Halkların Birleşik Devrim Hareketi (HBDH), 15-16 Haziran ayaklanmasının 51’inci yılına ilişkin açıklama yayınladı. Açıklamada güncel duruma ilişkin “İşçi ve emekçiler bir yıkım sürecinin içinde adeta nefes alamaz hale gelmiş durumda” denilerek şunlar ifade edildi:
“Her geçen gün daha fazla yoksulluk, her geçen gün daha fazla baskı ve yaşamdan kovulma tehdidi. Adeta bir mengene gibi sıkıştırıyor, eziyor ve nefesini kesen duruma doğru götürüyor işçi ve emekçileri. Zamlar, işten atmalar, esnek çalışma, iş güvencesinden yoksunluk, açlık sınırı altındaki ücretler ve karşılığında dayatılan kölece çalışma koşulları, her sesini çıkarmaya çalışanın üstünde hissettiği polis copu, asker dipçiği… İşte bu düzenin işçi ve emekçilere verebileceği her şey bunlar. Bunlardan başka hiçbir şey yok!”
Açıklamanın devamında işçi ve emekçilerin bu düzene karşı direniş cevabı vermesi gerektiği vurgulandı. “Bu düzenden ancak emeğin kudretiyle gerçek anlamda hesap sorulabilir. Bu düzeni ancak ezilenlerin ayağa kalkışı değiştirebilir” denilen açıklamanın devamında şunlar söylendi:
“Bundan tam 51 yıl önce 15-16 Haziran günlerinde eyleme geçen, ayaklanan işçi ve emekçiler, emeğin ayağa kalktığında önüne geçilemez, engellenemez yıkıcı gücünü göstermişlerdir. Binlerce işçinin ayaklanarak sokaklarda oluşturduğu emek seli önüne çıkan her engeli ezdi geçti. Sadece 140 bin işçinin katıldığı ve çok kısa bir süreyi kapsayan bu eylemler bile burjuva bezirganların ecel terleri dökmelerine yetti. Asker sokağa indi, polis azgınca saldırdı, sıkı yönetim ilan edildi. Burjuvalardaki panik bazılarında öyle bir boyuta vardı ki, pılını pırtısını toplayıp aceleyle yurtdışına kaçanlar bile oldu. Ayağa kalkmış, isyan etmiş, ayaklanmış bir emekçi seli önüne ne çıkarsa yıktı geçti. Sınıfın kendi örgütlülüklerine karşı yapılan saldırıya cevapları ayaklanma oldu. Örgütlü güç ve örgütlü şiddet karşısında burjuvaların ve burjuva iktidarın yaşadığı tam anlamıyla bir çaresizlikti.”
HBDH, açıklamasının sonunda şunları ifade etti:
“51 yıl sonra bugün ezen ve ezilenlerin savaşı çok daha keskinleşmiş çelişkilerle sürüyor. Bu düzen çürüyor, çöküyor. Bugün 15-16 Haziran Ayaklanması’nın 51. yılında, kendi örgütlülükleri için savaşan ve ölümsüzleşen yoldaşlarımızın cüretini kuşanarak, yürünecek yolu yürümeli ve verilecek son cevabı vermeliyiz. 15-16 Haziran Ayaklanması ölümsüzlerinin anıları önünde saygı ile eğilirken, Halkların Birleşik Devrim Hareketi olarak ezilenlerin kurtuluşu yolundaki savaşı büyütüp zafere varma kararlılığımızı bir kez daha ortaya koyuyoruz.”