İzmir Barosu, İzmir Baro Başkanı Sefa Yılmaz ve İzmir Barosu Genel Sekreteri Zöhre Dalkıran’ın tehdit edilmesi üzerine suç duyurusunda bulundu. Yapılan suç duyurusunun ardından yapılan basın açıklamasında, “Avukata yönelik şiddetin yargılanacağı eylemlerin avukatlık kanunun 57’nci maddesine tabi olması” taleplerini yineleyerek “Herkes için adalet ve hukuk” denildi.
İzmir Adliyesi önünde, İzmir Baro Başkanı ve Genel Sekreterinin tehdit edilmesi üzerine yapılan suç duyurusuna ilişkin yapılan basın açıklamasında İzmir Baro Başkanı Sefa Yılmaz konuştu.
Yılmaz, “Avukatların, baroların, savunma mesleğinin nasıl itibarsızlaştırıldığını, yurttaşların ya da tarafların ya da herhangi birinin avukatlara ve savunma mesleğine karşı uyguladıkları bu şiddetin cezasızlıkla nasıl ödüllendirildiğini ve yurttaşın da buradan aldığı cesaretle bu tehditlerine, şantajına devam ettiğini ifade etmeye çalıştık. Bugün yaşanan da verdiğimiz dilekçenin de özeti buydu” dedi.
Savunma mesleğine karşı gerek sözel gerek fiziksel şiddetin son bulması için kararlı olmak ve iradeyi yansıtmak gerektiğini ifade eden Yılmaz, “Bu iradenin yansıyacağı makamlar da adliyelerdir. O yüzden bütün anlatımlarımız, bütün söylemlerimiz, bu şiddetin son bulması için gereken, hukukun kendisidir. Açıklamalarımızı da bu yönde yaptık” ifadelerini kullandı.
Türkiye’de yer alan 81 baronun başkanı ve barolar birliğinin konuyla ilgili bir açıklama hazırladığını ve tüm baroların da bunu duyurduğunu vurgulayan Yılmaz, avukata, savunma mesleğine şiddetin son bulması için bu açıklamanın büyük bir dayanışma içerisinde iletildiğini belirtti.
Yılmaz, açıklamasına şöyle devam etti: “Avukata yönelik şiddetin yargılanacağı eylemlerin avukatlık kanunun 57’nci maddesine tabi olması gerektiğini hep söyledik. Bizler bu şahsı tanımayız ama biz aynı zamanda kamu hizmeti yapıyoruz. Bizim görevimizin en büyük alanı budur. Çok kısa bir örnek, sokakta çevirme yapıldığında bir vatandaş uygulamaya itiraz ettiğinde şahıslar çok küçük bir suçla tutuklanabiliyor. Duruşma salonlarında savcılara, hakimlere en ufak söz söylendiğinde şahıslar tutuklanabiliyor ama avukatlara sokakta şiddet uygulandığında ne yazık ki aynı hassasiyet gösterilmiyor ya da geç gösteriliyor.”
“Herkes için adalet herkes için hukuk” diyen Yılmaz, “Bizim için geç uygulanan bu uygulamanın herkes için gerekli olduğu unutulmamalı. Bu ülkede herkesin özgürce yaşayabileceği bir düzenin olması hepimizin temennisidir” diye ekledi.
