Kürt sorununa dair 40 yıldır izlenen çözümsüzlük politikalarından kaynaklı yaşanan çatışmalar ölümlere yol açmaya devam etmekte. Yaşanan bu düşük yoğunluklu savaşın birçok olumsuz sonuçlarından biri ise cenazeler. Çatışmalarda hayatını kaybeden HPG’lilerin cenazelere yönelik saldırılara dair bugüne dek yüzlerce örnek kamuoyuna yansırken, kimlikleri tespit edilememiş yüzlercesi de kimsesizler mezarlıklarına defnedildi.
Medeniyetler Beşiğinde Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma Dayanışma Birlik ve Kültür Derneği (MEBYA-DER) Siirt Temsilcisi Leyla Özalp’ın paylaştığı bilgilere göre, kentteki 3 ayrı mezarlıkta kimliği belirlenememiş 200 cenaze var.
Yaptıkları araştırma sonucu bu tespitte bulunduklarını dile getiren Özalp, kimliği belirsiz bu cenazelerin kentin Yenimahalle’deki Zevye, Doğan Mahallesi’ndeki Şeyh Musa ve Ulus Mahallesi’ndeki Şeyh Süleyman Mezarlığı’nın kimsesizler bölümünde yer aldığını ifade etti. Özalp, bu cenazelerin bölgede 2006 yılından bu yana yaşanan çatışmalarda yaşamını yitiren HPG’lilere ait olduğunu da söyledi.
Mart 2020’den bu yana kentteki mezarlıklara kimliği belirsiz 15 HPG’linin cenazesinin getirildiğini paylaşan Özalp, bunlardan 5’inin kimliklerinin tespit edilmesiyle aileleri tarafından buradan memleketlerinde defin edildiğini söyledi.
Mezarların kaybolması isteniyor
Cenazelerin çoğunun “Kuzey ve Doğu Suriye, Federe Kürdistan ve İran Kürdistanı’ndan kişilere ait olduğunu” belirten Özalp, şunları söyledi: “Şeyh Musa Mezarlığı’na defnedilenlerin arasında 200 metrelik mesafe bırakarak mezarların kaybolmasını istiyorlar. Bu mezarların arasına vefat eden yurttaşlar defnediliyor. Diğer iki mezarlıkta ise sadece numara verilmiş. Bazılarının nerede yaşamını yitirdiği yönünde mezar taşına yazı yazılmış. Örneğin Herekol ve yaşamını yitirdiği tarih yazılıyor. Bu mezarların bulunduğu bölüm 24 saat Mobese ile izleniyor. Mezarlığa müdahale edilmesi ve üstündeki otların temizlenmesine dahi izin verilmiyor”
Özalp, HPG’li olan çocuklarının yaşamını yitirmiş olabileceği yönünde bilgi sahibi olan ailelere ne olursa olsun cenazelerine sahip çıkma çağsında bulunan Özalp, “Buraya gelip bizimle iletişime geçsinler. Kan örneği verip, DNA testi yapsınlar alsınlar. Yasal yollara başvuruları birlikte yapalım. Kimsesizler mezarlığında kimsenin cenazesi kalmasın. Son 15 yılı araştırıp, bu sayılara ulaştık. Uzun bir süre geçtiği için isim ve soy isimleri yok. Cenazelerin çoğu Herekol, Baykan, Çırav ve Pervari bölgelerinde yaşanan çatışmalarda yaşamını yitirenlere ait” diye konuştu.
Komisyon çağrısı
Son olarak sivil toplum kuruluşları, siyasi parti ve hukukçulardan oluşan bir komisyonun oluşturulması önerisinde bulunan Özalp, bu komisyon ile kimliği, belirsiz 200 cenazenin ailelerine verilmesinin sağlanabileceğini kaydetti.