İstanbul: Gençlik Örgütleri, Filistin’de yaşanan katliamı protesto etmek ve Filistin halkı ile dayanışmak için eylem düzenledi. Levent Metro durağında buluşan gençlik örgütleri, İsrail büyükelçiliğine doğru yürüyüşe geçti. “Kahrolsun ABD emperyalizmi”, “Anlaşmalar son bulsun, İsrail defolsun”, “Nehirden Deniz’e, özgür Filsitin”, “Gençlik ayakta Filistin’in yanında”, “Katil ABD Ortadoğu’dan defol”, “Katil İsrail işbirlikçi AKP”, “Filisitin’de taş atan çocuklara bin selam” ve “Tanklara karşı taş, tanklara karşı taş, direnen halklar kazanacak” sloganları atan gençlik örgütleri, “ Emperyalizme, siyonizme ve yerli işbirlikçilere karşı gençlik 68’lilerin yolunda, Filistin’in yanında” pankartı açtı.
“ABD’nin büyükelçiliğini Kudüs’e taşıması, İsrail’in başkenti olarak tanımasıdır”
Ellerinde Filistin bayraklarıyla yürüyerek İsrail Bütükelçiliği’nin önüne gelen gençlik örgütleri adına ilk olarak yapılan konuşmada, “70 yıl önce bugün siyonist İsrail devleti kuruldu. Siyonist israil devleti kurulduundan bu yana Filistin halkı techire ve katliama maruz kaldı. Daha dün Nakba olarak adlandırılan bu felaket gününü ve ABD’nin büyükelçiliğini Kudüs’e taşımasına karşı direnen Filistinliler Gazze’de katledildi. ABD’nin büyükelçiliğini Kudüs’e taşıması demek İsrail’in başkenti olarak tanımasıdır ve burda bölgedeki en büyük işbirlikçileri olan AKP’nin de sorumluluğu vardır.
“Trump’tan önce, Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak AKP tanıdı”
Mavi Marmara anlaşmasını Kudüs’te ve Ankara’da imzalayarak Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanıyan Trump’tan önce AKP’nin olduğu belirtilen konuşmada, Kudüs’ün kırmızı çizgileri olduğunu söyleyenlerin hala emperyalistlerle ekonomik ve politik anlaşmalarını sürdürdüklerini söylendi. Yapılan konuşmada son olarak şunlara yer verildi; “Onların safı gayet açıktır. Bizim safımızda gayet açıktır. Onların tarihinde secde etmek vardır. Bizim tarihimzde ise Deniz’lerden aldığımız devrimci gelenek vardır. Kudüs kırmızı çizgimizdir diyenler ilk önce Nato üstlerini barındırmanın hesabını versinler. İlk önce İsraille milyarlarca dolarlık askeri ve politik anlaşma yapmanın hesabını versinler. Saflar gayet açık. Onlarında safı belli, bizim bugün safımız Filistin’de kolunu bacağını kaybetmesine rağmen cesaretinden ve direngenliğinden hiç bir şey kaybetmeyen halkın safıdır. Bugün bizim safımızı Filistin’de direnenlerin safıdır. Tarih emperyalistleri de yazar direnenleri de yazar. Ama son sözü hep direnenler söyler. Bizim son sözümüz onların yoksulluk katliam ve savaş vaatleri karşısında direnmek olmuştur, olacaktır ve direnenler emperyalizmi ve siyonizmi yenecektir.”
“Emperyalizme karşı direnme gücümüzü Deniz’lerden alıyoruz”
Gençlik Örgütleri adına yapılan konuşmada ise, “Bizler bugün Deniz’lerin okullarından geldik. Bizler bugün 6. Filoyu bu topraklara çıkarmayanların mirasçılarıyız. Bizler 68’de Denizler olup Filistin’in yanındaydık. Biliyoruz ki Filistin halkının direnişinin yanında yer alanlar bugün onlarla işbirliği yapanlar değildir. Bugün Nato’ya üye olanlar, üstlerini Nato’ya açan, İsrailli pilotları eğiten, silahları ile donatan Türk sermaye devleti, Filistin halkının yanında yer almamaktadır. Bizler biliyoruz ki Filistin halkının meşru direnişini bugün büyütenler buradadır. Bizler biliyoruz ki 6. Filoyu kovanlar Deniz’lerin mirasını sahiplenenler Filistin davasının da haklı savunucularıdır. Filistin halkının İsrail emperyalizmine ve siyonizmine karşı direnişinin 30. yılındayız. Bizler 68’de bu topraklardan giden Deniz’lerden alıyoruz emperyalizme karşı dirneme gücümüzü. Bizler ODTÜ’de Vietnam kasabı Komer’in arabasını yakanlar olarak alıyoruz gücümüzü. Biliyoruz ki emeryalistler yenilecek, direnen halklar kazanacak.“
“Emperyalizme ve onun yerli işbirlikçisi AKP’ye karşı mücadele etmek bizim asli sorumluluğumuzdur”
Gençlik örgütleri adına basın açıklamasını ise Ayşe Büşra Yılmaz okudu. Yılmaz, “Katil İsrail’in işgaline direnen onurlu Filistin halklarının, bu mücadele uğrunda can veren tüm direnişçilerin destansı direnişini sahipleniyoruz” dedi.
Trump’ın Kudüs’ü başkent olarak tanımasıyla başlayan provokasyon’un ABD hegemonyasının bölgede ve dünyada gerileyişinin önüne geçilmesi için Filistin sorununun tarih boyunca emperyalistlerin çıkarları doğrultusunda araçsallaştırıldığını bir kez daha gözler önüne serildiğini belirten Yılmaz, Filistin halklarının emperyalist güçlere karşı verdiği mücadeleler sayesinde Kudüs’ün, uluslararası anlaşmalarla Filistin devletinin başkenti olarak tanındığını söyledi. ABD-İsrail provokasyonu ve tek bir adamın sözünün bu gerçekliği değiştiremeyeceğini ifaade eden Yılmaz, “Emperyalizme ve onun yerli işbirlikçisi AKP’ye karşı mücadele etmek bizim asli sorumluluğumuzdur. Bunun için ilk yapılması gereken; kendi ülkemizde emperyalizmle işbirliği içerisinde olanlara karşı mücadele edilmesidir. Emperyalizmin içerisindeki hegemonik krizden faydalanarak bölgede güç haline gelmek isteyen, bunun için de ülkemizi ve Ortadoğu’yu kana bulayanlarla mücadele etmek Filistinle dayanışmanın olmazsa olmazıdır” dedi.
“Direnen Filistin halkları, kimin yanında olduğunu gayet iyi bilir”
Yılmaz sözlerini şu şekilde sürdürdü; “Boş lafla Filistin ile dayanışılmaz, emperyalistler ile savaşılmaz. İran’dan İsrail’e olası füze saldırılarını önceden haber almak için faaliyetle olan Kürecik Radar Üssü ve diğer üsler kapatılmadıkça, emperyalist savaş örgütü NATO’dan çıkılmadıkça ‘Filistin halklarının mücadelesine ve barış güçlerine destek veriyorum’ denemez. Kınamalar ile ABD dize getirilemez! Şunu unutmayın ki direnen Filistin halkları da kimin yanında olduğunu gayet iyi bilir.”