H. Merkezi: Halkların Demokratik Partisi Ankara Milletvekili Filiz Kerestecioğlu; 8 Mart Feminist Gece Yürüyüşüne Yönelik “ezan ıslıklandı” iddiası ilişkin Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay tarafından yanıtlanması istemiyle bir soru önergesi ile yerel seçim öncesi “Kutuplaştırma tırmandırılmak mı isteniyor?” şeklinde sorular yöneltti.
Filiz Kerestecioğlu verdiği önergede Erdoğan’ın günlerdir her seçim mitinginde kadınları “Ezan ıslıklandı” iddiasıyla hedef alan konuşmalarına tepki göstererek polis saldırısını da “Yürüyüşe müdahale süresince toplamda kullanılan gaz kapsülü ve plastik mermi sayısı nedir?” vb sorularla sordu.
Filiz’in soru önergesi şu şekilde;
“Her sene 8 Mart Dünya Kadınlar Gününde düzenlenen Feminist Gece Yürüyüşü için bu sene de 17. kez kadınlar İstiklal Caddesinde bir araya gelmiştir. Dünyanın her yerinde kadınlar, 8 Mart Dünya Kadınlar Gününde etkinlikler düzenlemekte, hayatlarını kuşatan erkek egemenliğine karşı isyanlarını sokaklarda ifade etmektedirler.
Türkiye’de de kadınlar her ilde gelenekselleşmiş buluşma alanlarında yürüyüş ve mitingler yapmaktadır. İstiklal Caddesi de 17 yıldan bu yana Feminist Gece Yürüyüşü için buluşma noktası olmuştur. Kadınlar Anayasasın düşünce ve kanaat açıklama özgürlüğünü düzenleyen 25. ve 26. maddelerde belirlenmiş Anayasal haklarını kullanarak 16 yıl boyunca hiçbir sorun yaşamadan İstiklal Caddesinde buluşmaktadır.
Ne var ki, bu yıl Feminist Gece Yürüyüşü, keyfi biçimde yasaklanmış; kadınlar İstiklal Caddesini adeta kuşatan kolluk güçlerinin ablukasına alınmış; gaz sıkılarak ve zor kullanılarak yürüyüş yapmaları engellenmiştir.
Üstelik, yürütmenin başındaki siyasetçiler, yürüyüşü ayrıştırıcı-kutuplaştırıcı bir dille hedef almış; patriyarkaya (erkek egemenliğine) ve kadın düşmanlığına karşı bir araya gelmiş kadınların yürüyüşü manipüle edilmeye çalışılarak seçim malzemesi yapılmıştır.
Her yıl aynı yerde toplanan, şarkıları, sloganları, dövizleri, ıslık ve düdükleriyle kadınların yaşadıkları eşitsizliklere, şiddete ve karşılarına dikilen polis barikatlarına karşı seslerini yükselten kadınlara karşı karalayıcı propagandanın herhangi bir yıl değil; yerel seçimler öncesi bu yıl yapılması, yürüyüşün karalanmasının nedeninin kutuplaştırma politikaları olduğuna ilişkin iddiaları güçlendirmektedir.
Bu bağlamda,
1. Kadınların yaşam hakkı dahil pek çok hak ve özgürlükleri tehdit altındayken buna karşı sokaklara çıkan kadınları suçlayarak, itham ederek ve hedef alarak toplumu kutuplaştırmaya çalışmanın maksadı nedir?
2. Feministlerin yıllardır yürüttükleri siyasetin baltalanması, zarar görmesi demek, bugüne kadar çalışma hakkından eşitliğe kadınların kazanımlarına zarar vermek demektir. Siyasetçilerin; hak ve özgürlükleri için mücadele eden kadınları hedef alan açıklamaları, bu mücadeleye zarar vermeyi mi amaçlamaktadır?
3. 16 yıldır hiçbir sorun yaşanmadan yapılan 8 Mart Feminist Gece Yürüyüşü bu yıl hangi gerekçeyle engellenmiştir?
4. Kadınların yürüyüşü engellenerek Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi, Medeni ve Siyasi Haklar Sözleşmesi, İstanbul Sözleşmesi gibi uluslararası sözleşmeler ile Anayasanın ihlal edilmesi, Türkiye Cumhuriyetinin anayasal hukuk devleti ilkelerini terk ederek polis devleti haline geldiğinin ifadesi midir?
5. 8 Mart feminist gece yürüyüşünde görevlendirilen kolluk personeli sayısı ve bunların birimlere (trafik, çevik, özel harekât, kurtarma timi vs.) dağılımı nedir?
6. Kolluk personeli kaç km2lik bir alanda ve kaç ilçede görevlendirilmiştir? Personel hangi sokaklara, caddelere ve meydanlara konuşlandırılmıştır?
7. Elmadağ’dan Tünel Meydanına kadar olan bölgede görevlendirilen kolluk personeli sayısı nedir?
8. Bakanlığınızca görevlendirme yapılmış bölge içine kaç adet müdahale aracı gönderilmiştir? Toplam sayının araç türlerine (halk tabiriyle TOMA, Akrep, gözaltı aracı vs.) göre dağılımı nedir?
9. Kolluk kuvvetlerince kullanılan hayvan sayısı nedir? Köpekler dışında hayvanlar da kullanılmış mıdır?
10. Yürüyüşe müdahale süresince toplamda kullanılan gaz kapsülü ve plastik mermi sayısı nedir?”