Aşırı kâr hırsı kapsamında işçi sınıfına dönük saldırılar devam ediyor. Patronların daha fazla kâr elde etmesi ve sermaye birikimlerini büyütmesi açısından her gün yeni yasalar çıkarılırken işçi ve emekçilerin tüm hakları gasp ediliyor. 15 Temmuz’un ardından Türkiye işçi ve emekçilerine dönük topyekün bir saldırı dalgası gelişmeye başladı. Bu saldırıya paralel olarak grev yasakları ve örgütlenme önündeki engeller artırıldı. Öyle ki gözaltı ve tutuklama furyasının yansıra gerçekleştirilen katliamlarla yaratılan korku dağları giderek artıyor. Bu korku ekseninde egemenler sermayenin önündeki engelleri kaldırırken gerçekleştirdikleri saldırıları gizleme gereksinimi dahi duymuyorlar. Bu eksende patronlar cesaret alıyor ve daha azgın bir şekilde saldırıyor. İşçilerin sendikal örgütlenme hakkını kullanmalarına engel oluyor.
İlk 8 ayda 1338 işçi katledildi
OHAL kapsamında cesaretlendirilen patronlar işçilerin kazanılmış haklarını gasp etmenin yanı sıra aynı zamanda daha fazla kâr için iş sağlığı ve güvenliğini hiçe sayacak uygulamaları devreye sokuyor. Çalışma güvenliği kapsamında hayata geçirilmesi gereken önlemlerin patronun kâr oranını düşürdüğü gerekçesi ile yerine getirilmemektedir. Bu kâr hırsı aynı zamanda çevre sağlığına da zarar vermektedir. İşçilerin çalışma koşullarında önlemlerin alınmamakta ve bunun yanında işçiler yoğun bir tempo içerisinde çalıştırılarak patron için ölüm işçiliğine maruz bırakılmaktadır.
İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisinin her ay yayınladığı iş cinayeti raporları, işçi ölümlerinin ulaştığı boyutu gözler önüne seriyor. İSİG Meclisinin son yayınladığı Ağustos ayı raporuna göre geçen ay en az 217 işçi hayatını kaybetti. 2017’nin ilk 8 ayında yaşamını yitiren işçilerin sayısı ise en az 1338’e ulaştı.
56 işçi inşaat-yol işkolunda, 54 işçi orman işkolunda, 40 işçi taşımacılık, 11 işçi büro, 9 işçi enerji, 8 işçi metal işkolunda meydana gelen iş cinayetlerinde yaşamını yitirdi. Bu iş cinayetlerinin 64’ü trafik-servis kazası, 35’i yüksekten düşme, 22’si ezilme-göçük, 20’si elektrik çarpması, 20’si şiddet, 16’sı kalp krizi-beyin kanaması, 10’u zehirlenme-boğulma nedeniyle gerçekleşti.
İSİG Meclisi, raporda, işyerinde işçi sağlığı ve iş güvenliği mücadelesi yürütenlerin maruz kaldığı baskılara da yer verdi. İşyeri hekimi Ahmet Tellioğlu’nun, işini yaptığı için işten çıkarıldığı ifade edildi. Türk Tabipler Birliği İşçi Sağlığı ve İşyeri Hekimliği Kolu Yürütme Kurulu Üyesi olan Tellioğlu, Çetinkaya Ortak Sağlık Güvenlik Şirketi tarafından (Çet-Ka OSGB) 2014’te OYAK Beton’a ait Kocaeli/Çerkeşli’deki beton santrali ve taş ocağında görevlendirildi. Burada çalışan 17 işçide pnömokonyoz hastalığını tespit edilmesinin ardından işten çıkarıldı. Tellioğlu daha önce çalıştığı Organik Kimya firmasında, işçilerde toksik kimyasallara maruziyet tespit ettiği ve bu durumu Çalışma Bakanlığı’na bildirdiği için işten çıkarıldı. Raporda Doktor Ahmet Tellioğlu’nun işten çıkarılmasıyla ilgili açıklamalarına da yer verildi. Tellioğlu, “Benim işten çıkarılmama sebep olan olayda ILO okuyucusu meslektaşım OYAK Beton’a ait taş ocağında taşeron bünyesinde çalışan 17 işçinin filmlerinde pnömokonyoz bulgusuna rastladı. Ben bunun gereğini yapacağımı bildirdiğim e-postamın üzerinden 24 saat geçmeden Çetinkaya OSGB tarafından telefonla işten çıkarıldım. OYAK Beton bu 17 işçinin akıbetini açıklamalıdır. Tıbbi ve hukuki olarak gereken yapıldıysa, ben işten çıkarılmış olmama rağmen OYAK yetkililerine teşekkür etmeye hazırım” dedi. Tekirdağ Çerkezköy’de bulunan Bony Çorap Fabrikası’nda işçiler tarafından İSİG temsilcisi olarak seçilen Hakan Gürses, işçilerin hakkını savunduğu için tazminatsız olarak işten çıkarıldı.
İş cinayetlerinin nedenlerine göre dağılımı ise cinayetlerde etken olan gerçekliği gözler önüne seriyor. Rapora göre sadece ağustos ayında Trafik, Servis kazası nedeniyle 64 işçi; Yüksekten Düşme nedeniyle 35 işçi; Ezilme, Göçük nedeniyle 22 işçi; Elektrik Çarpması nedeniyle 20 işçi; Şiddet nedeniyle 20 işçi; Kalp Krizi, Beyin Kanaması nedeniyle 16 işçi; Zehirlenme, Boğulma nedeniyle 10 işçi; İntihar nedeniyle 9 işçi; Patlama, Yanma nedeniyle 6 işçi; Nesne Çarpması, Düşmesi nedeniyle 5 işçi; Kesilme, Kopma nedeniyle 1 işçi ve diğer nedenlerden dolayı 9 işçi yaşamını yitirdi… Sekiz aylık zaman dilimi içerisinde işçi cinayetlerinin aylık bilançosu ise şu şekilde: Ocak ayında en az 161 işçi, Şubat ayında en az 133 işçi, Mart ayında en az 152 işçi, Nisan ayında en az 151 işçi, Mayıs ayında en az 147 işçi, Haziran ayında en az 170 işçi, Temmuz ayında en az 207 işçi, Ağustos ayında ise en az 217 işçi yaşamını yitirdi. Raporda göze çarpan bir ayrıntıda her yıl cinayetlerin giderek artış göstermesidir. Raporda 2013 yılının ilk sekiz ayında en az 757 işçi, 2014 yılının ilk sekiz ayında en az 1299 işçi, 2015 yılının ilk sekiz ayında en az 1142 işçi, 2016 yılının ilk sekiz ayında en az 1314 işçi, 2017 yılının ilk sekiz ayında ise en az 1338 işçi yaşamını yitirdi.