İstanbul: Kadınlar Birlikte Güçlü, İmralı tecridine karşı açlık grevinde olan siyasi tutsakların annelerine dönük saldırıları Şişhane Meydanı’na yaptıkları beyaz tülbent eylemiyle protesto etti. PKK lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması talebiyle açlık grevi ve ölüm oruçlarına dikkat çekmek için günlerdir nöbet tutmaya çalıştıkları hapishane önlerinde polis saldırısına maruz annelere bir destek de Kadınlar Birlikte Güçlü oluşumundan geldi. Annelerin, yasaklanmak istenilen beyaz tülbentlerle Şişhane Meydanı’nda bir araya gelen kadınlar, DTK Eşbaşkanı ve HDP Milletvekilli Leyla Güven ve siyasi tutsakların meşru talebi kabul edilene kadar susmayacaklarını vurguladı. HDP Milletvekilli Züleyha Gülüm’ün destek verdiği eyleme yakalarına üzerinde “Leyla’ya ses ver” yazılı mor renkli kurdeleler takan kadınlar, iktidara, “Biz şiddetiyle, hukuksuzluğunuzla, savaşınızla barışmayacağız” mesajını verdi.
Açlık grevleri 5. Ayını geride bıraktı
“Beyaz tülbent yaşam için yaşama ses ver” yazılı pankart ile “ Ölümden değil yaşamdan yanayız” , “Yaşam için ses ver” dövizlerinin taşındığı eylemde, sık sık , “ Beyaz tülbentler yaşam için yaşama ses ver”, “ Jin jiyan azadî”, “Yükselt yükselt barışın sesini yükselt”, “ Savaşa hayır barış hemen şimdi” sloganları atıldı. Kadınlar Birlikte Güçlü oluşumu adına açıklamayı okuyan Ezgi Bahçeci, 190 gündür direnen Leyla Güven öncülüğünde hapishanelerde devam eden açlık grevlerinin 5’inci ayını geride bıraktığına dikkat çekti.
Bahçeci, açlık grevi ve ölüm orucunda olan ve sağlık durumları giderek kötüleşen tutsaklara ses vermek için hapishane önlerinde nöbet tutmaya çalışan annelere uygulanan işkenceye şöyle tepki gösterdi: “Her fırsatta; kutsal annelikten bahsedenler onlara gelince şiddeti tartaklamayı, yerde sürüklemeyi, hakareti, başlarındaki tülbenti yasak etmeyi, ‘çocuklarınızın hayatı için ses çıkartmamız terördür’ demeyi reva gördü. Biz bugün burada, İstanbul’da Kadınlar Birlikte Güçlü; diyenler, kadınların gücünün birlikteliklerinden, dayanışmalarından geldiğine inananlar olarak, birimize uygulanan şiddetin aslında hepimize uygulandığını hatırlatmak için buluştuk.”
Zulüm bitsin, tecrit kalksın!
İmralı tecride derhal sonlandırılması gerektiğini vurgulayan Bahçeci, “Mevcut bir hak olan avukat görüşü, tutuklu veya hükümlüye tecrit uygulanmaması talebi karşılansın; ulusal ve uluslararası hukuk uygulansın; ölümü değil yaşamı tercih edelim; kadınlara cezaevi önlerinde, Koşuyolu Parkı’ndan, Kuğulupark’a şehir meydanlarında uygulanan zulüm, tülbentlerine getirilen yasak ortadan kalksın” dedi.