H. Merkezi: TKP/ML Hapishane Kadın Komitesi yaptığı açıklamayla “Kürt halkının yaktığı isyan ateşini, Sur, Cizre, Silopi vd. T. Kürdistanı’nın dört bir yanında geliştirilen direnişini” selamladı.
Posta yoluyla elimize geçen Türkiye Komünist Partisi/Marksist Leninist(TKP/ML) Hapishane Kadın Komitesi imzalı açıklamada;
“6 yüzyıl önce Şeyh Bedrettin “Egemenliğin çürümüşlüğünü en iyi egemen bilir… Bunu bildiğinden kıyıcı ve dahi kıyıcılığından korktuğundan ötürü ödlektir…” diyordu. Bu sözün doğruluğunu, faşist TC’nin sonun başlangıcındaki çırpınışlarını ve bunun için vahşice saldırışını Sur’da, Cizre’de görüyoruz” deniliyor.
“Faşist TC, içte toplumsal muhalefeti faşizmin baskı, zoru ve katliamlarıyla bastırmaya çalışırken, ırkçı, şoven linç kampanyalarıyla da halk kitlelerinin bilinçlerini bulandırıp, onları zehirleyerek, dünyanın gözleri önünde Sur ve Cizre’yi abluka altına alıp, aylardır bombaladı, şehirleri yakıp yıkıp, bodrum katlarında sıkışmış yaralı insanları diri diri yaktı, molozların altına gömdü… Kuşkusuz katlettiği, yaktığı, gömdüğü sadece Kürt kadın ve erkekleri, çocukları değil, aynı zamanda sağır vicdanlar, insanlıktı da…” şeklinde devam eden bildiride son olarak “Türk’ü, Kürt’ü, Laz’ı, Çerkez’iyle tüm ezilen emekçi halkımıza kendisine insanım diyen yüreklere, en başta da köleleştirilmek istenen kadınlara” şu çağrı yapılıyor:
“Egemenlerin bulaştırdığı ve yaydığı şovenizm zehrinden arınarak, insanlığın diri diri gömülmesine izin vermeyelim. Kürt halkının onurlu ve kahramanca direnişine ses verip, faşizme karşı birleşik mücadeleyi örelim; sokakları, meydanları, dağ başlarını tutuşturalım ve faşizmi döktüğü kanda boğalım.
