İktidar, mahkemeleri aracılığıyla devrimci, sosyalist, muhalif gazetecileri kendi hukukunu da çiğneyerek uzun hapis “cezalarıyla” cezalandırmayı hedeflemektedir.
Ezilen kesimlere dönük saldırı ve katliamlardan önce devrimci, sosyalist, özgür medyaya yönelen devlet, şimdilerde uzun tutuklulukları kısaltmayı hedeflediğini iddia etse de yaşananlar tersini gösteriyor.
AKP iktidarı, sözde “yargı reformu” ile “örgüt propagandası” , sosyal medya paylaşımları vb. “suçları” ifade özgürlüğü kapsamına aldığını iddia etse de söz konusu devrimci, yurtsever, ilerici gazeteciler olduğunda gerçek yüzünü bir kez daha ortaya koymaktadır.
Özgür Gelecek Gazetesi tutsak eski Yazı işleri Müdürü Aslı Ceren Aslan’ın 2 Temmuz günü Çağlayan Adliyesinde, 14. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmasında verilen karar da bunun bir göstergesi oldu.
Urfa T Tipi Kadın Kapalı Hapishanesinde tutsak bulunan Aslı Ceren Aslan’ın gazetecilik faaliyetleri kapsamında yargılandığı başka bir davadan karar duruşması görüldü. Aslı Ceren, karar duruşmasında devletin son yargı reformunun kimler için olduğunu adeta kanıtlayan bir şekilde gazetecilik faaliyetleri suç sayılarak yaklaşık 7 yıl ceza aldı.
T. Kürdistanı’nda Devlet Terörünü Haber Yapmak Suç
Aslı Ceren’e, gazetemiz Özgür Gelecek’in, Mart 2016 ile Haziran 2016 tarihleri arasında yayımlanan 16 sayısında “terör örgütü propagandası” yaptığı iddiasıyla, 3 yıl 9 ay hapis cezası verildi.
Söz konusu dönemde yayımlanan sayılarımız büyük oranda, T. Kürdistanı’nda özyönetim direnişlerini bahane ederek büyük bir yıkım ve şiddete başvuran devletin icraatları deşifre edilmekteydi.
Aslı Ceren, gazetemiz Özgür Gelecek’in Ekim-Kasım 2016 tarihli sayılarında “terör örgütü propagandası” yaptığı iddiası ile Aralık 2016 tarihinde iki ayrı sosyal medya paylaşımı gerekçe gösterilerek 3 yıl bir ay 15 hapis cezasına çarptırıldı.
Bahsi edilen sayılarda gazetemiz Cizre, Sur ve Nusaybin’de yaşanan devlet terörüne dikkat çeken haberlere yer vermişti.
Aslı Ceren, toplamda, halkın haber alma özgürlüğü bağlamındaki gazetecilik faaliyetleri gerekçe gösterilerek 6 yıl 10 ay 15 gün hapis cezası aldı.
Aslı Ceren, görülen karar duruşmasında, “Ben bahse konu gazetenin sorumlu Yazı işleri Müdürlüğünü Kasım 2015 ile Kasım 2016 tarihleri arasında yerine getirdim. Gazetemizin yayın çizgisi ve yayın politikası olarak ezilen kesimlerin sesi olmaya gayret gösterdik. Yapmış olduğumuz haberlerde bu çizgidedir” diyerek sosyalist basın kimliğini sahiplendi.
“Cizre’de, Nusaybin’de halkın acılarını aktarmaya çalıştım”
Ceren yaptığının gazetecilik faaliyeti olduğunu, halkın haber alma hakkı kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini sözlerine ekleyerek şöyle konuştu:
“Siyasi konjonktüre bağlı olarak açılmış bir dava ile karşı karşıyayım. Genel itibariyle de bu konjonktüre bağlı olarak yazı işleri müdürleri hakkında açılan davalar nedeniyle görevlerini yapamaz bir hale getirilmişlerdi. İddia konusu yapılan haberler Cizre ve Nusaybin’de özelikle devletin bu bölgelerdeki şiddetini yönelik olup eleştiri kapsamındadır.
Ben bu bölgede halkın acılarını aktarmaya çalıştım ve bu kapsamda gerçekleri ifade etti. Hali hazırda yargı reformu paketinde TMK’da yapılan değişiklik ile eleştiri özgürlüğü suç olmaktan çıkarılmaktadır.
İddia konusu yapılan haberler de eleştiri kapsamında ve basın özgürlüğü içerisinde değerlendirilmelidir. Bu nedenlerle hakkımda beraat kararı verilmesini talep ederim.”