H.Merkezi: İşçi Sağlığı ve Güvenliği Meclisi’nin(İSİG) her ay hazırladığı iş cinayeti raporlarında ‘görünmeyen’ kadın işçilerin iş cinayeti raporunu hazırladı. İSİG’in hazırladığı rapora göre Şubat ayında en az 125 işçi iş cinayetlerinde hayatını kaybetti. Şubat ayında iş cinayetine kurban giden 9 kadın işçinin ise medyada ‘görünmez’ olduğu belirtildi.
Mersin Silifke’de yaşanan iş cinayetinde, tarım işçisi olarak çalışan kadınların tarla yolunda servisin devrilmesi sonucu 5 kadın işçinin hayatını kaybettiği vakadan örnek veren İSİG “Bu iş cinayetinin üzerinden iki gün geçmesine rağmen işçilerin isimleri basında yer almamıştı. İşçilerin dördünün ismini 22 Şubat’ta yaptığımız araştırmalar sonucu öğrendik: Aslı Gür, Elif Önge, Emine Tardo ve Eşe Açık… Unutturmayacağız” denildi.
Eril çalışma ortamı kadınlar için daha can yakıcı hale geliyor
“İşçi sağlığı ve iş güvenliği bugün bütün işçiler açısından en can yakıcı sorunlardan biri olmasına karşın eril çalışma ortamı ve eril baskı bu alanı, kadın işçiler açısından daha da can yakıcı hale getiriyor” diyen İSİG kadınların çalıştırılmak üzere götürüldükleri tarla yollarında geçirdikleri trafik kazalarında, ev işçisi olduğu alanlarda veya yine çalıştığı iş yerlerinde erkek şiddetine kurban giden kadınların ‘görünmeyen’ hikayelerini yazdı.
İSİG’in raporlarında; son zamanlarda çalışan kadınların erkek şiddetine maruz kalmasında, çalıştığı yerlerde cinsel tacize ve şiddete maruz kalmalarında belirgin artış gözlendiği de belirtildi.
İş cinayetlerinde hayatını kaybeden kadınların çoğunun sendikasız ve yüzde 75’inin kayıt dışı çalışan olduğunun belirtildiği açıklamada “Kayıt dışı ölümlere ulaşmanın güçlüğü göz önüne alındığında hem kadın işçi ölümlerinin sayısının hem de ölümlerdeki kayıt dışı oranının çok daha yüksek olacağı görülüyor” denildi. Ayrıca SGK istatistiklerinde de kadın işçilerin maruz kaldığı meslek hastalıklarına ve iş cinayetlerine dair bilginin yer almadığının da altı çizildi.
Kadın işçilerin sorunlarının erkek işçilere nazaran daha da ağır olduğunun belirtildiği açıklamada Şubat ayında ki iş cinayetleri raporu sunuldu;
“Şubat ayında 125 iş cinayeti: 1’i çocuk, 9’u kadın ve 3’ü göçmen…
Yüzde 74’ünü ulusal ve yerel basından; yüzde 26’sını ise işçilerin mesai arkadaşları, aileleri, iş güvenliği uzmanları, işyeri hekimleri ve sendikalardan öğrendiğimiz bilgilere dayanarak tespit ettiğimiz kadarıyla Şubat ayında en az 125 işçi iş cinayetlerinde yaşamını yitirdi… Raporumuzda meslek hastalığı nedeniyle gerçekleşen hiçbir iş cinayeti yok. Oysa ILO ve WHO verilerine göre 1 “iş kazası sonucu ölüm” karşılığında yaklaşık 6 “meslek hastalığı sonucu ölüm” olmaktadır…
- Elimize Ocak ayına dair dört iş cinayeti bilgisi daha ulaştı. Bu noktada Ocak ayında en az 159 ve Şubat ayında en az 125 olmak üzere; Türkiye’de 2019 yılının ilk iki ayında en az 284 işçi iş cinayetlerinde yaşamını yitirdi…
- 125 emekçinin 108’i ücretli (işçi ve memur), 17’si kendi nam ve hesabına çalışanlardan (çiftçi ve esnaf) oluşuyor…
- Ölenlerin 9’u kadın işçi, 116’sı erkek işçi. Kadın işçi cinayetleri tarım, gıda ve tekstil işkollarında gerçekleşti…
- 15 yaşında bir inşaat işçisi çocuk işçi can verdi…
- 3 mülteci/göçmen işçi yaşamını yitirdi. Mülteci/göçmen işçilerin 2’si Afganistanlı ve 1’i Suriyeli…
- Ölümler en çok inşaat, taşımacılık, tarım, ticaret/büro, güvenlik, madencilik, gıda, enerji ve belediye/genel işler işkollarında gerçekleşti. Bu ay tarımda ölenlerin en az yüzde 64’ü ücretli. Yüzde 36’sını oluşturan çiftçi ölümlerinin ise bir kısmının başkasının tarlasını işleme ya da çobanlık vasıtasıyla ücretli olarak değerlendirilmesi gerektiğinin altını çizmekle beraber net olarak bir oran veremiyoruz…
- En fazla ölüm nedeni ezilme/göçük, trafik/servis kazası, yüksekten düşme ve kalp krizi. Özellikle kalp krizlerindeki artış uzun, yoğun ve fazla çalışmanın çıplak bir sonucu…
- Şubat’ta Türkiye’nin 43 şehrinde ve yurtdışında üç ülkede iş cinayeti gerçekleştiğini tespit ettik. En çok iş cinayeti İstanbul, Kocaeli, Antalya, Manisa, İzmir, Mersin, Ankara, Elazığ, Kütahya, Muğla ve Şanlıurfa’da yaşandı…
- Ölenlerin 2’si (yüzde 1,6) sendikalı işçi, 123 işçi ise (yüzde 98,4) sendikasız. Sendikalı işçiler belediye işkolunda çalışıyordu. Diğer yandan ölen başka sendikalı işçiler de olabilir. Ancak kâğıt üzerinde olan sendikal üyeliklerinin gerçek bir örgütlülük olmaması ve birçok sendikanın ölen üyelerini sahiplenmemesi sonucu net bir bilgi verme şansımız olmadığını da belirtelim. Bu durum özellikle kamu çalışanı/memur sendikaları açısından daha da tespit edemediğimiz bir husus”