İstanbul: Bugün Taksim Galatasaray Meydanı’nda bir araya gelen Cumartesi Anneleri, 516. defa kayıplarının akıbetini sordu.
Yüzlerce kayıp ailesinin, yakınlarının ve sanatçı Pınar Aydınlar’ın destek verdiği eylemde, “Failleri belli, kayıplar nerede?” pankartı açıldı. Bugün Cumartesi anneleri kötü hava koşullarına rağmen, 20 yıl önce devletin gözaltında kaybettiği Rıdvan Karakoç ve Hasan Ocak’ın akıbetini sordu. Mezopotamya Kültür Merkezi’nin kuruluş çalışmalarında faaliyet yürüttüğü için devletin direk hedef aldığı Rıdvan Karakoç hakkında arama kararı olduğu için yaşadığı eve gidemiyordu. Evleri defalarca basılan Karakoç’un ailesine polis her defasında küfür ve hakaret ederek, “Rıdvan’ı bize getirin, eğer getirmezseniz gördüğümüz yerde vururuz” diyerek tehdit etmiştir. Rıdvan’ın ortadan kaybolduğu gün aile üzerindeki ablukalar ve tehditlerde ortadan kalkmıştır! Günlerce çocuklarından haber alamayan Karakoç ailesi polise her gittiğinde “bizde yok” cevabını almışlardır. Aradan 3 ay geçtikten sonra yine gözaltında kaybedilen Hasan Ocak’ın ailesi Beykoz savcılığındaki dosyalar arasında tesadüf eseri Rıdvan’ın işkence görmüş cansız bedeninin fotoğraflarını görmüştür. Bu tesadüfle birlikte Rıdvan’ın işkence görmüş bedeninin, savcılık dahil, tüm resmi kurumlardan geçtiği ve Adli Tıp kurumlarında bekletildikten sonra gizlice Ataşehir kimsesizler mezarlığına defnedildiği ortaya çıkmıştır.
“Sağır olasıca/sağır kulakları bizi duysun artık”
Basın açıklamasından önce Rıdvan Karakoç’un yakınları bir konuşma gerçekleştirdi. Karakoç’un abisi Hasan Karakoç konuşmasında, 20 yıldır adalet aradıklarını, 20 yıldır haykırdıklarını vurgulayarak, “Taleplerimizi duyurmaya çalışıyoruz. Sağır olasıca/sağır kulakları bizi duysun artık, kör olasıca/kör gözleri bizi görsünler artık. Biz kayıplarımızın akıbetini istiyoruz onlardan ne saray ne saltanat istemiyoruz” dedi.
Konuşmaların ardından Rıdvan Karakoç’un bir toplantıda kayıt edilen konuşması gözyaşları içerisinde dinlendi.
Ardından Basın açıklamasını Cumartesi anneleri adına Sema Atılgan okudu. Atılgan açıklamada, Rıdvan’ı gözaltına alanların ve sorgulayanların bilinmesine rağmen hukukun işlemediğine ve 20 yıldır süren soruşturmanın davaya dönüşmediğine dikkat çekti. Atılgan, soruşturmanın zaman aşımı gerekçesiyle kapanma tehdidi altında olduğunu vurgulayarak Şunları söyledi: “Devleti yönetenleri uyarıyoruz. İnsanlığa karşı suçların cezalandırılması devletler için uluslararası hukuktan kaynaklanan evrensel bir yükümlülüktür. Bu yükümlülüğünüzü yerine getirin. Savcıları uyarıyoruz. İnsanlık suçları için zaman aşımı uygulaması, uluslar arası hukukun ihlalidir. Görevlerinizi yerine getirip etkin soruşturma yaparak cezasızlığa son verin, hakikati açığa çıkarın. Zamanaşımı failler için gizli aftır. Zaman aşımı uygulamasına son adalet istiyoruz.”
Basın açıklamasının ardından eylem son buldu.