Ankara: Dün (18 Şubat) evlerinin önünden GBT bahane edilerek araçlara bindirilip kaçırıldıktan sonra darp ve tehdit edilip Ankara’nın çeşitli uzak ilçelerindeki boş arazilere bırakılan 3 öğrenci için bugün saat 13.00’da Ankara Adliyesi önünde avukatlar bir açıklama yaptıktan sonra suç duyurusunda bulundu.
Basın açıklamasına milletvekilleri ve Ankara Baro Başkanı Av. R. Erinç Sağkan’da katıldı. Basın açıklamasına destek olmak ve katılmak isteyen üniversite öğrencileri ise polis tarafından ablukaya alınarak alana sokulmadı.
Adalet İçin Hukukçular, ÇHD Ankara Şube, Demokrasi İçin Hukukçular, Hukukçu Dayanışması, ÖHD Ankara Şube ve Toplumsal Hukuk’un ortak yaptığı açıklamada kaçırılma olayının ayrıntılarına yer verilerek şunlar ifade edildi:
“Dün bu şehirde üç genç kaçırıldı. Ankara’da. bu ülkenin başkentinde, kimliklerini gösterip GBT yapılacağını söyleyen polislerce araçlara bindirildiler, sonra kendilerinden saatlerce haber alınamadı. Bu şehrin sokaklarında gezdirildiler, tehdit edildiler, şiddete, işkenceye uğradılar ve sonra şehrin üç ayrı kör noktasına bırakıldılar.
Avukatlarına, arkadaşlarına haber veremeselerdi belki de şu saatlerde “neredeler” diye sormaya devam edecektik. Hızlı oluşan tepki ve dört bir yandan örgütlenen dayanışma ile şu an aramızdalar.”
‘Hukuka aykırılık Ankara sokaklarında’
Yapılan ortak açıklamanın devamında, emniyetin avukatsız ifade almaya çalıştığı da belirtilerek şunlar ifade edildi:
“Ankara sokaklarında uzunca zamandır hukuka aykırılıklar yaşamaktayız. Basın açıklaması, Toplantı ve gösteri yürüyüşü yapma hakkı tamamen yasadışı bir biçimde engellenmekte, sokaklarda bu hakkını kullanmak isteyen yurttaşlar, hakarete, kötü muameleye, işkenceye, gözaltılara maruz bırakılmaktadırlar. Son dönemlerde bu duruma biz avukatları Emniyet Müdürlüklerine almamaya çalışarak, avukatsız ifade alma baskısı da eklenmiştir.
Bu topraklar gözaltında kayıplara, kaçırmalara, yargısız infazlara yabancı değildir. Biz hukukçular hala bu dosyaların izini sürüyor, adalet talebimizi hiç bıkmadan usanmadan tekrarlıyoruz.
Şimdi yeniden kaçırmalar, resmi gözaltı kayıtları olmaksızın insan alıkoymalarla karşı karşıyayız. Söz konusu durumun giderek artmasından, rutin bir emniyet işlemi haline getirilmeye çalışmasından endişeliyiz.
İşkence, kötü muamele, şiddet, hürriyetten yoksun bırakma, suç işlemek için örgüt kurma görevi kötüye kullanma… Burada sayamayacağımız kadar çok suç var. Ve bu suç devlet imkanlarıyla ve toplu halde işleniyor.”
Açıklamanın ardından söz alan Ankara Baro Başkanı Sağkan ise “Bu dosya başlı başına Türkiye’nin Anayasasının işler olup olmadığını ortaya çıkaracaktır! Dünden beri olay ile ilgilenen meslektaşlarımla gurur duyuyorum ve bu ülkenin bir vatandaşı olarak bugün sokakta kendimi onlar sayesinde güvende hissediyorum” şeklinde konuştu.
Açıklamanın, slogan ve alkışlarla sonlandırılmasının ardından avukatlar suç duyurusu için Adliyeye geçti.