İran’da basına yönelik ağır bir sansür uygulansa da sendikanın Telegram kanalları salı günü işçilerin bir kez daha greve gittiğini ve fabrika sahası içinde toplandığını duyurdu. İşçilerin “Biz Haft-Tappeh’in işçisiyiz, açız” sloganını attıkları belirtildi.
Grev sadece işçilerin ödenmemiş ücretlerini talep etmesi ve kendi haklarını savunması amacıyla değil aynı zamanda rejim tarafından uygulamaya konulan özelleştirme politikasını durdurulması ve fabrikanın işçiler tarafından kontrol edilmesi hedefini de güdüyor.
Bu eylem Haft-Tappeh şirketinin çalışanları tarafından yapılan protestoların ikincisidir. Geçen yıl, birkaç işçi ve onlara destek veren muhalifler protestolarından dolayı tutuklanmış ve ağır cezalar almıştı.
Dün de İran rejimi işçi grevine bir kez daha saldırdı ve 4 işçiyi tutukladı. Bu saldırıya rağmen bugün greve daha da fazla insan katıldı ve diğer fabrikalardan, öğretmenlerden, hemşirelerden, emekli insanlardan dayanışma mesajları yayınlandı.
İran’daki protestolar için haber yasağı var. İşçiler kendi kanallarını kurdular!
Ne Olmuştu?
İran’ın güneybatısındaki Huzistan eyaletinde bulunan Haft Tappeh Şeker Kamışı Fabrikası’nda grev yapan işçiler ve destekçilerine ağır hapis cezaları verildi.
Haft Tappeh işçilerinin sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamaya göre
Haft Tappeh işçilerin lideri Esmaeil Bakhshi’ye 14 yıl hapis cezası,
İşçilerin destekçisi Sepideh Gholian’a 18 yıl 6 ay hapis cezası,
Yine işçilerin destekçilerinden Gam (Adım) dergisi editörü Amir Huseyin Muhammedi Ferd’e 18 yıl hapis cezası, Gazeteci Asal Muhammedi’ye 18 yıl hapis cezası, gazeteci Sanaz Allahyari’ye 18 yıl hapis cezası, Gazeteci Amir Amirgoli’ye 18 yıl hapis cezası, Haft Tappeh işçisi Muhammed Hanifer’e 6 yıl hapis cezası verilmişti.
İki yıldır talepleri için mücadele eden ve fabrikada işyeri şurası (komitesi) kurarak örgütlenen işçilere ve destekçilerine verilen cezalar, rejimin sınıf hareketinden duyduğu korkuyu bir kez daha gösterdi. Şeker işçilerinin grevine yönelik İran rejiminin bu tavrı, işçi düşmanı yüzünü bir kez daha gösterdi. Rejim işçilerin sesini kısmak için ellerinden gelen hiçbir şeyi yapmaktan çekinmiyor. Verilen hükümler göstermektedir ki İran’daki hakim sınıfın en büyük korkusu işçi sınıfı mücadelesi.
İran rejiminin mahkemeleri bu cezaları verirken, yüzlerce Haft Tappeh işçisi grev yapmaya devam etti. Aylardır “Ekmek, iş ve özgürlük” talebiyle mücadele eden işçilerin, taleplerine kulak vermeyip tersine mücadeleyi örgütleyen ve mücadeleye destek olanlara ceza veren rejim, işçi düşmanı olduğunu bir kez daha kanıtlamış oluyor.
Bu hükümler, İran’da “ekmek, iş ve özgürlük” talebinin hapishaneye atılması anlamına geliyor! Ancak rejim ne kadar saldırırsa saldırsın, işçi sınıfı her fırsatta talepleri ve hedefleri için direnmeye devam ediyor.