20 Eylül 2017’de ölümsüzleşen Güzel Ana (Şahin), ölümsüzlüğünün 4. yılında Gülsuyu’nda bulunan mezarı başında anıldı. İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi’nin çağrısıyla gerçekleştirilen anmaya Cumartesi Anneleri, Yeni demokrat Kadın (YDK) ve Partizan okurları da katıldı.
Yapılan anmada ilk olarak devrim ve komünizm şehitleri anısına 1 dakikalık saygı duruşunda bulunuldu. Saygı duruşunun ardından açılış konuşmasını İHD İstanbul Şubesi Başkanı Gülseren Yoleri yaptı. Yoleri mevcut sürecin birlikte mücadeleyi zorunlu tuttuğunu dile getirdi. Güzel Ana’nın da bu mücadelenin her zaman içerisinde olduğunu vurguladı.
“Mücadeleyi yaparken doğal olarak bu mücadeleyi mekanik algılamıyordu. Yani o sevgisini de mücadelesine katabilen, herkesle paylaşımları olsn biriydi Güzel Anne. O yüzden aramızdan ayrıldığında benim de duygum, bir kişi değil mikyonlarca kişi eksildik gibi hissettim. Bugün hala o eksiklik duygusu içimizde. Onu çok büyük bir saygı ve saygıyla anıyorum.”
Yoleri’nin ardından Cumartesi Anneleri adına Hanife Yıldız konuştu. Yıldız da yıllar boyu birlikte mücadele ettiği yoldaşına şunları söyledi:
“Biliyorum ki siz yıllarca cezaevleri önünde mücadele ettiniz. Ben de sizlerin arasına katıldığım zaman, o sevgi ve öfkenize katıldım. Devletler taraıfndan işkence ve acı görmüş yüreğimle tüm mücadele edenlere selam ve saygılar diyorum. Sen gerçekten beni arkadaşın olarak bıraktın. Ben sizleri hep örnek aldım, sizlerin sayesinde bugüne kadar ayakta kaldım. Ben her mezar taşına sarıldığım zaman keşke benim oğlumun da mezar taşı olsaydı diyorum. Ben bu devlete devletim diyemiyorum. Selam olsun ana, güzel yüreklim.”
“Sıkılı yumruğun ile her eylemde aramızdasın biliyoruz”
Aile adına konuşan Meral Nergis Şahin ise kardeşinin annesi için yazdığı yazıyı paylaştı:
“Eylem güzelimiz, anamız, yoldaşımız, evimizin, barkımızın yiğit komutanı; sensizliğimizin 4. Yılında halen fiziksel yokluğun, anılarıyla mücadele alanlarımızda yukarı kalkık yumruğunu aradığımızı bilmeni istiyoruz. Eylem güzelimiz; senin pratik eylemlerdeki ilkeli duruşun, özgür gelecek günlere olan inancın bizim pratik ve teorik olarak nerede, hangi koşullarda olsak da aslolan duruşun olması gerektiğinin rehberidir. Senin fiziksel yokluğunu dört değil, onlarca yıl geçse de unutturmayacağız. Bizler sürgünde kalan evlatları olarak; her ne kadar mücadele alanlarında fiziksel olarak sizlerle anamasak da yüreğimiz ve bilincimizle aranızdayız. Annemizi, yoldaşımızı sadece onu yılın bir günü değil her günü, aldığımız her nefeste, katıldığımız her eylemde, yukarıya kalkan her sıkılı yumruklarımızda onun sıkılı yumruğuyla buluşturuyor, onun pratik duruşunu rehber almaya devam ediyoruz. Rahat uyu evimizin, barkımızın yiğit komutanı, eylem güzelimiz, ne evlatların ne, dostların ne de yoldaşların seni unutturmadı, unutturmayacak. Sıkılı yumruğun ile her eylemde aramızdasın biliyoruz”
“Mücadeleyi büyütmeye devam ediyoruz”
Partizan tarafından yapılan konuşmada Güzel Ananın yaşamı boyunca devrimci mücadeleden bir an bile olsa geri durmadığı belirtildi ve umut ve güler yüzlü bakışının hiç eksik olmadığı ifade edildi:
“Güzel Anamızın mücadelesi bize en fazla birlikte mücadele etmenin önemini göstermektedir. O her türlü, ister ekoloji alanında ister Kürt sorununda ister kadın mücadelesinde hep mücadeledeydi. Nerede direniş varsa onun bir parçasıydı. Biz de bu bu bakış açısıyla mücadeleyi büyütmeye devam ediyoruz. Bir insanı anmak aslında onun düşüncelerini, sahip olduğu fikirleri yaşama geçirmek için mücadele etmek anlamına gelir. Bu anlamda Güzel Anne’nin ‘nerede bir direniş varsa, nerede bir zulüm varsa oralı olmak ve o mücadelede olmak’ fikrine sahip çıkmaya ve mücadeleyi büyütmeye devam ediyoruz”
