Dünyaya yaşananlara bakarken ayrıntılı dikkatli derin bakmayı başarabilen gerçeğin yasalarına ve özüne hakim olmaya başlar. Gerçeğe devrimci temelde yön verebilir. Diyalektiğin gelişim yasalarıyla, kolektifin gözüyle gerçeğe korkusuzca bakanlar komutan Martager’i doğru anlayabilir.
Kolektifin, devrimci örgütlerin etrafında sayısız insanla karşılaşılır. Bazı insanlar kendilerini kolay belli ederler. Onları tanımak, anlamak için olağanüstü bir çabaya gerek yoktur.
Bazıları ise ilk bakış ve dokunuşta kolay anlaşılmaz, ilk görüngülere bakarak anlamaya çalışanlar ciddi bir yanılgıyla karşılaşır. Dolayısıyla insanlara daha dikkatli ve derin bakmayı, pratiğin gözü ve diliyle anlamayı öğrenmek esas olandır.
Bahsettiğimiz komutan Martager’dir. Onun sessiz, suskun, gösterişsiz duruşunu ve yaşamını sürekli demir ve patlayıcıyla uğraşma halini ilk görenler Martager yoldaş hakkında yanılabilir. Pratiğin gözüyle, dürüstçe bakanlar ise onun usta bir emekçi, güvenilir sağlam bir partili olduğunu anlayabilir.
Silahla ve patlayıcıyla olan derin ilişkisi, onları söken, parçalayan onaran, yeniden şekil ve düzen veren uğraşına bakan herkes ona kolay anlam yükleyip değer veremeyebilir. Çevresindekilerle kurduğu ilişkide daha çok dinleyen, anlamaya çalışan, suskun tutumunu ilk görenler kolay anlam veremez. Ancak usta savaşçı ve komutanlar onu ilk gördüklerinde onun değer ve yerinin hakkını hemen verir. Saygı ve minnette kusur etmezler. Ondaki savaş derinliğini, yoldaş inceliğini ancak onu yakından tanıyanlar anlayabilir.
Bugün her yoldaş ve her militan yüzünü Martager yoldaşa çevirip onu doğru anlamaya, doğru yaşamaya ve yaşatmaya çalışmalıdır. Onun her duruşu ve pratiği muazzam temelde öğretici özelliğe sahiptir.
İlk gençlik yıllarından başlayarak orta ve ileri yaşın tüm anlarını, yarım asırdan fazla ömrünün tümünü, inandığı-savunduğu devrim ve sosyalizm uğruna feda etmek, 64 yaşın son nefesine kadar demokratik halk devrimi için çalışmak ve mücadele etmek asıl öğrenilmesi gereken noktalardır. Etrafımıza bakıp kolayca hemen karşılaşacağımız bir komutan olmadığını iyi bilmek gerekir. Kolay bulunan ve yaratılan bir militan olmadığını iyi bilmek gerekir.
Mülk ve mülkiyet dünyasıyla, gösteriş ve kariyer budalalığıyla ün ve ünvan aldatıcılığıyla alakası olmayan, onlara yabancı ve karşıt bir dünya da yaşadı mücadele etti. Zorluklarla ve engellerle sürekli alay etti. Düşmanla dalga geçti. En zor koşullar altında bile bir mücadele ve direniş yolunu buldu. Çözümsüzlüğe ve çaresizliğe asla teslim olmadı.
En sarp kayalarla çevrili dağlarda buz kesen, en soğuk gecelerde ve en dayanılmaz sarı sıcakta direnmeyi gösterdi. Yokluk dolu günlerde mücadele etmeyi öğretti. O gerçek bir savaş ustası ve kavga şampiyonuydu.
Onun olduğu her yer başarı ve ustalık pratiğinin canlı örnekleriyle doludur. Sessiz görünümü altında muazzam bir saflıkta naif bir çocukluk duruşu ve devrime derin bağlılık vardı.
Onun olduğu her alanda yoldaşına omuz, dostuna uzanan güçlü bir el oldu. Dayanışma ve paylaşım onun doğal olağan özelliği olarak tanındı. Nubar Ozanyan yoldaş devrimi ve savaşı elleriyle hücum pratiğiyle yaptı. “Komutan cephede komutandır. Gitmediğin yer başkasını yollama” ilkesinin en dürüst ve mütevazi öğretmeni oldu.
Komutan Martager önder yoldaş İbrahim Kaypakkaya’ya bağlılığın sarsılmaz abidesidir. Yarım asırdan fazla yaşamını fedakarca devrime adadı. Sızlanma, şikayet etme, göreve karşı itiraz yazmazdı onun devrimcilik felsefesinde.
O her dönem ve anda en ileri savaş çizgisi olmayı ve temsil etmeyi başardı. Filistin’de, Ermenistan ve Rojava’da bir direniş ve savaş markası oldu. Ayağında eski ayakkabısı, askeri üniformasıyla görev insanı olarak devrimcilik yaptı. Kolektifin her kararını yaratıcı bir şekilde yerine getirmek için çalıştı. Gerilla-savaş alanı özlemini en çok duyduğu yer oldu. Düşmana etkili ve imha edici darbe vurmak için elinden gelen her şeyi yaptı.
Bildiği tüm savaş ve direniş bilgilerini savaşan her militanına öğretmek için büyük çaba gösterdi. Kürt-Ermeni-Türkiyeli-Enternasyonal tüm savaşçıların usta bir öğretmeni, gerçek bir yoldaşı, güvenilir bir dostu oldu.
O, her dönem bakılacak ve öğrenilecek bir komutan oldu. Sözden önce eylem gücünü esas aldı. Savaşı fedakarlık ve incelik dolu sanat olarak ele alıp yürüttü. Devrimci savaş ve başarıyı önce düşüncede kazanarak, pratik yolunda yürümeye çalıştı. En güzel duygularını devrimci yaşamın ve savaşımın güçlenmesi için harcadı. Amacın ve başarının insanı olmak için çalıştı.
Bütün yönleri ve ölçüleriyle örgütlenmeyi esas aldı. Ne ideolojiyi ihmal etti ne de eylemi unuttu. Bildi ki ikisi birlikte uygulandıkça başarı ve zaferin sahibi olunacaktır. Dıştan ve içten saldırıların arttığı bir dönemde canını vererek devrim barikatı oldu.
Komutan Martager, yoksulluk ve kölelik dolu utanılası yaşamın ve ölümün kefenini yırtarak yol açtı. Devrimin militanları onun açtığı savaş ve direniş yolunda birlik ve beraberlik ruhuyla savaş adımlarını büyütürse başarı elle tutulacak kadar yakın özgürlük gerçek olur.
