HDK’den “Erkek egemenliğine karşı direniş ve mücadele yöntemlerimizi konuşuyoruz” konferansı
Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Kadın Meclisleri, “Erkek egemenliğine karşı direniş ve mücadele yöntemlerimizi konuşuyoruz” başlıklı iki gün sürecek olan konferansın ilk oturumunu Çağlayan’da bulunan bir salonda gerçekleştirdi.
Konferansta, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Sözcüsü Ebru Günay, HDP İstanbul Milletvekili Züleyha Gülüm, HDK kadın bileşenleri kadın örgütleri, Kadınların Kurtuluşu, SKM, YDK, SYKP, Özgür Kadın Hareketi (Tevgera Jinen Azad -TJA) gibi kadın örgütlerinin temsilcileri, aktivistleri ve bir çok bağımsız feminist kadın da dahil olduğu kadın bir araya geldi.
Konferansın yapıldığı salonda, “Kadın dayanışması sınır tanımaz”, “Jin jiyan azadi” ve Ermenice, Türkçe, Kürtçe, Arapça, Süryanice, Rumca, Abazaca ve Çerkezce olmak üzere çok dilli “İstanbul Sözleşmesi’nden vazgeçmeyeceğiz” pankartları yer aldı.
HDK’nin düzenlediği “Erkek Egemenliğine Karşı Direniş ve Mücadele Yöntemlerimizi Konuşuyoruz” başlıklı konferans başladı. Açılış konuşmasını yapan HDK Eş Sözcüsü Esengül Demir, “2022 yılında da kadınlar hem erkek hem de devlet şiddeti karşısında daha dik ve mücadeleci olacak” mesajını verdi.
Açılış konuşmasını yapan HDK Eş Sözcüsü Esengül Demir, tüm kadın hareketi içerisinde yeni dönem sözcülerinin mücadeleye katacağı yeni yol ve yöntemlerin bulunması çağrısıyla konuşmasına başladı. 2020-2021 yıllarının kadınlar için çok ağır bedeller ödendiği bir süreç olduğunun altını çizen Demir, yine kadın dayanışmasının da bu süreçte büyüdüğünü vurguladı. Demir şu değerlendirmelerde bulundu:
“Ekonomik sorunlar devasa boyutlara geldi, kadınlar üzerindeki baskı ve şiddet arttı, kadın mücadelesi de dirençle süreci tamamladı. Kadın kurtuluş hareketinin ilerleyen süreçte de başarı elde etmesini umuyoruz. Demokratik siyaset alanında da kadın yoldaşlarımız bedellerini cezaevlerinde tutsaklıkla mücadele ederek yürütüyorlar. Özellikle Kürt kadın yoldaşlarımız bu mücadelenin yürütücüleri konumunda, Sebahat Tuncel’e, Figen Yüksekdağ’a, Gültan Kışanak’a ve tüm kadın yoldaşlarımıza selamlarımızı, sevgilerimizi gönderiyor, direnişlerini selamlıyoruz.”
Erkek-devlet şiddetinin mağduru olan yüzlerce kadının olduğuna değinen Demir, kadın mücadelesinin yanında olduklarını aktardı. Özsavunmasını kullanan kadınlara verilen cezalara dikkati çeken Demir, “Bizzat erkek şiddetinin mağdurları olan özsavunmasını gerçekleştiren ve bu nedenle cezalandırılan Nevin Yıldırım, Çilem Doğan gibi kadınların mücadelesinin de takipçisi olan kadınlarız.
Erkek-devlet hukuku anlamında ağır cezalar almış, erkek-devlet aklının kadınların kendini korumaya çalışan, sistemin korumadığı bir yerde özsavunmalarını kullanan kadınları da görmüş bulunuyoruz. Bunun karşısında kadın kurtuluş hareketi yeni dönemde benzeri şiddet ve mağduriyetlere uğramaması için ortak mücadele hattını yürütüyor” diye konuştu.
Rojavalı kadınların kazanımlarına değinen Demir, “21’nci yüzyıl kadın mücadelesinin en güçlü sürdürüldüğü dönemlerden biridir. ‘Biz dünyanın yarısıyız’ diyen kadınlar dünyanın, aynı zamanda da emeğinin karşılığını tırnaklarıyla kazıyarak alacaklar” diye belirtti.
Kadın bedeninin metalaştırılmasının karşısında ağır bedeller ödense de kadınların karşılığını alacağı ve özgürleşeceğini söyleyen Demir, şu aktarımlarda bulundu: “Gerici IŞİD barbarlığına karşı mücadele yürüten Rojavalı kadınları da selamlıyoruz. Dünyanın pek çok kadın hareketine örnek olmaktalar, bu büyük mücadeleyi selamlıyoruz.”
Demir, ayrıca tartışmalar sonucunda bin yıllardır dayatılan kadını yok sayan, hapseden, eleştiren ve emeği görünmez kılmaya çalışan sisteme karşı güçlü bir duruş ortaya çıkarmayı planladıklarını da sözlerine ekledi.
“Kadın hareketinin güçlü duruşu gelecek dönemde de bizi güçlendirecektir” diyen Demir, tüm saldırılara karşı ciddi karşılıklar verildiğini, elde edilmiş hakların son dönemde gasp edilmesi karşısında da kadınların dimdik durduğunun altını çizdi.
Demir, “Tüm bu saldırılara karşı dünya kadın hareketi de ortaklaşıyor, gücünü birleştiriyor, en dinamik en hızlı hareket eden eylemsellikleri yerine getiriyor” şeklinde konuştu. OHAL döneminde kimsenin sokağa çıkamadığını yine kadınların sokaklara çıktığını belirten Demir, kadınların mücadelenin sokakta yürütülmesi gerektiği mesajını verdiğini dile getirdi.
“En kritik, tıkandığımız dönemlerde yine bu ülkede gelecek günlerin aydınlığa kavuşabileceği gücü verenler kadınlar oldu” ifadesini kullanan Demir, bu güçten, destekten ve yıllar süren mücadele deneyiminden de sistemle çatışmaya, sisteme karşı taleplerini ve paylarını almak konusunda haklılıklarını sürdüreceklerinin vurgusunu yaptı.
Açıklamanın ardından konferans basına kapalı olarak atölyeler şeklin devam etti. 5 Aralık günü atölyeler basına kapalı bir şekilde devam edecek.