H. Merkezi: Urfa’nın Siverek ilçesinde aralarında Kürtçe ve Zazaca konuştukları için haklarında soruşturma açılan iki öğretmen açığa alındı. Öğretmenler, “Okulda BDP’li milletvekillerini övdüğü, Gezi Parkı eylemlerini telefonundan canlı olarak takip ettiği, Eğitim-Sen tarafından yapılan eylemlere öğretmenleri çağırdığı” ve “17-25 Aralık süreci ve dershanelerin kapatılmasına ilişkin devleti haksız gördüğü” iddiaları ile suçlanıyor.
Ankara’da yaşayan kimliği belirsiz bir kişinin Başbakanlık İletişim Merkezi’ne mesaj atarak,Şanlıurfa’nın Siverek ilçesindeki Gülabibey İlkokulu öğretmenleri S.Ş., M.Y. ve B.K.’nin bayrak törenlerine katılmadıkları, aralarındaKürtçeve Zazaca konuştukları, örgütü övdüklerini belirtti; hemen ardından Siverek Cumhuriyet Başsavcılığınca soruşturma başlatılıldı. Üç öğretmenin bulundukları yerde Emniyet’e çağrılarak ifadeleri alınırken SiverekCumhuriyetBaşsavcılığı’nın yürüttüğüsoruşturmasonunda, “delil elde edilemediği” belirtildi ve “terör örgütü propagandası” suçlamasından kovuşturmaya yer olmadığına karar verildi.
Savcılığın bu kararına karşın Siverek Kaymakamlığı’nın yazısı üzerine, Kahta’da görevli M.Y. ve Yumurtalık’taki S.Ş., idari soruşturma gerekçesiyle açığa alındı. Ayrıca kaymakamlık, ikiöğretmeniçin “görevi kötüye kullanmak” tan soruşturma izni verdi. İzne dayanak olan ön inceleme evrakında, ihbarda yer almayan suçlamalar eklendi. M.Y. “Okulda BDP’li milletvekillerini övdüğü, Gezi Parkı eylemlerini telefonundan canlı olarak takip ettiği, Eğitim-Sen tarafından yapılan eylemlere öğretmenleri çağırdığı” , S.Ş. ise “17-25 Aralık süreci ve dershanelerin kapatılmasına ilişkin devleti haksız gördüğü” iddiaları ile suçlanıyor.
Konuyla ilgili Başbakan Binali Yıldırım tarafından cevaplanması üzere soru önergesi sunan HDP Şanlıurfa milletvekili İbrahim Ayhan, “Vatandaşların güncel olayları takip edip, gelişmelerle ilgili olarak düşüncelerini ifade etmesi, hükümetin birtakım uygulamalarını eleştirmesinin soruşturma konusu edilmesi, insan hakları ve demokrasi açısından kabul edilemez bir durumdur” ifadelerini kullandı.
Ayhan tarafından şu sorular sunuldu:
“- Başbakanlık İletişim Merkezi’ne yapılan bütün ihbarlar soruşturma konusu edilmekte midir, yoksa sadece muhalif kesimlere yönelik olan ihbarlar mı soruşturma konusu edilmektedir?
– Başbakanlık İletişim Merkezi’ne yapılan ihbarları değerlendirme kriterleri nelerdir?
– Öğretmenlerin “aralarında Kürtçe konuşmak” ile suçlanmalarını nasıl değerlendirmektesiniz? Ceza yasalarında “Kürtçe konuşma” cezası mevcut mudur?
– Okullarda “seçmeli ders” olarak öğretilen Kürtçe okullarda konuşulamayacaksa öğretilmesinin gerekçesi nedir?
– Hükümetleriniz döneminde Kürtçe dışında herhangi bir dille konuştuğu için soruşturma geçirmiş bireyler mevcut mudur?
– Siverek Cumhuriyet Başsavcılığı’nın, suçlamalarla ilgili olarak, soruşturmaya yer olmadığına dair kararına rağmen Siverek kaymakamının talimatı üzerine öğretmenlerin açığa alınmasını nasıl değerlendirmektesiniz?
– Öğretmenlerin, güncel olayları takip edip, gelişmelerle ilgili olarak düşüncelerini ifade etmesi, hükümetin birtakım uygulamalarını eleştirmesinin soruşturma konusu edilmesini demokrasi açısından nasıl değerlendirmektesiniz?”
