Devrimci Tekstil İşçileri Sendikası “örgütlenme çalışması yürüttüğü illerden kendilerine gelen şikâyetleri duyurmak amacıyla işçilerin şikâyetlerini raporlaştırdı.
Yeter ki çark dönsün, işçinin sağlığı kimsenin umurunda değil!
Raporda, kimi fabrikalarda işçilerin ücretsiz izne çıkarılırken, kimilerinde ise yıllık izinlerin kullandırıldığına dikkat çekilerek fabrikalarda alınacak önlemlerin, sınırsız kaynağın aktarıldığı patronların insafına bırakıldığı ifade ediliyor:
“Bundan kaynaklı işçilerin karşılaştığı riskleri ortadan kaldırmak, işçilerin can güvenliğini korumak için hiçbir ciddi önlem alınmadı, alınmıyor. Şimdilerde kimi fabrikalarda işçiler ya ücretsiz izne gönderiliyor ya da yıllık izinler kullandırılıyor. Bir kısmında ise işçi ücretleri Kısa Çalışma Ödeneği kapsamında işsizlik ödeneğinden karşılanıyor. Bu ücretlerin ne kadar az olduğu ortadadır. Daha da önemlisi yıllık izinleri olmayan, işsizlik sigortası kapsamında olmayan işçiler için hiçbir önlem alınmıyor, ücretsiz izne çıkartılıyor. Önümüzdeki günler üretimin bu şekilde sürdürülmesi halinde işçiler için çok daha riskli olacaktır.”
Toplu taşıma araçlarına yüzde 50 sınırlaması getirilmesine rağmen, işçi servislerinin bunun dışında bırakıldığı belirtilen Raporda, yüzbinlerce işçinin korona günlerinde topluca servislere bindiği, topluca çalışmaya mecbur bırakıldığı, topluca aynı yerde yemek yediği ifade ediliyor.
Ateşi çıkan işçiler, yüzleri yıkatılıp işinin başına gönderiliyor
Raporda, işçi sağlığının ve güvenliğinin hiçe sayıldığı tekstil sektöründe yaşanan örnekler de yer alıyor:
“Patronların sorumsuzluğu saymakla bitmez. Öyle firmalar var ki ancak işçilerde virüs semptomları ortaya çıkınca fabrikalar tatil edildi. O zamana kadar kimlere bulaştığı ise meçhule bırakıldı. İşçiler evlerine, bu riskleri ailelerine ve başkalarına yaymaya gönderildi. Televizyonlar yurtdışından gelenlerin karantinaya alınmasından bahsederken bizzat yurtdışından gelen patronlar ve firma yöneticileri, işçilerin arasında fabrikayı denetlemeyi marifet saydı. İşe girişte işçilerin cep telefonlarını toplamayı çalışma yaşamında meşru olmayan bir kural haline getirenler, işe girişlerde ateşi olan işçilere yüzlerini yıkattırıp ateşlerini düşürdükten sonra üretime devam ettirdiler.
Virüsün yayılmasını önlemek için yapılan “evde kal” çağrılarının ancak bunun koşullarının sermaye ve devlet tarafından sağlandığında bir karşılığı olabilir. Üretim; patronların çıkarı için değil, bu ülkede yaşayan insanların zaruri ihtiyaçları için, gıda, temizlik ve sağlık gibi alanlarda sürdürülmelidir. Üretimin devam edeceği bu yerlerde ise işçi sağlığının, can güvenliğinin ön planda tutulması, tıbbın öngördüğü gerekli önlemlerin alınması gerekmektedir.
Sendikanın örgütlü olduğu işletmelerdeki durumun tek tek ele alındığı raporun tamamına Devrimci Tekstil İşçileri Sendika‘sının web sayfasından ulaşabilirsiniz.