Türkiye’de, basın emekçilerinin sosyal ve ekonomik haklarını güvence altına alan 212 Sayılı Basın Yasası’nın yürürlüğe girdiği gün olan 10 Ocak, normal şartlarda “Çalışan Gazeteciler Günü” olarak, bir bayram gibi kutlanması gerektiğini ifade eden Temel, “Ancak 2021 10 Ocak’ına da baskı altında giren gazeteciler için ne yazık ki kutlanacak bir şey yok. Bırakın kutlamaya değer bir gün olmasını gazetecilik yapmanın neredeyse mümkün olmadığı, gerçekleri yazanların esaret veya açlıkla terbiye edilmeye çalışıldığı karanlık bir dönemden geçiyoruz” dedi.
Türkiye’nin basın özgürlüğü sıralamasında dünya ülkeleri arasında en gerilerde olduğunu vurgulayan Temel, “Cezaevlerinde en fazla gazeteci bulunan ülke gene Türkiye. Hakkında dava, soruşturma olmayan gazeteci yok denecek kadar az. İşsiz oranının en yüksek olduğu sektör medya, işsiz olmayanlar da güvencesiz ve siyasi baskı altında çalışıyor. Gerçekleri yazan, söyleyen gazeteler, televizyonlar, internet siteleri bir bir kapatılıyor. İktidarı rahatsız eden tüm içeriklere anında yayın yasakları getiriliyor. Yani gazetecilik dört bir yandan iktidar tarafından kuşatılmış durumda” diye belirtti.
Temel, “İktidara göre sadece onların dikte ettiklerini yazanlar gazeteci. Ama biz biliyoruz ki onların söylediklerinin değil, söylemediklerinin; gösterdiklerinin değil, gizlediklerinin haber olduğunu bilen gazeteciler var. İktidarın kuşatmasını tüm risklerine rağmen aşan gazeteciler var. İşkenceyi, hırsızlıkları, talanı araştıran, kanıtlayan, yazan gazeteciler var” diye kaydetti.
Hakikatin peşinde olan gazetecilerin varlığı bu ülkenin umudu olduğunun altını çizen Temel, “Çünkü gazetecilik sıradan bir meslek değildir. Gazetecilerin sustuğu, boyun eğdiği, biat ettiği bir ülkede demokrasiye ve refaha ulaşmak imkansızdır. Bu yüzden 10 Ocak gerçek anlamıyla kutlanacak bir gün olmalıdır. Bu da ancak gazetecilerin özgür, güvenceli ve insanca koşullarda çalışabilmesiyle mümkün olur” ifadelerini kullandı.
HDP Basın Yayın ve Propagandadan Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı Tayip Temel, “Bizler, hakikatin izinden ısrarla yürümeye devam eden tüm basın emekçilerini selamlıyoruz. Çalışan, çalıştırılmayan, esir tutulan, sürgün edilen tüm gazetecilerin 10 Ocak’ı bayram gibi kutlayacağı günler yakın. Bu günlere bir an önce kavuşmak için mücadeleyi sürdürmenin sözünü veriyoruz” dedi.