2 gün önce Boğaziçi önünde beklerken sırtında gökkuşağı bayrağı olduğu gerekçesiyle öğrencilere saldıran polis 12 öğrenciyi işkenceyle gözaltına almıştı. Yaşanan gözaltılara tepki vermek Bebek’te yürüyüş yapan Birleşik Gençlik Meclisleri’ne (BMG) saldıran polis 14 BMG üyesini de gözaltına almıştı. Yaşanan bu gözaltıların ardından dün de gözaltılar için Çağlayan Adliyesi’ne giden öğrencilere saldıran polis 53 öğrenciyi de gözaltına almıştı. Yaşanan tüm gözaltılar serbest bırakılırken, aralarında HDK LGBTİ+ İnisiyatifi üyesi Yıldız İdil Şen’in de dahil olduğu 6 kişinin savcılık işlemleri sürüyor.
Boğaziçi Dayanışması da tüm bu saldırılar ve gözaltılara karşı Kadıköy’de yüzlerce öğrencinin katılımıyla basın açıklaması gerçekleştirerek kayyumlara karşı direnişin süreceğini vurguladı. Sabah saatlerinden itibaren abluka altına alınan Kadıköy’de eylem alanı olan Rıhtım’da bariyerlerle kapatıldı. Polis, #GökkuşağımaDokunma yazılı döviz ve gökkuşağı bayraklarıyla gelenlerin alana girişini engelledi. Ancak engellemelere rağmen çok sayıda kişi alanda gökkuşağı bayrakları açtı.
Alana giren öğrenciler sık sık ‘Kayyum rektör istemiyoruz’, ‘Homofobik/transfobik rektör istemiyoruz’ ve ‘Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz’ sloganları attılar. Eylemde ise ilk olarak gözaltına alınan öğrenciler konuştu.
6 Mart’ta Çağlayan Adliyesi’nde gözaltına alınan ve ters kelepçe ile işkence edilen üniversiteli Beha Yılmaz konuştu. Kayyumlardan en çok zarar görecek grupların başında LGBTİ+’lar olduğunu, bu yüzden direnişlerini en baştan beri birlikte sürdürdüklerini söyleyen Yılmaz, bundan ne şartla olursa olsun vazgeçmeyeceklerini belirtti. Adliye önünde gözaltına alındığında kelepçe takılmasını reddettiği için ters kelepçe işkencesine maruz kaldığını aktardı.
Dün Çağlayan önünde işkenceyle gözaltına alınan öğrenciler: Direnişimi başta Melih Bulu olmak üzere tüm kayyumlar gidene kadar sürecek!@boundayanisma @budirenisi pic.twitter.com/YelwYVxxMM
— Özgür Gelecek (@ozgur__gelecek) March 27, 2021
İstanbul Sözleşmesi’nin iktidar tarafından “LGBTİ+’ları meşrulaştırıyor” denilerek iptal edildiğini hatırlatan Yılmaz, “Eşcinsellik zaten meşrudur, translar meşrudur, biseksüeller meşrudur” diyerek karar tepki gösterdi.
Basın açıklaması öncesinde 2 Şubat’ta gözaltına alınan ve 2911 sayılı kanuna muhalefet iddiasıyla tutuklanan Şilan Delipalta ve Anıl Akyüz’ün 2 Nisan’daki duruşmasına çağrı yapıldı. 2 Nisan saat 09.00’da Kartal Adliyesi’nde buluşma çağrısı yapıldı.
Direnişimiz kazanacak
Konuşmaların ardından Boğaziçi Dayanışması’nın açıklaması okundu. Boğaziçi’nde başlayan, onlarca üniversiteyi saran ve ülkenin dört bir yanında sokakları dolduran direnişin 83’üncü gününde Kadıköy’de yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
Son günlerde, iktidarın kampüsümüze atadığı kayyumla başlayan direnişimize saldırılar keyfi gözaltılarla artarak devam ediyor. 25 Mart’ta, kampüsümüzün polis ablukası altında olduğu 1 Şubat günü LGBTİ+ bayrağı açtığı gerekçesiyle disiplin soruşturması açılan arkadaşımıza destek vermek için kuzey kampüse doğru yürüyen 4 arkadaşımız gözaltına alındı. Gerekçeleri ise sırtlarında gökkuşağı bayrağı asılı olmasıydı! Sonrasında bu keyfi gözaltına karşı çıkan ve arkadaşlarımızı serbest bırakın diyen onlarca arkadaşımız daha işkenceyle gözaltına alındı. Buradan bir kere daha haykırıyoruz: Biz 83 gündür yan yana gelmekten, haksızlığa ve ayrımcılığa karşı çıkmaktan vazgeçmedik, vazgeçmeyeceğiz. Biz biliyoruz ki; kendi meşruiyet krizini örtmek isteyen muktedirler, demokratik taleplerimizi gerçekleştirmek şöyle dursun, iktidarda bir gün daha kalabilmek uğruna eylemlerimize bütün baskı ve zor aygıtlarıyla saldırmaya devam edecek. Ama özgürlüğü onlar bize vermeyecek, biz alacağız!
Keyfi bir şekilde gözaltına alınmadığımız, tacize, tecavüze uğramadığımız sokaklar istiyoruz. Vermeyecekler, alacağız! LGBTİ+’ların, kadınların eşit ve özgürce yaşadıkları bir ülke istiyoruz. Vermeyecekler, alacağız! Demokratik bir üniversite istiyoruz. Vermeyecekler, alacağız!
Baskılar direnişimizi kırmaya yetmeyecek
Hiçbir baskı ve zor aygıtı direnişimizi kırmaya yetmeyecek. Üniversitemize kayyum rektör atadınız, ilk günden itibaren gür bir sesle kayyumlarınızı tanımıyoruz, özgür ve demokratik üniversite istiyoruz dedik. Boğaziçi Üniversitesi LGBTİ+ kulübünü kapattınız; biz bulunduğumuz her alana gökkuşağının yedi rengini taşımaya devam ettik. Direnişimizi keyfi disiplin soruşturmaları, gözaltılar ve tutuklamalarla durdurabileceğinizi sandınız, biz her geçen gün daha kararlı bir şekilde taleplerimizi haykırdık, haykırıyoruz.
Bizi sırf LGBTİ+ düşmanlarının, kadın düşmanlarının oylarını kaybetmemek uğruna verdiği sözlerden dönenlerle karıştırmayın. Biz her zaman sözümüzde durduk, GERİSİNİ ONLAR DÜŞÜNSÜN!
“Taleplerimizi tekrar ediyoruz”
Sözlerimizi bitirirken, yola çıktığımız taleplerimizi bir kez daha tekrarlıyoruz:
- Boğaziçi Direnişi sırasında gözaltına alınan, tutuklanan bütün arkadaşlarımız derhal serbest bırakılsın
- LGBTİ+’lara ve diğer hedef gösterilen bütün gruplara yönelik itibarsızlaştırma kampanyaları sona ersin!
- BULGBTİ+ kulübü yeniden açılsın.
- Başta Melih Bulu olmak üzere tüm kayyumlar istifa etsin!
- Üniversitelerde üniversitenin bütün bileşenlerinin katıldığı demokratik rektörlük seçimleri yapılsın!
- Okulumuzun içerisinde ve dışarısında süren polis ablukasına derhal son verilsin.
Bunları ve dahasını söylemeye yüreğimiz yetiyor! DİRENİŞİMİZ KAZANACAK! BUNDAN SONRASI HEPİMİZDE!