Kayyum yönetimindeki Van Büyükşehir Belediyesine bağlı ekipler tarafından moloz ve hafriyat dökülen Van Gölü kenarında incelemelerde bulunan ÇEV-DER ve HDP Ekoloji Komisyonu, “Acil önlem alınmalı” çağrısı yaptı.
Van Tarihi Eserleri Koruma Araştırma ve Geliştirme Derneği (ÇEV-DER) ile HDP Ekoloji Komisyonu üyeleri, kayyum yönetimindeki Van Büyükşehir Belediyesine bağlı ekipler tarafından moloz ve hafriyat dökülen Van Gölü kenarında incelemelerde bulundu. İncelemelerin ardından konuşan ÇEV-DER Başkanı Ali Kalçık, göl kenarına moloz dökülmesini “ilkellik” olarak niteledi. Valinin “dolgu yaptık” açıklamasına tepki gösteren Kalçık, “İç balçığın temizlenmesi için gölün içine bir platform bırakılıp gemiler ve iş makineleriyle bu iş yapılır. Göl 10 kilometre mesafede ciddi bir balçığa dönüşmüş. Böyle bir vahşet ve düzensizliğin olmaması gerekiyor” dedi.
Van Gölü’nün yok olduğunu ifade eden Kalçık, “Doğa yok olunca biz de yok olacağız. Kanun koyucular, kanunu korumakla görevlidirler. En çok kanunu ihlal edenler yine kanun koyuculardır. Başta vali olmak üzere tüm kurumlar kanunu işgal ediyor. Saltanatını sürdürenler böyle bir kirliliğe neden oluyor. Çevreyi kirletenler suçludurlar. Tüm halkımız duyarlılık göstermeli” çağrısında bulundu.
“Acil önlem alınmalı”
HDP Ekoloji Komisyonu Eş Sözcüsü Menekşe Kızıldere ise gölün koku, çöp ve hafriyat nedeniyle korkunç bir alana dönüştüğünü vurguladı. “Acilen bir şeyler yapılması gerekiyor” diyen Kızıldere, İleri Biyolojik Arıtma Tesisi’nin çalışmamasına tepki gösterdi. Kızıldere, “Dip balçığı temizleme adı altında bir moloz yığılması söz konusu. Moloz yığılması dip balçık temizliğinde kullanılmaz. Moloz yığılması sadece inşaat yapılması durumunda olur. Bu kirliliği ortadan kaldırmaları gerekir” diye belirtti.
“Bütün bölgeyi ve diğer ülkeleri de etkileyecek bir konumda”
Marmara Denizi’ndeki müsilaj sorunun bir süre sonra Van Gölü’nde de yaşanabileceğine dikkati çeken Kızıldere, şunları söyledi:
“Çünkü burada da iklim krizi ve kuraklık çok etkili. Van Gölü küçülmekte ve iklim kriziyle birlikte su ısınmakta. Bu yıl inci kefalinin Van Gölü’ne aktığı yerlerden hızlandığını görüyoruz. İnci kefali göle daha hızlı ve erken vakitte geliyor. Bu aslında iklim değişikliğinin temel kanıtıdır.” Gölün kirletilmesine karşı tüm sivil toplum örgütleri ve siyasi partileri “harekete geçmeye” çağıran Kızıldere, “Van Gölü Koruma Eylem Planı”nın akıbetini sordu. Kızıldere, “Plan çıkarıldıysa neden bu tür çalışmalar devam ediyor. Neden ileri biyolojik arıtma tesisinin çalışıp çalışmadığı ve diğer ilçelerden gelen atık su denetlenmiyor?” diye sordu. Konuyu Meclise taşıyacaklarını aktaran Kızıldere, şöyle devam etti:
“Bir kanunun çıkması gerekiyor. Van Gölü’nün zarar görmesi demek sadece gölün, balıkçılığın ve tarımın zarar görmesi anlamına gelmiyor. Bütün bölgeyi ve diğer ülkeleri de etkileyecek bir konumda.”
