun-bircok-kesimini-magdur-etti/
