“…Oysa bir hastalık, ancak teşhisi konur ve tedavi edilirse iyileşebilir. Saklandığında, şifa mümkün değildir.”(*) Bundandır ki Kuzey ve Doğu Suriye topraklarında 107 yıl sonra adım adım örülen kadın özgürlük mücadelesine yeni bir soluk, yeni bir mücadeledir Ermeni Kadınlar Birliği (EKB). Bu topraklarda tekrar yaşam bulan Ermeni halkı, kendi öz gücünü, örgütünü yaratma mücadelesinde bir ivme kazandı, 30 Ağustos 2022 tarihinde kongresini gerçekleştirerek. Rojava kadın devrimi topraklarında yaralarına merhem niyetinde kendini var ederek, mücadelesini yükseltiyor.
Kongre öncesi çalışmalar ve kongre ile ilgili EKB’li Helen Erdimyan ve Arpi Kasparyan ile yaptığımız röportajı sizlere sunuyoruz.
Merhaba, öncelikle kendinizi tanıtır mısınız?
Merhaba, ben Helen Erdimyan, Ermeni Kadınlar Birliği yönetim kurulu üyesiyim.
Rojava’da yaşayan Ermeni kadınların kendi öz örgütlülüğü yaratma hedefi ile tartışmalar yürüterek bir kadın örgütü inşa etme çalışmaları çerçevesinde kadınlara ulaşarak tartışmalar yürüttünüz. Bize kongre öncesi yaptığınız çalışmalardan bahseder misiniz?
– Evet biz Ermeni Toplumsal Meclisi’ndeki kadınlar olarak uzun süredir, belirli tartışmalar yapıyorduk ve bu tartışmalar çerçevesinde kadın devrimi topraklarında Ermeni kadınlar olarak örgütlenme kararı aldık. Ve bu bilinçle de çalışmalara başladık. Der-Zor, Qamışlo, Haseke, Zirgan vb. birçok köy ve şehirde yaklaşık 80 toplantı gerçekleştirdik. Birçok kadın düşüncelerimizle etkileşime girdi ve tabi biz de onların düşünceleri ile tanışma olanağı bulduk. Kadınları birleştirme fikrimiz soykırımın 107. yılında birçok kadının ayağa kalkmasına önayak oldu. Ermeni olduklarını söyleyerek başlarını kaldırdılar ve mücadeleye atıldılar.
Soykırımdan 107 yıl sonra Rojava’da Ermeni kadın örgütü doğuyor sloganı ile örgütlediğiniz çalışmalardan, kongre ve kadın örgütünün ilanında bu sloganı seçme nedeninizden bahseder misiniz?
Biz Rojava devrimi öncesinde yaşadığımız toprakları savunduk, sonra bizim de söz sahibi olduğumuz devrimi ve kadın devriminin inşasında kendi öz kimliğimizle yer almaya çalıştık. Ve şimdi de Ermeni kadınların mücadelesini inşa etmek için yola çıktık. Bu yola dün değil 107 yıl önce bu topraklarda soykırımı yaşamış bir halk olarak çıktığımız için bu sloganı seçtik diyebilirim. Bu slogan bizim gerçekliğimizdir.
Bize çok kısa bir süre önce ilan edilen EKB’nin ilanında neler hissettiğinizden biraz bahseder misiniz?
Artık bir kadın örgütümüz var, bu elbette tek başına dahi çok önemli ve anlamlı ancak daha yolun çok başındayız, yolumuz uzun. Daha çok çalışmamız gerektiğinin farkındayız.
Teşekkür ederiz. İyi çalışmalar.
Ben teşekkür ederim.
“Ermeni kadınlara bir örgüt inşa ettiğimiz için mutluyuz!”
Merhaba, öncelikle kendinizi tanıtır mısınız?
Merhaba, ben Arpi Kasparyan, Ermeni Kadınlar Birliği yönetim kurulu üyesiyim.
Bize kongre öncesi yaptığınız çalışmalardan bahseder misiniz?
Der Zor, Uzumuye, Qamışlo gibi pek çok alanda ve daha birçok yerde toplantılar yaptık. Yine Hasekê’de kadınlarla buluştuk, kadınların düşüncelerine başvurduk, düşüncelerinden faydalandık. Kadınların mücadeleye katılmaları ve Ermeni kadın özgürlük mücadelesinin mirasını tanımaları ve geçmişin dersleri ile zirveyi hedefleyen çalışmalar örgütlemeye çalıştık.
Siz de “soykırımdan 107 yıl sonra Rojava’da Ermeni kadın örgütü doğuyor” sloganını seçme nedeninizden bahseder misiniz?
Biz Rojava’da yaşayan Ermeni halkı ve özellikle Ermeni kadınlar olarak 107 yıl önce Ermeni halkına, kadınına ne olduğunu çok iyi biliyoruz. Bunu elbette bütün dünya biliyor. Ama biz geri dönüp Ermeni kadınlarının yaşadıklarının yasını tutmaya değil el ele olmaya, birlikte güçlenip daha ileriye yürümeye gideceğimizi ilan etmek istediğimiz bu sloganı seçtik. Bunu başaracağımıza da şüphemiz yok.
Siz de EKB’nin ilanında neler hissettiğinizden bahseder misiniz?
Daha önce çeşitli etkinliklerde kadınlarla buluşma çabalarımız olmuştu ancak kadınlarla buluşma konusunda çok zorlanıyorduk. Kadınların genel toplantılara ya da etkinliklere katılım oranı çok düşüktü. Ancak kadın toplantıları ile kadınların katılımını ve ilgisini çekebildik. Kongre öncesi toplantılar ve kongremiz sonrasında kadınların bize yani EKB’ye yaklaştıklarını gördük.
Öz kimliğimizi tam anlamı ile yaşatamazsak da Ermeni olmaktan gurur duyduğum gibi kongrede Ermeni kadını ile de bu gururu yaşadım. Kongre ile Rojava’da yaşayan tüm Ermeni kadınlara bir örgüt inşa ettiğimiz için de ayrıca çok mutluyum, mutluyuz.
Teşekkür ederiz.
Ben teşekkür ederim.