TC destekli Azeri faşist devleti, Arstakh’ın (Dağlık Karabağ) önemli bölümünü işgal ederek bölgede yaşayan Ermeni halkına karşı saldırılarını aralıksız bir şekilde sürdürmektedir. Bir yandan tehdit ve provokasyonlara başvurmakta diğer yandan da Arstakh’ı Ermenistan topraklarına bağlayan Lâçin Koridoru’nu kapatarak halkı kuşatma altına alıp iradesini kırmaya çalışmaktadır. Ermenistan’la Dağlık Karabağ arasındaki yegane geçiş koridoru olan Laçin Koridoru’nu kapatarak halkı açlığa, soğuğa mahkum ederek göçe zorlamaya çalışmaktadır.
Ermeni ve Kürt düşmanı Enver-Talat’lardan R.T.Erdoğan diktatörüne uzanan yüzyıllık Türk-İslam ülküsünü gerçekleştirmenin yolu, Ermenileri topraksız bırakmaktır. Bugün bu işgalci-soykırımcı politikaya Kafkaslar’ın ünlü oligarkı Aliyev de eklenmiştir. Dün olduğu gibi bugün de Kafkaslar’ı Türkleştirme temelli Turancı hayaller, Batılı emperyalist devletlerin bölgesel çıkarlarıyla örtüşmektedir. Batının ve bölgenin bütün haydutları Ortadoğu’da Kürtlerin, Kafkaslar’da Ermenilerin topraklarına “çökmek” istemektedir. “Ermenisiz Ermenistan, Kürtsüz Kurdistan” işgalci hayalleri, kan ve zulüm üzerine inşa edilmek istenmektedir.
Azerbaycan faşist güçleri, Arstakh’ın halen bir bölgesinde yaşayan Ermeni nüfuslu topraklara diğer yandan Ermenistan toprakları içine kadar girerek saldırılar düzenlemektedir. Provokasyonlar gerçekleştirmektedir. Korkutma, yıldırma, sindirme tehditleri hızından bir şey kaybetmemektedir. Bütün bu gerçeklik karşısında TC’nin kirli faşist medya kuruluşları, yalan haber yaymaya devam etmekte, gerçekleri çarpıtmaktan geri durmamaktadır. İstisnasız faşist Türk basının tümü, hemen her fırsatta saldırgan tarafın Ermenistan olduğu propagandasını yayarak bir algı operasyonu yapmakta ve işlenen suçları gizlemeye çalışmaktadır. Böylelikle Türkiye halkını Ermeni düşmanlığı üzerinden terbiye etmeye çalışmaktadır. Zulüm ve yalan imparatorluğunun ustaca başarmaya çalıştığı iştir; halkları kandırıp, aldatmak, Ermeni-Kürt-Alevi düşmanlığıyla zehirlemek!
Arstakh halkı tıpkı Rojava, Şex Meqsud, Eşrefiye halkı gibi abluka altına alınmıştır. Arstakh halkının dış dünya ile bağlarını kopararak, hava ve kara ulaşımını engelleyerek, doğal gaz akışını keserek, Yerevan hastanelerine sevk edilmesi gereken ağır hastaların geçişini engelleyerek halkı sindirmeye, teslim almaya ve zorla göçe zorlamaktadırlar.
TC destekli Azerbaycan faşist güçlerinin abluka uygulamalarına karşı bölgede sözüm ona barışı korumakla görevli Rus “barış gücü”, havaya bakıp ıslık çalarak olan bitenleri izlemekle meşgul olmaktadır.
Mevcut Ermenistan hükümeti toprak bütünlüğüne yönelik saldırganlık karşısında etkili ve güçlü bir tutum gösterememektedir. Azerbaycan saldırganlığının durdurulması için diplomasi çalışmalarının dışında başka hiçbir çözüm yolu aramamaktadır. İnsan haklarını, evrensel hukuk kurallarını savunduğunu iddia eden tüm Rus ve Batılı kurum kapılarını çalmaktan öteye bir adım atmamaktadır. Yaşadığı askeri yenilgiyle birlikte mevcut koşullarda ülke onurunu bile korumaktan uzak bir durumdadır.
Yeni Rus çarlarının onayı ve rızası olmadan Ermenistan’a doğru tek bir adım atma iradesi olmayan Azerbaycan faşist devleti, kardeş dedikleri Erdoğan gibi sahte kahramanlık hayalleri yazmaya devam ediyor. Halkı aç ve perişan olan Aliyev oligarkı, arkasına “kimyasal Erdoğan”ın SİHA’larını alarak Kafkaslar’ın sahte kabadayısı rolünü oynamaya devam ediyor.
Kuşatma ve işgale, her türlü saldırganlığa karşı hem Ermenistan hem de Karabağ’da yaşayan Ermeni halkının tepki ve öfkesi, itiraz ve isyanı her geçen gün yükselmektedir. Mevcut durumdan ve gidişattan memnun olmayanların öfkesi dağınık ve örgütsüz durumdadır. Dağınık ve parçalı tepkiler henüz güçlü merkezi bir direniş odağı yaratmaktan şimdilik uzak görünüyor.
Oysa gerek Karabağ gerekse Ermenistan halkı Monte Melkonyan, Leonid Azgaltyan gibi sayısız büyük direnişçi ve saygın komutan yetiştirmiştir. Sınırlı sayıda yetersiz silahla ve donanımsız direniş gruplarıyla büyük kahramanlık örnekleri göstermiştir. Keza Hitler faşizmine karşı Sovyet anavatan savunmasında bütün Sovyetler Birliği’nde ülke nüfusuna göre en fazla sayıda direnişçi, komutan, general çıkaran ve en fazla şehit veren halktır, Ermeniler ve Êzîdîler.
Suriye’nin kuzeyini, Efrîn’i Girê Spî’yi, Serêkaniyê’yi işgal edip kendi ülke topraklarına katmak isteyenler bugün aynı şekilde Arstakh topraklarını Azerbaycan topraklarına bağlamak istiyorlar. Azerbaycan faşist devletinin arkasında yine Kürt ve özgürlük düşmanı TC devleti durmaktadır. İki faşist devlet ittifakına karşı bugün Kürt, Ermeni, Êzîdî, Arap, Türk halklarının devrimci ittifak ihtiyacı bütün gerçekliğiyle ortada durmaktadır. Faşist devletlerin ittifakına karşı halkların devrimci ittifakı ve örgütlenme ihtiyacı acil bir görev olarak durmaktadır.
(Yeni Özgür Politika / 27 Aralık 2022)