Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Ataşehir Şubesi ve Alevi Bektaşi Federasyonu, Suriye’de HTŞ öncülüğündeki çetelerin Suriye’yi ele geçirdikten sonra Alevi, Hristiyan, Dürzi halklarına yönelik gerçekleştirdiği katliamlara karşı 1 Mayıs Mahallesi’nde bulunan Cemevi’nde basın açıklaması gerçekleştirdi.
Açıklamayı Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Ataşehir Şube Başkanı Özgür Demircan okudu.
Ortadoğu’da yıllardır yaşanan savaş nedeniyle yüz binlerce insanın katledildiğine, milyonlarcasının da göç etmesine yol açtığını belirten Demircan, “Suriye’de 13 yıldır devam eden iç savaşta önceki IŞİD’li şimdiki HTŞ liderinin 2014’teki açıklamaları, Aleviler, Hristiyanlar ve Ezidiler gibi azınlıkların Suriye’de yer bulamayacağını ifade etmesi, bölgeye yönelik kaygılarımızı arttırmaktadır. Savaşın başladığı günden bu yana yaptığımız çağrıyı bir kez daha yineliyoruz: Alevilerin ve bölgede yaşayan bütün halkların yaşam hakkını tehlikeye atan oluşumlara karşı halkların ortak yaşamını savunmaya devam edeceğiz. Cihatçı gruplara verilen destekle halkların ötekileştirilmesini kabul etmiyoruz. Demokratik kamuoyunu ve uluslararası toplumları çatışmasızlığı desteklemeye, Suriye halklarının eşit ve birlikte yaşamını tesis etmek için sorumluluk almaya çağırıyoruz” dedi.
Suriye’de halkların yaşam hakları güvence altına alınmalı ve tüm kimliklerin eşit söz hakkına sahip olduğu bir yönetim modelinin inşa edilmesi gerektiğini söyleyen Demircan, “Süreç boyunca, Suriye politikasını Alevi düşmanlığı üzerinden şekillendirenlerin ve selefi gruplara destek verenlerin sorumluluğunu hatırlatıyoruz. Olası katliamların tüm sorumluluğu bu politikaları yürütenlerin omuzlarındadır.
Halkların can güvenliği, her türlü siyasi hesap ve rantın üstündedir. Bu cihatçı çeteler, selefi gruplar ve onlara verilen destek yanı başımızda yaşanan komşu ülke Suriye’deki her gelişme ilk elden bizi etkilemektedir. Emperyalistler, işbirlikçileri ve Siyonizm’in eliyle Ortadoğu’yu şekillendirme ve sömürme politikası halkların eşitlik ve özgürlük mücadelesi ve dayanışmasıyla kırılacaktır” ifadelerini kullandı.
Halkların özgürlüğünü ve eşitliğini savunmaya devam edeceklerini ifade eden Demircan, “Tarih boyunca mazlumların yanında duran ve 72 millete bir nazarda bakmayı ilke edinmiş olan biz Aleviler, halkların özgürlüğünü ve eşitliğini savunmaya devam edeceğiz.
Bölgedeki Aleviler, Sünniler, Şiiler, İsmailliler, Ezidiler, Dürziler, Yahudiler, Hristiyanlar ve tüm inanç grupları için, Kürtler, Araplar, Türkmenler, Süryaniler, Çerkesler, Ermeniler ve tüm etnik kimlikler için eşitlik, özgürlük ve barış istiyoruz. Suriye’de savaşın ardından şekillenen süreç burjuva medya tarafından güzellemeler yapılarak servis edilmekte. HTŞ’yi demokratik bir yapı ve Suriye’ye demokrasi getirecek, tüm azınlıklara kucak açan bir model gibi servis etmekte. Ama işin gerçeği çok gün geçmeden bölgede yaşayan başta Aleviler olmak üzere tüm azınlıklara yönelik nefret ve katliam videoları olmuştur. Buna karşı sesimizi yükselmeli ve harekete geçmeliyiz. İnsanlık tarihi katliamlar ve bunları anmaktan daha fazlasına ihtiyaç duyuyor” diye belirtti.
“Suriye, Suriye halklarının özgür iradesine bırakılmalıdır”
Gelecek halkın barış, istikrar ve adalet beklentilerini karşılayan kapsayıcı bir yaklaşımla tesis edilmesi gerektiğini vurgulayan Demircan, “Bu çerçevede, etnik ve dini gruplar arasında adaleti sağlamak, laik ve demokratik bir sistemi hayata geçirmek büyük bir önem taşımaktadır.
Suriye politikasının Alevi düşmanlığı üzerinden şekillendirmekten derhal vazgeçilmesi, Dünyanın neresinden olursa olsun, Alevilerin ve birlikte yaşanılan diğer halkların ve inançların can güvenliği her türlü siyasetin ve Ortadoğu rant hesaplarının üstündedir. Bu nedenle Suriye topraklarında yaşayan halkların hayatının güvence altına alınacağı bir yönetim yapısının oluşması temennimizdir. Suriye’deki olası yönetim boşluğundan yararlanmayı düşünen, başta Siyonist katil İsrail hükümeti olmak üzere halkların kaynaklarını rant olarak gören tüm emperyalist ve işgalci güçler derhal geri çekilmeli ve Suriye, Suriye halklarının özgür iradesine bırakılmalıdır” dedi.
Basın metninin okunmasının ardından açıklama sloganlarla son buldu.
Kaynak: Pirha
