Adil yargılanma talebiyle 211 gündür ölüm orucunda olan avukat Aytaç Ünsal, direnişin 238. gününde ölümsüzleşen Avukat Ebru Timtik için bir mektup yazdı.
Ünsal’ın yazdığı mektup şöyle:
“Canım Ebru Ablam, avukatım, meslektaşım, dostum, adalet yoldaşım…
“Beraber çıktık yola.. Hani anneler çocuklarının üzerine titrer ya, bugün hayatta olman için canımın içinden canlar çıkarıp vermeye hazırdım. Biliyorum sen de öyleydin. Hatta daha fazlası. Stajyerini, arkadaşını, canını korumak için önde yürümeyi kafana koymuştun. Aytaç’a bir şey olmasın diye düşündün. Kaybettik seni. Bu hastane hücresinde o kadar çok duygu yaşıyorum ki; acı, öfke, sevgi.
“Fakat en baskını tarif edilmez bir öfke. Kemikten ibaret kalmış bedenim titriyor. Hem de içsel bir titreme. İlk defa öfkeden sarsılıyorum böyle. Çünkü kaybetmedik. Göz göre göre katlettiler. Mesleğinin gereğini yapmayan doktorlar, hakimler ve iktidar el birliği ile katletti. Halkın gözünün içine baka baka öldürdüler. Şimdi halk ‘katil devlet’ diye haykırıyor. Suçluların adlarını sıralıyorlar. Hesabını adalet mücadelemizi büyüterek soruyorlar, soracaklar.
Seni kaybetmedik Ebru abla. İyi biliyorsun ki avukatlığıma, Didem’le olan evliliğime, sevdama, insanlığıma çok şey katmıştın verdiğin emeklerle. Şimdi Anadolu’ya katıyorsun, halkına katıyorsun. Yıllardır süren devlet terörü kırılıyor. Katillerin yüzüne katil diye haykırma cüreti kazanıyor halkımız. Yeniden haklarının bilincine varıyor.
Milyonlar adil yargılanma hakkına sahip çıkıyor. İnsan gibi yaşama isteği ateş olup yürekleri harekete geçiriyor. Direnen insanın yenilmezliğini görüyor sende. Umut ve inanç yüklüyorsun yüreklere. Halk direnme hakkının sahibi oluyor yeniden. Adaletin, ömrünü bozdura bozdura uğruna ölünebilen bir değer olduğu kanıtlanıyor. Halk için avukatlığın asla yok edilemeyeceği görülüyor.
Ve bu topraklar, Anadolu bir tanrıça kazandı Ebru ablam. Adalet mücadelesinin başında, adil olma ile ilgili her şeyle ilgilenen, halkın kabul ettiği bir sembol. Hukukçular ve avukatlar için Themis yok artık.
Artık Ebru var. Gözleri bağlı değil, gözleri açık onun. Dersim karacası gözleriyle dimdik, kara kara bakıyor gerçeklere. Teraziye de ihtiyacı yok. Çünkü ölçülerin, 30 kiloluk bir bedenle bilinci yarı kapalı hastane hücresinde günlerce direnen bir irade tarafından ölçülüyor. Ve elinde adalet mücadelesi silahınla bir adalet savaşçısısın.
“Çoktan bağrına bastı seni Anadolu ve halkın. Bir avuç hain ve onların paralı memurları dışında seni tanıdığında kucaklamayacak tek bir insanımız yok. Herkes seni tanıyacak.
Şimdi senin öfkenle, yükünle çok daha kararlı adımlıyorum adil yargılanma hakkı direniş yolumuzu. Bu hukuksuzlukları aşacağız. Hakkımız olanı alacağız. Ebru Abla seni çok seviyorum.”