İstanbul Kadın Avukat Dayanışması, yargıdaki cinsiyetçiliğe, ayrımcılığa karşı Hakimler ve Savcılar Kurulu (HSK) ile Adalet Bakanlığı’nın tutumunu, Çağlayan’da bulunan İstanbul Adliyesi önünde protesto etti. “Erkek adalet değil, gerçek adalet” pankartını açan kadınlar, sık sık “Yaşasın kadın dayanışması” sloganı attı.
İstanbul Kadın Avukat Dayanışması’ndan Diren Cevahir Şen, kadın avukatların baro kurullarında, çeşitli kadın örgütlerinde, kadının eşitsiz konumunu değiştirecek hukuksal, toplumsal mekanizmalar önerdiğini ve cinsiyetçi şiddete karşı mücadele ettiğini belirterek, görev yaptıkları yargı organlarında kendilerine dönük cinsiyetçi saldırılara karşı HSK, Adalet Bakanlığı ve barolara görevini hatırlattı.
Artık beklemeye tahammüllerinin kalmadığını belirten Şen, “Kadın avukatların, gerek yargı organları önünde, gerek Mahkeme/İcra daireleri kalemlerinde, gerek avukatlık bürolarında ve gerekse Baro kurullarında çok çeşitli ayrımcılığa maruz kaldığını biliyoruz, deneyimliyoruz. Ücretli çalışan, stajyer ve genel olarak kadın avukatlar olarak, meslek hayatımızın bir döneminde erkek müvekkil, hakim-savcı-kalem personeli veya erkek meslektaşların çeşitli düzeylerde cinsiyet temelli şiddetine maruz kalıyoruz. Pek çok örnekte yaşadığımız gibi, kadın avukatlar da kendilerine yönelik erkek şiddeti karşısında yalnız bırakılmakta, adli ve disiplin soruşturmaları sürüncemede bırakılarak pratik olarak erkek avukatlar korunmakta ve yeni şiddet fiillerine zemin hazırlanmaktadır. Kadın avukatlar olarak ilan ediyoruz ki artık ‘ispatlayamazsın, benim çevrem geniş, sen zararlı çıkarsın’ devri, şikayetlerin tozlu raflarda bekletilmesi devri kapanmıştır. Şikayetlerin takipçisi olacak, üstünün örtülmesine izin vermeyeceğiz” dedi.
Talepler
“Kadın avukatlar olarak isyandayız. HDK, Adalet Bakanlığı ve barolara sesleniyoruz. Artık beklemeye tahammülümüz yok” diyen Diren, taleplerini şöyle sıraladı:
* Yargı organlarının, HSK ve Adalet Bakanlığının sivil kişiler, adliye görevlileri, yargı mensuplarının kadın avukatlara karşı cinsel saldırı ve cinsiyete dayalı her türlü şiddetinin etkili şekilde soruşturulmasını ve cezalandırılmasını,
* Baroların avukatların mesleğini icrası sırasında her türlü ayrımcılığı yasaklayan ve erkek avukat şiddetini önleyici meslek etik ilkeleri oluşturmasını, cinsel saldırı ve kadına yönelik şiddet fiillerini özenle soruşturan, önleyici tedbirler alan, hızlı ve etkili yaptırımlara bağlayan bir disiplin hukuku oluşturulmasını, mevcut disiplin soruşturmalarının hızla sonuca bağlanmasını,
* Adli, idari ve disiplin soruşturmasının başlamasında ‘kadının beyanı esastır’ ilkesinin esas alınmasını; cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği temelli ayrımcılığına karşı koruyucu ilkeler belirlenmesini,
* Hakim savcıların staj eğitimlerinde, Baroların Staj Eğitimi ve CMK eğitimlerinde görev alanların en az yarısının kadın olmasını,
* Hakim-savcı avukatların staj ve CMK eğitimlerinde ‘toplumsal cinsiyet eşitliği’ ve ‘kadına yönelik şiddet’ hakkında uluslararası sözleşmeler başta olmak üzere eşitlikçi eğitim konularının temel eğitim konuları olarak belirlenmesini, bu eğitimlerin kadın hareketinden hukukçular tarafından verilmesini istiyoruz.” (Kaynak: Mezopotamya Ajansı)