Diyarbakır’ın Lice ilçesine bağlı Zengesor, Heşeder, Mizag, Peçar, Bayırlı ve Şaxur mahallelerinde, bakır çıkarma ve işleme tesisi kurulması planlarına karşı bölge halkı tepkilerini sürdürüyor. Konya merkezli Dimin Madencilik tarafından başvurusu yapılan ve 2020’de “Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) gerekli değildir” raporu verilen projeye karşı, halk maden çalışmasının doğa ve tarım üzerindeki yıkıcı etkilerini dile getirerek mücadele edeceklerini belirtti.
Mizag Mahallesi’nde toplanan halk, maden çalışmalarının tarım ve hayvancılığı olumsuz etkilediğini vurguladı. Abdulkerim Okman, “Buralar topraklarımız ve yaşam kaynağımız. Maden çalışması yapılırsa burada yaşam kalmaz. Tarımdan verim alamaz olduk. Mahallelilerin madene rızası olmadan çalışma yaptılar. Bizler madene karşıyız” dedi. Medin Aldan da, “Köyümüz ceviz ve arıcılıkla meşhurdur ama bu sene hiçbirini görmedik. Ömrümde tarımın bu kadar kötü olduğu bir dönem görmedim” ifadeleriyle verimin düşüşüne dikkat çekti.
‘Ağaçlar katlediliyor, Orman Bakanlığı nerede?’
Geçimlerini tarım ve arıcılıkla sağlayan Bayram Sabrioğlu ise orman katliamına dikkat çekerek, “Bu kadar ağaç katlediliyor. Orman Bakanlığı nerede? Şirketler mahallelilere kartlar ve para vererek kandırmaya çalışıyorlar ama biz bunlara kanmayız” dedi. Sabrioğlu, sondaj çalışmaları nedeniyle su kaynaklarının kirlendiğini ve ilerleyen dönemde patlayacak dinamitlerin köyü büyük bir tehlike altında bırakacağını vurguladı.
‘Devletten güç alıyorlar’
Mikail Ayşin, maden çalışmalarının çevreye ve sağlığa verdiği zararları dile getirerek, “Maden çalışması devam ederse suyumuz kirlenecek, arıcılık ölecek ve binlerce meşe ağacı kesildi. Bu şirketler devletten güç alarak bugün buralara kadar gelebiliyorlar” dedi.
İlami Okman, maden çalışmalarına karşı duruşlarının net olduğunu belirterek, “Canımızla, kanımızla direniyoruz. Direnişimiz geçici bir direniş değildir, sonuç alana kadar direnmekten vazgeçmeyeceğiz” dedi. (Evrensel)
