KHK ile geçişleri yapılanlar dahil edildiğinde 500 bin işçiyi ilgilendiren kamu toplu sözleşmesi bayram günü yapılan bir toplantıyla imzalandı.
Teklifini yüzde 5+4’le başlatan hükümet tarafından yapılan açıklamada “Yüzde 8+4’te anlaşmaya varıldı” denirken, seyyanen 300 lira ve ilk 6 ay yüzde 15 talep eden Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay ise “Söylenecek her şeyi sayın bakan söyledi. Ben imza atacağım bunun altına” dedi.
Önceliklerinin işçileri enflasyona ezdirmemek olduğunu savunan Çalışma Bakanı Selçuk, “Yıl genelinde zamlar yüzde 19’ları aşmış durumda” dedi. Masaya yüzde 15’le oturan ve talep ettiğinin yarısına imza atan Türk-İş Başkanı Ergün Atalay ise “Söyleyecek bir şeyim yok, imza atacağım” dedi.
Bayramın ikinci günü Hükümet tarafından yapılan çağrıyla Türk-İş yönetimi alelacele Ankara’da Çalışma Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk’la görüştü. Akşam saatlerinde biten toplantı sonrası yapılan basın toplantısında konuşan Bakan Zehra Zümrüt Selçuk, “Brüt 3 bin 500 lira altında ücret alan işçilere, brüt 3 bin 500 lirayı aşmayacak şekilde 150 lira seyyanen zam. 2019’un ilk altı ayı yüzde 8 ikinci ayı yüzde 4 oranında zam yapılacak.
Kamu işçilerimiz ocak ayında 6,69 oranında enflasyon farkı da almışlardı. Yıl genelinde yüzde 19’ları aşmış durumda. 2020’de ise ilk altı ay yüzde 3 ikinci altı ay yüzde 3, enflasyonun altında kalırsa enflasyon farkını da alacaklar. Bu sözleşme bayram gününde hayırlı uğurlu olsun” dedi.
Türk-İş Başkanı Ergün Atalay ise “Söylenmesi gereken her şeyi söylediniz. Karar sürecinde yönetim kurulu, koordinasyon kurulu, 16 genel başkan var. Benim söyleyecek hiçbir şeyim yok, imza atacağım bunun altına” dedi.
İşçilerden sosyal medyadan tepki
Türk-İş’in Twitter hesabından “Hükümet ile Türk-İş, kamu işçisinin 2019-2020’deki toplu iş sözleşmesi üzerinde anlaştı.
Ücreti 3 bin 500 TL’nin altındaki işçiye 150 TL iyileştirme, tüm işçilere bu yıl için yüzde 8+4, 2020 için yüzde 3+3 ve enflasyon farkı oranında zam yapılacak” paylaşımının altına yorum yapan yüzlerce işçi anlaşmaya tepki gösterdi. Tepkilerden bazıları şu şekilde:
– Yazıklar olsun. Bu kadar mı ha, işçinin değeri bu kadar mı? Bu rakamı reva gören bakanlık da hükümet de, bu rakamlara imza atan sendika ve konfederasyon da… Hepinizi Allah kahretsin. Şu andan itibaren işçi ve işçi ailelerinin vebali hepinizin boynundadır.
– Tamam vazifenizi iyi yaptınız. Dönün şimdi deri koltuklu makam odalarınıza, lüks araçlarınızla. Çay kahve muhabbetine… İşçiyi emekçiyi nasıl düdükleriz işverenle birlikte muhabbetlerine… Ay başında da 25 bin TL maaş… İyi değil mi böyle?
– Millet tiksindi sizden, inin şu garibanın sırtından, çıkarın o pis ellerinizi cebimizden… Zehir zıkkım olsun hakkım.
-Hic sevmem kendisini … lâkin 15 binle seçimi kazanın adamın elinden hakkını gasp et , sonra adam 800bin fark atsın.. millet tiskindi sizden, inin şu garibanın sırtından, çıkarın o pis ellerinizi cebimizden .. zehir zıkkım olsun hakkim
– Böyle bir zam ve sözleşmeye mi, yoksa Türk-İş gibi bir ‘sendikaya’ her ay, daha maaşımız elimize geçmeden verilen aidata mı üzülelim?