İstanbul: Üniversite öğrencileri tarafından YÖK’ün 37.Kuruluş yıl dönümü vesilesiyle Bugün (8 Kasım) İstanbul Üniversitesi önünde aralarında Yeni Demokrat Gençlik’in olduğu bir eylem gerçekleştirildi.
7 Kasım 2017 tarihinde polis ve sivil faşistler tarafından öğrencilere yönelik gerçekleştirilen saldırının ardından eylem öncesi de polis ablukası dikkat çekti.
Sabah saatlerinde okula girmeye çalışan öğrenciler polis-ÖGB engeliyle karşılaştı.
“Özgürlük ve Gelecek için Gençlik Meydana” şiarıyla saat 13.00’te Ana kapı önünde “YÖK kalkacak polis gidecek üniversiteler bizimle özgürleşecek” sloganlarıyla ÖGB engelini protesto etti.
Boğaziçi Üniversitesi, İstanbul Teknik Üniversitesi, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi ve İstanbul Üniversitesi tarafından gerçekleştirilen açıklamalar da “12 Eylül 1980 Faşist cuntası tarafından getirilen YÖK’ün faşist politika ve uygulamaları hala AKP-YÖK eliyle uygulanmaya devam etmektedir” dendi. Açıklamanın devamında “Bir buçuk yıldır OHAL ile yönetilen ülkemizde AKP-YÖK eliyle onlarca akademisyenimiz uzaklaştırılıp öğrenciler eliyle seçilen rektörlerin KHK’lar ile ihraç edilmesini protesto etmek için burada bulunuyoruz… Bizler Üniversite öğrencileri olarak bir kez daha buradan haykırıyoruz. “YÖK kalkacak polis gidecek Üniversiteler bizimle özgürleşecek” dedi.
Açıklamanın devamında OHAL ve KHK terörüne karşı direnişin simgesi olan Semih Özakça eyleme görüntülü olarak katılarak öğrencilerin verdiği mücadeleyi selamlandı.
İhraç edilen akademisyenler adına söz alan Levent Dölek, gerçekleştirilen ihraçların hukuki değil ancak ve ancak politik olduğunu belirtti.
Dölek, dün de bugünde öğrencilerinin yanında olduklarını, yarında olmaya devam edeceklerini belirtti.
Dölek, Ekim Devrimin 100. Yılını selamlayarak Ekim devriminin Türkiye ve Dünya halklarının devrim ve demokrasi mücadelesine ışık tuttuğunu belirerek, “Kahrolsun İstibdat Yaşasın Hürriyet” sloganıyla konuşmasını sonlandırdı.
“Tüm mücadelelerinde en önde yer almaya devam ederek faşizme biat etmeyeceğiz”
Üniversite Öğrencileri adına Roza Kahya konuşma yaparak, “Tam 36 yıl önce, 12 Eylül darbesinin ardından 6 Kasım 1981’de, darbeciler tarafından üniversitelerde asayişi sağlamak bahanesiyle, bir baskı ve kontrol aygıtı olarak Yükseköğretim Kurulu (YÖK) kuruldu. Amacı darbecilerin yarattığı baskı ortamıyla birlikte kitlesel öğrenci hareketini bastırmak, akademisyenleri susturmak, üniversitelerdeki emek mücadelesini yok etmek olan YÖK, bilim üzerinde tahakküm kurmak, üniversitelerin yapısını darbecilerin istediği şekilde yönlendirmek ve akademik demokratik mücadeleyi denetim altında tutmak için kullanılan bir aygıt olarak karşımıza çıktı.” dedi.
Roza, YÖK’ün bugün 12 Eylül’den farksız olarak artık daha da otoriter, piyasacı, hukuk dışı, muhafazakar bir denetim kurumu olarak karşılarında durduğunu, vurgulayarak, “Üniversiteler karakol haline getirilmekte, polis ve güvenlik eşliğinde öğrencilere ve akademisyenlere yönelik baskılar artırılmakta, üniversiteler özgür ve eleştirel fikir üretimi yok etmeye çalışan rektörler ve dekanlar eliyle AKP iktidarının egemenlik sahası haline çevrilmektedir” şeklinde açıklamasını sürdürdü.
AKP’nin üniversitelere yönelik uygulamalarına değinen Roza Kahya “Üniversitelerin kapıları muhalif öğrencilere kapatılıp, soruşturmalarla tehdit edilmeye devam edilirken, kampusların kapıları cihatçı-faşist çetelere açılmakta, polis-çete-özel güvenlik işbirliğiyle öğrenci hareketi abluka altına alınmaya çalışılmaktadır.
AKP/Saray iktidarının özgürlüklerini elinden aldığı, yaşam alanlarına saldırıları sürdürdüğü gençliğe vadedebileceği hiçbir şey yoktur. Gençlik yapılmak istenenin farkındadır. İktidar gençliği baskı altında tutmaya, susturmaya, sindirmeye, soruşturmalarla, gözaltılarla, tutuklamalarla tehditler savurmaya ne kadar devam ederse etsin gençlik ayaktadır. Eşit, özgür, demokratik, laik bir ülke için, zifiri karanlığa karşı mücadeleyi her geçen gün yükseltecek, tüm mücadelelerinde en önde yer almaya devam ederek faşizme biat etmeyeceğiz.” Dedi.
Gerçekleştirilen basın açıklamasının ardından kitlesel bir şekilde sloganlar eşliğinde Vezneciler Metrosuna bir yürüyüş gerçekleştirildi. “Beyazıt faşizme mezar olacak”, “AKP dışarı bilim içeri” “Üniversiteler bizimdir bizimle özgürleşecek” sloganlarıyla ilerleyen kitle polis ablukasına rağmen Vezneciler Metro girişinde öğrenciler, polis sivil faşitler işbirliğiyle okuldan çıkan 3 öğrenciye yönelik saldırı yüzlerce öğrenci tarafından protesto edilerek eylem sonlandırıldı.
