Ankara: Sincan Kadın Kapalı Hapishanesinde keyfi uygulamalar ve hak gaspları hız kesmeden devam ediyor.
Bir süre önce ağırlaştırılmış müebbet almış tutsaklara baskın arama yapılmıştı. Her şeyin didik didik arandığı ve eşyalara zarar verildiği aramada bir tutsağın beslediği kuşun kafesi bile ayrıntılı aranmıştı. Aramada bir şey “bulamayan” gardiyanlar tarafından sonrasında yine bir tutsağın hücresine girilip bir kez daha “arama” yaptıklarında nakış kursu atölyesine ait bir makas bulunduğu iddia edilmiş, olayın ardından kadın tutsağa hücre “ceza”sı verilmişti.
Sonrasında ise ağırlaştırılmış müebbet mahkûmu tutsakların hepsinin etkinliklere çıkmaları süresiz olarak yasaklanmıştır. Böyle bir yasaklamanın hiçbir yasal dayanağı bulunmamakla birlikte tamamıyla keyfi bir uygulamadır.
Hapishanelerdeki tredman uygulamalarının en önemli araçlarından birisi olan “İdare Gözlem Kurulu” aldığı bu kararla Ceza İnfaz Kanunu”nda yer almayan “disiplin cezası gerektiren durumlar” da bile tutsaklar üzerinde her türlü engelleme ve baskı kurma “hakkına” sahip olmuşlardır.
Bu kararla ağırlaştırılmış müebbet alan tutsakların kütüphaneye,spora ve kurslara gitmesi tamamen engellenmiştir.
“Türkü bile söylemek yasak”
TKP/ML davası tutsağı Zeliha Bulut daha öncesinde yazdığı bir mektupla, devrimci sanatçı Pınar Aydınlar’a hapishanede kendisinin yazdığı ve bestelediği şarkıları dinletmek istediğini söylemiş bunun üzerine Pınar Aydınlar, Zeliha Bulut’un ailesini ziyaret etmişti. Kadın tutsak telefonda kendi bestelerini söylemeye başladığında hapishane idaresinin talimatıyla gardiyanlar tarafından telefon görüşmesi kesilmiştir.
Görüşme esnasında uyarı bile yapmadan cihazdaki kartı çeken gardiyan telefonda şarkı söylemenin yasak olduğunu söylemiştir. Hem devrimci tutsaklar hem yakınları bu gibi durumlara pek yabancı değillerdir.
Pınar Aydınlar ise zaten türkü söylemesi mahkemece yasaklanmış bir sanatçı olarak bizzat kendi şahsında yaşamaktadır devletin her türlü baskısını. Tutsaklar hak gasplarına karşı mücadele etmeye ve şarkılarını söylemeye, türküler de hapishane duvarlarını ve yasakları aşmaya devam edecektir kuşkusuz.