İstanbul’da bulunan YDG’liler olarak bir piknik yaptık. Piknikte gündeme ve önümüzdeki sürece dair tartışmalar gerçekleştirdik.
Yaz aylarında okulların kapanmasından kaynaklı İstanbul’da olan YDG’lilerle birlikte pazar günü bir piknik organize ettik. Pikniğimizin amacı hem sosyal yaşamlarımızı ortaklaştırmak hem de gündemimize konu başlıklarıyla ayırdığımız; Gezi isyanı, ulusal sorun, YDG’nin durumu ve önümüzdeki sürece dair beyin fırtınası yapabilmekti.
Gündem tartışmalarmızda ilk olarak Gezi isyanını ele aldık. Gezi isyanında birçok konuya değinsekte özellikle kadınların isyan sürecinde %50 gibi katılım sağladığı ve bunun için ‘genç kadın’ çalışmalarımıza başlayıp hız kazandırmamız gerektiğine vurgu yapıldı.
Ulusal sorunda dair artık YDG’nin destekçi pozisyonundan çıkıp örgütleyici pozisyonuna geçmesi gerektiğini ve bunun içindde somut politakların ortaya koyup pratikte sergilememiz gerektiğine değinildi.
YDG’nin durumu hakkında tartışmalar daha canlı geçti. Herkes farklı bölgelerden olsa da yaşadığımız sıkıntıların bir tesadüf olmasının mümkün olmadığını çok iyi bilmekteyiz. Tartışmalarda ise YDG’nin plan ve programsızlığı, sekterliği, demokrasi işleyişi ve geçmişten gelen anlayışın DKÖ’de uygulanmaya çalışılması kaynaklanan sorunlarımızın yaşanıldığına herkes hemfikirdi. Ancak bu sorunları aşmamız için YDG’li olan herkese bir sorumluluk düştüğünü ve bu sorumluluğun bilinciyle daha çok özverili çalışmamız gerektiği söylendi.
Önümüzdeki süreç için ilk olarak polisin üniversitelerde “yasal” olarak yerleştirilmesi, yurtların “haremlik selamlık” düzeyinde ayrılması, liselerin 4+4+4 ile imam hatiplerin zorunlu hale getirilmesi, elemeci sınav sistemi gibi konular hakkında öneriler sunuldu.
Yapılan tartışmaların sonucunda belli bir doyuma ulaşıldığını ve artık bundan sonra teorikte kavradıklarımızı pratiğe dökmenin zamanı geldiği denilerek tartışmalar son buldu. Gündemlerimizin bitmesiyle önce yemek sonra da oyun oynadıktan sonra pikniğimizi iradeli bir şekilde bitirdik.
İstanbul’dan Bir YDG’li