İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi ve kayıp yakınları, 816’ncı hafta eylemlerini Bağlar ilçesindeki Koşuyolu Parkı İnsan Hakları Anıtı önünde gerçekleştirdi. Eyleme, kentte bulunan sivil toplum örgütü temsilcileri ve kayıp yakınları katıldı. Kayıp yakınları, ellerinde kayıpların fotoğraflarını taşıdı ve alanda bu fotoğrafların yer aldığı pankartlar açıldı. Bu hafta Diyarbakır’ın Hazro ilçesine bağlı Qenderhel köyünde kaybettirilen İbrahim Gündem’in akıbeti soruldu.
İHD Diyarbakır Şube Eşbaşkanı Ercan Yılmaz, yaptığı açıklamada, “Yıllardır faili meçhullerin bulunması ve faillerin yargılanması için mücadele ediyoruz. Siyasi iktidar ve muhalefet, birkaç göstermelik yargılama dışında taleplere kulak asmıyor. Bu bölgede Kürt meselesinin 1990’lardan bu yana çözümsüz bırakılmasından kaynaklı çok ağır insan hakları ihlalleri yaşandı,” dedi. Ayrıca Yılmaz, 15 yıl önce Lice’de karakoldan atılan havan mermisiyle yaşamını yitiren Ceylan Önkol’un davasına da değindi: “Uzun süreye rağmen Ceylan’ın failleri henüz tespit edilmedi. Etkili bir yargılama yapılamadı.”
Eylemde söz alan İbrahim Gündem’in kardeşi Feride Mafra, “33 yıldır kayıp olan ağabeyim için 15 yıldır Koşuyolu’nda kemiklerinin bulunması için mücadele ediyoruz. Bir mezarımız olsun istiyoruz,” diyerek, kararlılıkla mücadeleye devam edeceklerini vurguladı.
İbrahim Gündem’in kaybolma öyküsünü İHD Kayıplar Komisyonu üyesi Berfin Elçi okudu:
“İbrahim Gündem, 1952 yılında Amed’in Hezro ilçesinde Qenderhel köyünde dünyaya gelir. Evli ve 9 çocuk babasıdır. Ailesi ile birlikte Hezro ilçesine bağlı Qenderhel köyünde çiftçilik ve hayvancılık ile geçimini sağlamaktadır. 25 Eylül 1991 tarihinde köyde ikamet eden baba Ahmet Gündem’in evine, gece saat 01.00 sıralarında Üsteğmen Kenan Şahin ve beraberindeki bir grup asker tarafından baskın düzenlenir. Baskında Ahmet Gündem’in oğlu İbrahim Gündem, askerlerce gözaltına alınır. Sabah bırakılacağının belirtilmesi üzerine, karakola giden Ahmet Gündem, oğlu İbrahim Gündem’i sorar, ancak kendisine ‘gözaltına alınmadı’ yanıtı verilir.Bunun üzerine Ahmet Gündem, oğlu İbrahim’in bulunması ile ilgili girişimlerini sürdürür. Hazro Cumhuriyet Savcılığı’na gider. Savcılık, Ahmet Gündem’i yeniden karakola yönlendirir. Bunun üzerine Ahmet Gündem, bir kez daha karakola resmi dilekçe ile başvuruda bulunur. Ancak, yazdığı hiçbir dilekçeye yanıt verilmez. Bu kez Diyarbakır Valiliğine gidip oğlunun akıbetini sorar. Valilikçe aranan karakoldan, ‘Biz almadık’ yanıtı verilir. Ardından İl Jandarma Alay Komutanlığı’na giden Ahmet Gündem, burada ‘Devleti suçluyorsun, devlet böyle şeyler yapmaz’ şeklinde azarlamalara ve tehditlere maruz kalır. Ahmet Gündem, oğlunun gözaltında kaybedildiğine dair girişmelerini bir süre daha sürdürür. Ancak bu süre zarfında tehditlere maruz kalır. 15 Şubat 1993 tarihinde asker ve korucular tarafından evi yakılan Ahmet Gündem, 15 kişiden oluşan aile fertleri ile birlikte Amed merkeze göç etmek zorunda kalır. İbrahim Gündem’in annesi Meryem Gündem, yıllarca oğlunun yaşadığına dair bir haberin gelmesini bekler. Ne yazık ki Meryem ana da tıpkı Berfo, Fatma, Elmas, Asiye ve Arife ana gibi çocuklarına kavuşamadan bu hayattan gözü açık bir şekilde göçüp gitti.”
Eylem, yapılan oturma eyleminin ardından sona erdi.