Ankara Emek ve Demokrasi Güçleri tarafından açlık grevi direnişini, tutsakların taleplerini sahiplenmek ve ölümlerin olmaması için Ankara’da toplumsal muhalefeti örmek adına her akşam 18.30 – 19.30 arasında Yüksel Caddesi’nden Sakarya’ya yapılması planlanan yürüyüşler dün yapılan ilk yürüyüşle başlamıştı.
Bugün de açlık grevi direnişinin 58. gününde yüzlerce insanın katıldığı “Ölüm değil çözüm şiarıyla” yapılan yürüyüşle eylemlilik sürecine devam ediliyor.
Yürüyüş sonunda Sakarya meydanında Temel Demirer ve 2000 ölüm orucu direnişçisi Fadime Akalın tarafından birer konuşma yapıldı.
Elinde açlık grevi direnişçisi Muzaffer Yılmaz’ın açlık grevinin 38. gününde yazdığı mektubuyla kamuoyuna seslenen Temel Demirer, zindanlardaki tutsakların Türkiye ve Kürdistan’da yaşamanın onurunu sahiplendiklerini, onların uçurum kenarında kanatlanmaya hazır olduklarını belirtirken şunları da konuşmasına ekledi; “Cezaevindekileri teslim alamayacaksınız… Bizi de kayıt altına alıyorsunuz, belki bizi yargılayacaksınız. Ama sizi tarih yargılayacak…”
“Biz haklıyız, mutlaka kazanacağız!”
2000 yılı ölüm orucu direnişçisi Fadime Akalın ise, devletlerin her zaman hapishaneleri toplumu yeniden yapılandırmanın aracı olarak kullandıklarını, 2000 yılında hayata dönüş operasyonu adı altında 122 tutsağın katledildiği, 600 tutsağın sakat kaldığı süreçte de amacın bu olduğu, bugün Kürdistan’da da aynı şekilde toplumun yeniden yapılandırılması için binlerce insanın hapishanelere doldurulduğunu belirtti.
Tutsakların ise “siz bizi zindanlara atarak toplumdan koparamazsınız, buraları savaş alanına çeviririz” dediklerini, ayrıca anadilde eğitim, savunma ve konuşma haklarının müzakere edilemeyeceğini, talep edilen bu hakların temel insani haklar olduklarını vurguladı.
Gericilerin belli süreler egemen olsalar da tarihin asla onların uzun süreli egemen olduklarını göstermediğini söyleyen Fadime Akalın sözlerine şu kelimelerle son verdi; “Biz haklıyız, mutlaka kazanacağız!”
Eylem Partizan’ın da aralarında bulunduğu Emek ve Demokrasi Güçleri’nin 10 Kasım günü Kolej Meydanı’ndan Ziya Gökalp Caddesi’ne yapacağı yürüyüşün çağrısıyla son buldu.
Ayrıca Emek ve Demokrasi Güçleri’nce yapılan yürüyüş öncesi Ankara Kadın Platformu da açlık grevi direnişini sahiplenen, taleplerin kabul edilmesi ve ölümlerin engellenmesi şiarlı bir yürüyüş gerçekleştirdi.
