GüncelKültür&Sanat

KADINLARIN BİRLİĞİ | Dayanışma ve Örgütlenme ile…

"Kısacası halk için halkla birlikte örgütlemek/örgütlenmek… Bunun için de depremden etkilenen halkı nesneleştiren değil, özne olarak konumlandıran bir bakış açısıyla süreci yönetmek önemli…"

Hem fiziki anlamda hem de bölge halkının yaşamı anlamında 6 Şubat Maraş merkezli depremin artçı sarsıntıları sürüyor.

Depremin, özellikle yaşamını yitirenlerin geri getirilemeyeceği kayıplarının yanında ekonomik, toplumsal olarak bir “iyileşme”den bahsetmek için önümüzde uzun bir zaman olduğu açık. Bu iyileşmenin ne demek olduğu üzerine de muhtelif yorum ve analizler yapılabilir elbette. Ancak net olan şey, uzun bir zaman daha Maraş depremlerinin yaşamımızdaki ve elbette mücadelemizdeki sarsıntılarıyla yolumuza devam edeceğimiz.

Depremlerin ilk anından itibaren kadınlar hem deprem bölgelerinde hem de dışında, yeme-içmeden temizliğe, barınmadan sağlık sorunlarıyla baş etmeye kadar yaşamsal düzlemde depremzedelerle dayanışma içinde oldu; kadın, çocuk, yaşlı ve engelli gibi depremin sonuçlarıyla daha ileri seviyede karşı karşıya olan kesimlerin ihtiyaçlarını gidermek için seferberlik yürüttüler. Bugün de bu seferberlik hali devam ediyor. Bunun uzun bir süreç olduğunu biliyoruz.

Üzerinden bir ayı aşkın zaman geçmesine karşın, her şeyin hala çok taze ve ihtiyaçların hala yaşamsal olduğu koşullarda bazı tartışmaları yapmak bir miktar zor olsa da, önemli ve ertelenemez. Çünkü karşımızda, sormaktan imtina edemeyeceğimiz bir dizi soru var: Bundan sonra ne olacak?

Ne yapacağız? Seferberlik halini daha ne kadar sürdürebileceğiz? İlk aşamada dayanışma görevini tüm imkanları ve özverisiyle yerine getirmek için çaba gösterilirken, bölgede yaşamın yeniden inşası için bu özveri yeterli olacak mı? Özellikle kısıtlı imkanlarla dayanışma örmek için deprem bölgesinde bulunan insanlar, orada daha ne kadar kalabilecekler ve daha da zor bir soru olarak, hala sarılacak yaralar varken, nasıl geri dönebilecekler?

Bu soruların yanıtı “dayanışma” ve bununla birlikte “örgütlenme” kavramında yatıyor. Özellikle devrimciler, kadınlar “yardım” için değil, halkla birlikte dayanışma içinde yaraları sarmak, zaten apaçık ortaya çıktığı gibi yaraları “Ankara”nın değil, halkın kendisinin sarabileceği gerçeğinden hareketle deprem bölgesinde çalıştılar/çalışıyorlar. Bunun bir parçası da elbette dayanışma pratiğinin halkın örgütlenmesini sağlayarak ilerletmektir. Kısacası halk için halkla birlikte örgütlemek/örgütlenmek… Bunun için de depremden etkilenen halkı nesneleştiren değil, özne olarak konumlandıran bir bakış açısıyla süreci yönetmek önemli… Yani CHP ve benzeri burjuva partilerin yaptıklarının tam tersini yapmamız gerekiyor… Bu şekilde halkın kendi gücünü açığa çıkartmak yani halkın sadece an’daki sorunlarını çözmek değil –ki bu da çok önemlidir– ama esas olarak halkın örgütlüğünün nelere kadir olduğunu/olabileceğini gösteren örneklerle birlikte geleceğini kazanmanın taşlarını döşemek…

Bu açıdan deprem bölgesinde, özellikle Antakya’da kadınlarla birlikte yürütülen 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü çalışması önemlidir. Depremzede kadınlarla 8 Mart çerçevesinde toplantılar yapmak, talepleri birlikte tartışmak, birlikte döviz hazırlamak, çeşitli dillerde sloganlar belirlemek… Tüm bunlar, kadın çalışmasının örnek gösterilmesi/örnek alınması gereken pratikleridir.

Devrimcilerin yaptıkları çalışmaların sonucunda, örneğin polisin saldırısı karşısında başta kadın depremzedeler olmak üzere polise yönelik öfkesi, “devletin yapması gerekeni yaptıkları için saldırıya uğradıklarını” söylemeleri, sahiplenmeleri vb. halkla devrimcilerin kurdukları bağı göstermektedir. Bu bağın örgütlenmeye dönüşmesi için çabalar da boşlukta kalmayacaktır.

8 Mart’ta özellikle gece yürüyüşü eylemlerinde kadın ve LGBTİ+ların her yıl olduğu gibi militan çıkışları, yasak tanımamaları, polisin şiddetli saldırısına karşın geri çekilmemeleri, “Hükümet istifa” vb. sloganları yine kadın ve LGBTİ+lar lehine umudu büyüten örnekler olmuştur.

Çünkü bir kez daha görüldü ki, patriyarkanın yakamadığı cadıların torunları, bu düzeni egemenlerin başına yıkmadan durmayacaklar.

 

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu