Kadın tutsaklar gönderdikleri mektupta; “Urfa T Tipi Kapalı Hapishanesi’nde bulunan siyasi kadın tutsaklar olarak 15-17 Şubat ve 1-3 Mart günleri arasında gerçekleştirdiğimiz üçer günlük açlık grevi eylemleri neticesinde 1-3 ay arasında değişen “sosyal etkinliklerden (spor, sohbet vs) yoksun bırakma” cezaları aldık” şeklinde yaptıkları eylemlere karşılık yaşanan keyfi uygulamalara dikkat çekti.
İstanbul: Urfa’da bulunan içlerinde Partizan tutsaklarının olduğu kadın tutsaklar gazetemize gönderdikleri mektupta yaşandıkları hak gasplarını yazarken, keyfi uygulamalarının sonucu Tutsak Esma ile bebeğinin de hücre cezası aldığını aktardı.
Kadın tutsaklar gönderdikleri mektupta ilk olarak; “Urfa T Tipi Kapalı Hapishanesi’nde bulunan siyasi kadın tutsaklar olarak 15-17 Şubat ve 1-3 Mart günleri arasında gerçekleştirdiğimiz üçer günlük açlık grevi eylemleri neticesinde 1-3 ay arasında değişen “sosyal etkinliklerden (spor, sohbet vs) yoksun bırakma” cezaları aldık” şeklinde yaptıkları eylemlere karşılık yaşanan keyfi tutumları özetledi.
Mektupta devamla;
“15-17 Şubat günleri arasında gerçekleştirdiğimiz Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’a yönelik komplo ve tecridi kınamak, Efrin’e yönelik ÖSO-TC eliyle gerçekleştiren askeri operasyon ile Tek Tip elbise uygulaması nezdinde hapishanedeki hak gasplarını protesto etmek amacıyla gerçekleştirdiğimiz açlık grevinin ikinci gününde hapishane yönetimi tarafından keyfi bir şekilde spor hakkımız engellenmek istendi. Bizler de buna karşı ses çıkarma eylemi gerçekleştirdik. Yaptığımız ses çıkarma eylemine dönük hücre cezalarından görüş cezalarına pek çok arkadaşımıza ceza yağdırıldı” denildi.
9 aylık Arin bebek ve annesi Esma’ya hücre cezası
Kadın tutsaklar yaptıkları eylemin kendince “intikamını” 9 aylık bir bebekten alan bir hapishane yönetiminin tutumunu şu sözlerle özetledi; “Ses çıkarma eyleminde çeşitli mazeretleri nedeniyle bulunmayan – ki bunlardan biri 9 aylık bebeği nedeniyle eylemde bulunmayan arkadaşımız Esma Yılmaz- arkadaşlarımıza da ceza yağdırmayı “uygun” bulan hapishane yönetimi yaptığımız itirazlara karşı görüntüleri inceleyeceğini belirtmişse de geri dönüş cezaları uygulaması şeklinde oldu. Arin bebe ve annesi Esma Yılmaz’a hücre verildi”
Mektubun devamında, “Hapishane yönetimi bunula da sınırlı kalmayarak hakkımızda verdiği cezaları veriliş tarihine göre, cezanın ağılığına göre ( örneğin etkinlik cezası öndeyken sonrasında olan görüş cezasının devreye konulması şeklinde) ele alarak önceliğini daha ağırı devreye koymak, tarih sıralamasını ise yok saymaktan yana kullandı. Yetmedi, cezalarımız ise yer yer birbirine karıştırıldı. Sosyal etkinlikten alıkoyma cezamız devredeyken görüş cezası da devreye konuldu. Bir anda iki ceza birden uygulandı, tüm bu bilinmedik tabloya bir çare bulma girişimimiz ise sonuçsuz bırakıldı. Ceza tarihlerimiz başlangıç-bitişi, sıralamasına dair bilgi edinmek üzere yazdığımız dilekçelerimize dönüş yapılmadı, cezalara dair tebliğ ise zaten yapılmadı!” şeklinde aktarıldı.
Tutsak kadınlar, hapishane yönetimin meseleye ciddiyetsiz yaklaştığını belirterek, “Cezaların tebliğ edilmesi, cezalarımızın tarih ve sıralamasına ilişkin bilgi verilmesi isteklerimize 3 hafta boyunca sessizliğini koruyarak yanıt olmamayı tercih eden hapishane idaresi, nisan ayındaki açık görüşlerimiz bir gün önceden gayri resmi bir şekilde dilekçelerimizin altına el yazısı ile yazdığı ile ceza tarihleri ve sıralamasına ilişkin bilgiyi ulaştırdı. Bu gayri ciddiliğin özünde yatanın aşinalığı ise hak gaspında yatıyordu! Tebliğ edilmeyen cezaların tebliğ edildiğini, eylemde bulunmayan arkadaşlarımızın eylemde bulunduğunu iddia eden hapishane yönetimi sorumluluktan adım adım kaçarken yakalamaya çalıştığının hak gaspları olduğunu biliyoruz” sözleriyle yaşanan keyfi tutumunu özetledi.
“Hapishane idaresi ‘hak gaspı nedir’ ziyadesiyle göstermiştir”
Son olarak “Keyfi uygulamalar nedeniyle Arin bebek ve Esma Yılmaz’a hücre cezası veren, beş arkadaşımızın aile ve arkadaş görüşlerini Urfa yoluna görüş için çıkmışken aramaması ve cezayı haber vermemesi yine cezaları birbirine karıştıran bir hapishane idaresinin “hak gaspı nedir” bu süreçte ziyadesiyle gösterdiğini düşünüyoruz” denildi.
