EmekGüncel

SÖYLEŞİ | “Direne Direne Kazanacağız!”

İstanbul Tuzla’daki Kimyacılar Sanayi Sitesi’nde bulunan MKB Rondo Fabrikası işçileri, ücret artışı talepleri karşılanmayınca grev başlattı.

Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu’na (Türk-İş) bağlı Selüloz-İş Sendikası öncülüğünde gerçekleştirilen grevde işçiler, yüzde 80 oranında zam talep ederken patronun yüzde 45’lik teklifini kabul etmediklerini duyurdu.

Tuzla’da yer alan MKB Oluklu Mukavva Kutu ve Ambalaj Firmasında çalışan işçiler, toplu sözleşme görüşmelerinde anlaşma sağlanamayınca 28 Ağustos 2024’te greve çıktı.

Türkiye Selüloz Kağıt, Ağaç ve Mamulleri İşçileri Sendikası’nın (Selüloz-İş) örgütlendiği işyerinde bir yılı aşkın süredir sendikalaşma mücadelesi sürüyordu. Patron, söz konusu örgütlenmeyi engellemek için önce işkolu değişikliğine giderek çalışanları metal sektöründe göstermeye çalıştı. Patronun bu çabası boşa düşürülünce de Selüloz-İş sendikası işyerinde yetkili sendika olarak örgütlendi.

İşçilerle direnişleri üzerine konuştuk.

– Merhaba, isminiz nedir? Çalışma koşulları nasıl içerde?

– Ben Yeter Bayrak, MKB Ronda işçisiyim. Buraya geleli 6 sene doldu, 7. seneye gidiyorum.

Çalışma koşullarımız ağır. Düzgün bir şekil yok. Yemekhanemizden varana kadar, lavabolarımızdan varana kadar, soyunma odalarımızdan varana kadar öyle pek ahım şahım bir şey yok. Üretim zaten olduğu gibi toz, toz demeyeyim, çamur diyeyim yani. O şekilde çalışıyoruz. İşimiz ağır.

– İşçi güvenliği, sağlığı önlemleri var mı? Sendika sürecine nasıl geldiniz? Biraz anlatır mısınız?

– İşçi güvenliğimiz var ama ne kadar uygulanıyor, ne kadar tespit ediliyor, ne kadar üstüne düşülüyor, o meçhul.

Sendika sürecine iki sene önce başladık. İşimizi en başta gizli yürütmeye çalıştık. Belli etmemeye çalıştık. Onu da başardık. Çok güzel de ilerledik. Temsilcimizin sayesinde bu raddeye geldik. 42 günden beri grevdeyiz. Bu şekilde ilerledik. Gizli toplantılarımız vardı fabrika dışında. O şekil ilerledik yani.

– Peki, greve çıkmak kararınız nasıl oldu? Bu süreci de anlatırsanız…

– Davranışlar esas sorunumuz özellikle, taleplerimiz maddi değil. Bizim maddi de var ama esasta manevi taleplerimiz var, özellikle davranışlar çok gerçekten işler acısı. Ne bileyim, bir arkadaşınla oturup, “ne haber, nasılsın?” diyemiyordun. İşini az aksatsan ya da lavaboya falan gitmek istesen, “hadi hadi sen niye buradasın”, “niye burada duruyorsun?” deniliyordu. Çok ciddi mobbing uygulanıyor. Çoğunlukla ondan dolayı dışarıdayız şu anda. Bizim zaten sosyal haklarımızın çoğu verildi. İstediklerimiz verildi. Temsilcimiz istenmediği için şu anda dışarıdayız.

– Bundan sonraki süreç nasıl ilerleyecek? Mesela içeriyle herhangi bir görüşme yapıldı mı?

– Yok yok, hiçbir gelişme yok. İçeriyle alakalı hiçbir görüşme yok. Onlar bekliyorlar, biz de bekliyoruz. Onlar bizim pes etmemizi bekliyor, biz de onların pes etmesini bekliyoruz.

– İçeride üretim halen devam ediyor mu?

– Çok az. Bizim çeyreğimiz kadar gidiyor diyebilirim yani.

– Toplamda ne kadar işçi çalışıyor burada?

– 10 kişi çalışıyor. Toplam işçi sayısı 72 idi galiba. 30-33 kişi dışarıda. 3-4 kişi de Milli Eğitim Bakanlığı’nın verdiği, sorumlu kıldığı elemanlarımız var içeride. Beyaz yakalardan var. Üç tane mi dört tane mi ne arkadaşımız çalışmak zorunda kaldı. Bizimle olamayıp.

– Türkiye’de şu an çok ciddi anlamda birçok yerde işçi direnişleri var. Polonez, As Plastik, Tarket… Bu işçilerle biraraya gelme koşulunuz oluyor mu?

– Gittik, çoğuna gittik. Birkaç yere gittik de isimleri aklımda kalmadı.

Biz çağrılarımızı yaptık, söyleyecekler söylendi. Ben çalışmak istiyorum. Hiç kimse burada olmak istemez. Versin bizim haklarımızı, çalışalım diyorum.

Direne direne kazanacağız diyorum ben.

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Diğer içerik
Kapalı
Başa dön tuşu