Makaleler

Türkiye-Katar ilişkilerinde sermayenin palazlanması -1-

Ekonomik ve siyasal krizin giderek derinleştiği ABD’nin dış politikasına bağlı olarak giderek kabardığı gerçeği ile karşı karşıyayız. Emperyalistlerin krizi atlatmak adına giriştikleri her politika dünya halklarına katliam ve sömürü kapsamında yansırken ülkemizde ise dış politikaya ve iç politikaya bağlı olarak değişim gösteren ekonomik veriler ticaretin ve toplumun ekonomik refahiyetin dağılmasına neden olmaktadır.

Ülkemizde hakim sınıflar ekonomik ve siyasal krizi atlatmak adına talanda hızını artırırken bunun en son örneği olan Türkiye Varlık Fonu (TVF)ile bir çok istihdam alanı özellikle AKP’nin koltuk değneği halini aldı. Rusya ile krizin ardından kendini hissettiren TVF kendini 23 Mayıs’ta Uluslararası Varlık Fonları Forumu (IFSWF) üyeliğine kabul ettirdi.  IFSWF, dünyada 30’dan fazla ülkeden üyesi ile birlikte 3 trilyon ABD doların üzerinde varlığın yönetimini temsil ediyor.

Yaklaşık 40 milyar ABD doları tutarında varlığı yöneten TVF, 32. üye ve varlığı itibariyle dikkate değer değil henüz. Ama oluşum halinde ve başka ülkelerle kurduğu yavru fonlarla bunu büyütmeye çalışıyor. Rusya ile kurulan ilk yavru fonu, Katar ile kurulması protokole bağlanan ikincisi izliyor. Türkiye’nin çay endüstrisinin baş aktörü Çaykur’un Katarlılara satıldığı ile ilgili haberler de bununla bağlantılı aslında. Türkiye-Katar Fonu, TVF’nin portföyündeki Çaykur’un hisselerini alarak yol alacak ve devamı gelecek.

Katar’ın AKP ile iştiraki esas olarak TC’nin Suriye’nin dostları kapsamında görevlendirildiği ve hedefi Suriye’nin ekonomisinin yeniden yapılandırılması kapsamında başlamış ve en yüksek seviyesine ulaşmıştır. Bu süreçte başlayan ortaklık bugüne kadar uzanmış ve Erdoğan 18 Şubat’ta Katar’a yaptığı ziyaret sonrası yaptığı açıklama ile Katar’ın Türkiye’deki yatırımlarının 1,2 milyar dolar olduğunu, bunun artırılması için çalıştıklarını ifade etmişti. Erdoğan açıklamasında “Daha da artması için çalışıyoruz. Digitürk’ü alarak önemli bir adım attılar. BMC’nin yüzde 50 ortağı malum Katar olmuştur. Trabzon’da yapmış olduğumuz Yüksek Düzeyli Stratejik Komite toplantısı sırasında Katar Emiri’ni helikopterle gezdirmiştim. O sırada kar mevsimiydi. Dağları gösterdiğimde, ‘Buralarda kış turizmi çalışmaları var mı?’ dediklerinde, ‘Birlikte burada bazı yatırımlar yapabiliriz’ dedim. Katarlıların iki de bankası var Türkiye’de. (Finansbank ve ABank). Bunun dışında 2017’de iki ülke arasında 2 milyar dolarlık savunma sanayi projelerini gerçekleştireceğiz.” (18 Şubat 2017, Sabah)

Ekonomi Bakanlığı verilerine göre, Katar’ın Türkiye’de 2017 ortalarına kadar yaptığı yatırımlar 1,5 milyar dolar dolayında. Katar, kendi ülkesinde 36 milyar dolarlık doğrudan yabancı yatırım bulundurmasına karşılık, Katar dışına 53 milyar dolarlık doğrudan yabancı sermaye yatırımı gerçekleştirmiş. Bu da Türkiye’ye yapılmış yatırımların 53’te 1 olduğunu göstermektedir. Katar, Türkiye yatırımlarını özellikle 2013 sonrası artırmış. Stok 1,5 milyar dolar yatırımın 1,2 milyar doları son 4 yılda. Banvit Tavukçuluk, askeri araç üreten Akşam Gazetesi sahibi Ethem Sancak’ın hissedarı olduğu BMC’nin yarı hissesi, Finansbank, ABank, Digitürk, Katar’ın doğrudan yatırımlarının başlıcaları. Ayrıca yapılmış gayrimenkul yatırımları da var. Ama yine de Türkiye’ye yapılmış doğrudan yabancı sermaye yatırım stokunun 141 milyar doları bulduğu anımsandığında, Katar’ın yatırımlarının Türkiye toplamındaki payının da oldukça küçük olmadığını gösteriyor.

(Devam edecek)

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu