MLM bilimi, devrimi gerçekleştirmenin geniş kitleleri örgütlemenin düşmanı alt etmenin demokratik halk iktidarını ve sosyalizmi inşa etmenin bilimidir. MLM, proletaryanın en etkili ve en güçlü silahıdır.
Sürekli ve sistemli bir şekilde devrimci teorinin kapısı çalınmalıdır. Devrimci teoriyle, diyalektik materyalizmle, örgüt bilimiyle sistemli-düzenli-sıkı-canlı bir devrimci ilişki kurulmalıdır. Başın sıkıştığında, boş vaktinde, arada bir canın istediğinde, üstünkörü bir şekilde göz atılan, dikkatsiz bir okuma için çalınan bir kapı değildir devrimci teori. Yüksek düzeyde bir ciddiyet, sorumluluk ve dikkatli bir okumayla amaca ulaşılır. Hangi alanda faaliyet yürütülüyorsa başta o alanın somut şartları doğru bir şekilde incelenmelidir. Yüzeysel genel geçer bir okumayla somut şartlar incelenemez. Kılı kırk yararak, en ince ayrıntıyı dikkate alarak okuma, niyet ve isteklerden uzak objektif bir okuma ve planlı bir eylem pratiğiyle hareket etmek esas alınmalıdır.
Devrimin ve örgütlenmenin her sorununa, sorulan her soruya, ortaya çıkan her soruna, çözüm bekleyen her göreve ikna edici, doyurucu, nitelikli yanıt arama amacıyla başvurulan bilimdir, devrimci teori. En sıkı, en canlı, en iyi ilişkimizin olması gerekendir bilim. Her devrimci pratikten sonra ve her devrimci pratikten önce mutlaka başvurulması gerekendir MLM bilimi. Bunun için iki kişinin bile yan yana olduğu her ortamı, her çalışmayı mutlaka ideolojik eğitime çevirmek gerekir. İdeolojik eğitim ne lafazanlık yapmak için ne de kendini haklı çıkarmak için değil devrimci görev ve sorumlulukların yerine getirilmesi için gereklidir.
Günlük yaşamın geliştirici olmayan alışkanlıklarından, dar pratikten, gereksiz sosyal medya dolaşımından, boşa geçen tüm zamanlardan daha fazla devrime zaman ayırarak, mücadeleyi büyütmeyi halka devrime hizmeti esas alan bir tarzda ideolojik eğitime ağırlık verilmelidir. Hemen her günü, her anı, her pratiği, her davranışı ve hareketi, ideolojik eğitime, örgütlenmeye ve eyleme çevirerek devrimci teori pratiğe uygulanır. Günde kaç sayfa, hangi konularla ilgili okuma yapıyoruz? Hangi sorulara yanıtı hangi konulara açıklığı, hangi pratiğe hizmeti esas alarak devrimci okuma yapıyoruz? Etrafımızda-yanımızda ortamımızda kaç yoldaşı bu çalışmaya katıyoruz? Kendimizi her gün, her an ne kadar geliştiriyoruz?
Sınıf savaşımının her bir pratiğinden dışımızda gelişen devrimci hareketin her bir adımından, düşmanlarımız dahil herkesten mutlaka devrimin gelişimi için öğrenmeyi esas almak önemlidir. Öğrenirken öğretmek, gelişirken geliştirmek, yürürken yürütmek, güçlenirken güçlendirmek devrimci eğitim çizgimiz olmalıdır.
Devrimci teoriden, pratikten, düşmandan, yenilgi ve başarısızlıklarımızdan, hata ve zaaflarımızdan, yetmezliklerimizden hemen her pratik ve çalışmadan hemen her söz ve açıklamadan öğrenerek ideolojik eğitim görevi başarılır.
İkinci Görev; Cehalet-Korku-Adaletsizlikle Savaşmak
En geniş kitlelerle sıkı devrimci bağlar kurmak; amaç budur. En geniş kitleye ulaşmadan önce en dar, en sınırlı insan ilişkilerinden başlanarak dalga dalga yayılarak geniş ve en geniş kitlelere ulaşılır. Dışarıdan içeriye, uzaktan yakına, merkezden çepere, yabancı olandan dost ve yoldaş olana doğru sabırla, emek mücadele ve cesaretle yürünerek örgütleme adımları döşenir.
İnsanları etkilemek, yakınlaştırmak, adım adım aydınlatıp devrimcileştirmek bir sanattır. İnceliktir. Nasıl ki savaşmak bir sanat ise insanları etkilemek, yakınlaştırmak, devrimcileştirmek, örgütleyip eyleme geçirmekte bir sanattır. Kaba yüzeysel, üstün körü, keyfiyetçi vb. yaklaşımlarla insanlar üzerinde etki yaratılamaz. Devrimci görüşüyle, özüyle, sözüyle, tutum ve tavrındaki tutarlılıkla, doğru öneri ve talebiyle insanları etkilemeye başlar devrimciler. Bazen doğru bir söz, bazen devrimci bir davranış, bazen bir pratik, bazen bir duyarlılık ve sorumluluk insanlar üzerinde etki yaratır ve iz bırakır. Devrimci bir söz, doğru bir görüş ve öneri nasıl ki insanlar ve kitleler üzerinde doğru ve olumlu bir etki yaratırsa yanlış bir söz, davranış ve hareket de kitleler üzerinde olumsuz etki yaratır. Sözle eylemin tutarlılığı, öncüyle kitleler diyalektiğiyle kitleler üzerinde devrimci etki yaratılır. Duruş, yaşam, tutum, tavır ve devrimci pratikle öncü kitleler üzerinde devrimci bir etki yaratır.
Etkileme ilk eylemdir. İlk adımdır. İlk yakınlaşmadır ancak yetmez. Etkiyi bilince, yakınlaşmayı sabır ve emekle örgütlemeye ve cesaret ve doğru hedefle eyleme geçirmek için daha fazla emek, daha fazla ciddiyet, yoğunluk isteyen dikkatli bir çalışma gerekir.
İşçilerin, köylülerin, emekçilerin, kadınların, gençlerin, LGBTİ+ların sesine ciddiyetle kulak vermek, istek ve taleplerini, sorun ve eğilimlerini anlamaya-kavramaya çalışmak; bunu onlardan kopmadan yapmak ana hareket noktamız olmalıdır.
Devrimci kitle çizgisinin temel ilke ve görevleri vardır. Büyük bir sorumluluk ve ciddiyet isteyen bu görevin başında kitlelerin devrimdeki rolünün kavranması gelir. Kitleler örgütlenmeden, kazanılmadan ne devrimci savaş görevi ne de parti örgütlenmesi başarılır. Kitlelerin hem komprador burjuvazinin ve tüm gerici odakların mezarını kazacak hem de tarihin yapıcıları ve özneleri olduğunu bilerek yaklaşmak, hareket etmek gerekir. Devrim, kitlelerden kopuk bir avuç aydının ya da sınırlı sayıda insanın işi değildir. Devrim, öfkeli kalabalıkların işidir. Yoksul kalabalıkların, çoğunluğun işidir. Devrim büyük bir alt üst oluş olduğu kadar aynı zamanda büyük bir inşa işidir.
Bunun için derin bir halk sevgisi ve halka hizmet fikri önemli bir yerde durmaktadır. Halk sevgisi güçlü olanın halka hizmet fikri güçlü olur. Zorluklara katlanma, sorunları çözmeye odaklanma güçlü bir halk sevgisiyle başarılır. Halk sevgisi, öncülere fedakarlık bilinci ve feda ruhu kazandırır.
Bundandır ki devrimin ölümsüz ustaları, halk sevgisine büyük önem vermiştir. Kitlelerin sesine sorunlarına, talep ve eğilimlerine kulak vermiştir. Fikir ve önerilerini önemsemiş, tepki ve eleştirilerine değer vermiştir.
Kitlelerin bulunduğu düzey mutlaka göz önüne alınmalıdır. Bu düzey göz önüne bulundurularak kitleleri etkilemek, uyandırmak, onların rızalarıyla bilinçlendirip örgütlemeye, eyleme harekete geçirmeye çalışmak, ilke edinilmelidir. Kitlelerin ne ilerisinde ne arkasında kalmak ilke olmalıdır.
Bolşevik ve Çin devrimi insanlara esin kaynağı oldu. Onlara öz saygınlıklarını ve kendi güçlerine inancı kazandırdı. Her alanda özgürleşme hamleleri yarattı. Halkın işlerin sahibi, denetimi elinde bulundurma bilincini ve duygusunu kazandırdı. Devrimci bilinç halka mal edilmelidir. Bir avuç seçkin insanın elinde, beyninde sınırlanmış şekilde kalmamalıdır. Tarihsel ve güncel olayları seyretmeyip onlara katılma, sahiplenme bilincini kazandırılmalıdır. İşgalcileri sınıf düşmanlarını gericileri alt etmede, devrimci savaştaki zaferi kazanmada kitleler tayin edici bir rol oynadı. Bu zorlu görev kitlelerin kahredici ve yaratıcı gücüne inanılarak yapılır ve başarılır. Bu devrimci itimi harekete geçirebilme başarısı gösterenler devrimi gerçekleştirmeyi başarır. Devrimin işleriyle uğraşacağız. Daha iyisini daha sonuç alıcı başarı pratikleri nasıl örgütleyeceğimizin öznesi olmayı esas alacağız. (Devam edecek)
