H. Merkezi: Tekirdağ 1 No’lu F Tipi Hapishane’de tutulan TKP/ML, MLKP, MKP ve Devrimci Karargah davası tutsakları ortak bir açıklama yaparak ağırlaştırılmış müebbetlerin haklarına dönük gasplara izin vermeyeceklerini ve bu yüzden bir eylemsellik başlattıklarını belirttiler.
Gazetemize mektup gönderen siyasi dava tutsakları ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası alan tutsakların koşulların “idamdan da beter” olduğunu söyleyerek “Bilindiği gibi idam cezası kaldırılarak yerine ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası getirilmiş, bu cezanın infaz biçimi de 5275 sayılı infaz kanunu ile düzenlenmiştir. İnfaz hukuku ve infazın gerçekleştirildiği koşullar pek çok sorunu, gayri-insani koşul ve uygulamaları barındırmaktadır. Bunlara, bakanlık ve hapishane yönetimlerinin yetki ve inisiyatiflerini bu koşulları daha da ağırlaştıracak keyfi ve baskıcı uygulamalar yönünde kullanması eklendiğinde ağırlaştırılmış tutsaklar için yaşam daha da zorlaşmaktadır. Cemil Çiçek’in o dönemki ‘idam cezasını kaldırdık, ama öyle bir düzenleme yapacağız ki idamdan daha beter olacak’ söylemi ağırlaştırılmış tutsakların ‘idamdan da beter’ koşullara mahkum edildiğinin resmi itirafıdır. Siyasi gelişmelerle beraber duyarlı kamuoyunun baskısı ve tutsakların direnişi sonucu bazı iyileştirmeler yapılsa da bunlar geçici olmakta ve hemen ilk fırsatta kaldırılmaktadır” dediler.
“Daha önce de direndik, kazandık”
Bugün tam da böyle bir durum yaşandığını söyleyen tutsaklar daha önce de hak gasplarına ilişkin eylem yaptıklarını ve bu direniş sonrasında çeşitli kazanımlar elde ettiklerini hatırlattılar:
“2010 yılında ağırlaştırılmışların koşullarının düzeltilmesi talebiyle yaptığımız eylem karşısında hapishane idaresi arkadaşlarımızı sürgün etmiş, yılları bulan ziyaret ve iletişim cezaları vermiş, infazlarını yakmış, baskı ve şiddetle sonuç almaya çalışmıştır. Bütün bunlar sırf ağırlaştırılmış tutsaklar birkaç saat daha fazla, 2 veya 3 kişi beraber havalandırmaya çıkmasın diye yapılmıştır.
Ancak sorun çözülmediği ve üstelik daha başka sorunlarla boyutlandığı için 2014 yılında başlattığımız süresiz açlık grevi sonucunda taleplerimiz kabul edilmiş, ağırlaştırılmış tutsaklar ‘iyi hal’ koşuluna bağlı olmaksızın 3 saat ve 3 kişi havalandırmaya çıkarılmaya başlanmış, haftada 1’er saat spor-kütüphane hakkından yararlanmaları sağlanmıştır.”
“Bu durum hiçbir tutsak için kabul edilebilir değil”
“Aradan 2 yıl geçtikten sonra 2016 yılı Mart ayında yeniden başa dönülmüş, ‘iyi hal’ şartını taşımadıkları gerekçesi ile ağırlaştırılmış tutsaklar havalandırmaya 1 saat ve tek çıkarılmaya başlanmış, spor-kütüphane hakları gasp edilmiştir” diyerek yaşananların tutsakların haklarının hiçbir garantisinin olmadığını, bakanlık ve hapishane yönetimlerinin istediklerinde hakları keyfice ortadan kaldırdıklarını gösterdiğini söyleyen tutsaklar açıklamalarını şöyle sürdürdüler:
“Bu hiçbir tutsak için kabul edilebilir değildir. Bu uygulamayı kabul etmediğimizi ve sonlandırılmasını istediğimizi yetkililere bildirdik, ancak uygulamanın merkezi olarak, bakanlık talimatı ile gerçekleştirildiğini ve herhangi bir değişiklik yapılamayacağını bildirdiler. Böylece AKP-Sarayın siyasi öncülüğünde devletin halklarımıza karşı yürüttüğü faşist savaş siyasetinin bir parçası olarak hapishanelerde de tutsaklara dönük saldırıların, baskı ve hak gasplarının yoğunlaşacağı anlaşılmaktadır. Hapishanelerdeki uygulamalar da bunu göstermektedir.”
“Direnmekten başka çaremiz yok”
“Haklarımızın hiçbir garantisinin olmadığı yerde bedel ödeyerek bedel ödeyerek haklarımızı korumaktan başka koşulumuz bulunmamaktadır” diyen tutsaklar bu nedenle devrimci tutsaklar olarak bu uygulamaya karşı bir eylemlilik süreci başlatmış olduklarını duyurdular: “İlk aşamada slogan atıp kapılara vurarak uygulamayı protesto ediyoruz. Sorunun çözümü yönünde bir gelişme sağlanmasını bekliyoruz. Ancak bu gerçekleşmediği takdirde başka yöntemler geliştirerek direnişimizi sürdüreceğiz. Bu uygulamaları kabul etmeyeceğiz ve direneceğiz.”
Bu konuda duyarlı herkesin desteğini beklediklerini belirten tutsaklar “Tecrit ancak tutsakların mücadelesi ile güçlü bir dayanışma sergilendiğinde geriletilebilir. Bunun için herkesi olanakları ölçüsünde bir şeyler yapmaya ve dayanışmayı yükseltmeye çağırıyoruz” diyerek açıklamalarını sonlandırdılar.