İHD İstanbul Şubesi’de açıklama yapan Ezilenlerin Hukuk Bürosu (EHB), müvekkillerini takip eden Onur Koca’yla ilgili açıklama yaptı.
“Erkekleri aklama İstanbul Sözleşmesini uygula” şiarıyla düzenlenen açıklamada, söz alan Avukat Sezin Uçar tartışmalara konu olan İstanbul Sözleşmesine dikkat çekti. Kadınların eşit bir yurttaş olarak yaşamasını dert ediyorsak İstanbul Sözleşmesinin uygulanmasını sağlamalıyız” dedi.
İstanbul Sözleşmesi’nin kadınların hayatı bakımından ne kadar önemli olduğunu bu olayda da gördüklerini söyleyen Uçar, yargıyı sözleşmeyi uygulamaya çağırdı.
Sevdi Aycil de, Onur Koca hakkında defalarca savcılığa suç duyurusunda bulunmasına rağmen savcının sadece erkeğin beyanını alarak hareket ettiğini belirtti.
Tanık beyanlarına rağmen savcının soruşturma açmayarak Onur Koca hakkında takipsizlik kararı verdiğine dikkat çeken Aycil, adresinin de savcı tarafından Onur Koca’ya verildiğini söyledi. Aycil, “Sol, sosyalist bir kimliği var. Daha önce de edebiyat çevresinden bir kadın arkadaşa da aynısını yapmış ve sosyal medyada ifşa edilmiş” dedi.
“Buradan kadına şiddeti meşrulaştıranlara sesleniyorum; özgürlüğümüzden, mücadelemizden, kazandığımız hiçbir haktan vazgeçmeyeceğiz” diyen Aycil, “Beni takip edip hayatımı tehdit edemez” ifadelerini kullandı.
Hukuki süreç hakkında bilgi veren Avukat Gülhan Kaya, Onur Koca’nın defalarca müvekkillerine dönük dijital şiddete başvurduğunu ve tehditlerini sürdüğünü kaydetti. Kaya, “Onur Koca uzaklaştırma kararına rağmen müvekkilin çalıştığı iş yerine yeniden gelebilmiş müvekkili yine tehdit etmiştir.
Onur Koca hakkında ikinci defa suç duyurusunda bulunulmuş, bu suç duyurumuza ise takipsizlik kararı verilmiştir. Soruşturmayı yürüten savcı; daha önce yaptığımız suç duyurusu ve koruma kararını dikkate almamış; Onur Koca’nın müvekkilimizi son kez görmeye gittiği şeklindeki savunmasına itibar etmiş ve ‘Şüphelinin müştekiye dönük eylemlerinin ısrarlı bir takiple devamlılık arz eden eylemler olmadığı, müştekinin sırf huzur ve sükununu bozmak saikiyle hareket etmediği, müsnet suçun yasal unsurlarının oluşmadığı anlaşıldığından kovuşturmaya yer olmadığına’ karar vermiştir” diye konuştu.
“Bu karardan da anlaşılacağı üzere ataerkil yargı mekanizmaları; kadınların toplumsal yaşamdaki eşitsizliklerinden hareketle kadınların yaşadıklarına değil, erkeklerin ifade ettiklerine itibar etmiştir” diyen Kaya, Sevdi Aycil’in ölüm tehditleri almaya, ısrarlı takibe maruz kalmaya, can güvenliği kaygısıyla her an her gün yaşamaya çalışırken erkek yargının seyretmeye devam ettiğini kaydetti.
Kaya şöyle devam etti:
“Bu vesileyle ısrarlı takibin kadına yönelik şiddetin bir türü olduğunu hatırlatıyor, İstanbul Sözleşmesi’nin uygulanmasının müvekkilimiz Sevdi Aycil’in ve tüm kadınların yaşamı bakımından taşıdığı önemi bir kez daha vurguluyoruz.” (Kaynak ETHA)
