Filistin’de İşgale Son kampanya grubu, Yenibosna’da bulunan Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) önünde eylem yaparak MÜSİAD’a üyesi sermaye gruplarının İsrail’le ticaretini teşhir etti.
“MÜSİAD İsrail’le ticari ilişkileri kes! Suç ortaklığına son!” pankartı açılan eylemde “Nehirden denize özgür Filistin”, “İsrail’le tüm ticari ilişkiler son bulsun” dövizleri açıldı.
Basın açıklamasını okuyan Meryem Acar, siyonist İsrail’in başta ABD olmak üzere emperyalistler ve işbirlikçi bölge devletlerinden aldığı destekle Filistin’de soykırıma devam ettiğini, hiçbir kuralı ve sözleşmeyi dikkate almadığını kaydetti. Halkın katledildiğini ve yaşam alanlarının yok edildiğini, Gazze’ye uygulanan ambargoyla Filistinlilerin açlığa mahkum edildiğini vurgulayan Acar, İsrail’in işlediği suçlara karşı hiçbir ciddi yaptırım uygulanmadığını belitti.
“Filistin halkının Gazze’den zorla göç etmesini sağlayamayan siyonist işgalciler amaçlarına soykırım yaparak ulaşmaya çalışıyorlar. Filistin halkı 75 yıldır süren işgal ve soykırıma karşı direniyor. 7 Ekim’de farklı bir aşamaya geçen direniş siyonistlere, emperyalistlere ve Filistin davasına sırtını dönmüş gerici bölge devletlerine Filistin davasının ve direnişinin yok edilemeyeceğini bir kere daha gösterdi” diyen Acar, AKP’nin her fırsatta İsrail’i “katil” olarak tanımladığını ama hiçbir yaptırımda bulunmadığını vurguladı.
Aksine iktidarın siyonistlerle ticari, diplomatik, kültürel, askeri bütün ilişkilerini sürdürdüğünü vurgulayan Acar, “Türkiye’den her gün İsrail’e petrol, çelik, askeri mühimmat, gıda, askeri giyim malzemeleri vb. taşınıyor. İsrail’e Türkiye limanlarından giden petrol; uçak ve tankların hareket etmesini ve Filistin halkının üzerine bomba yağdırılmasını sağlıyor. Demir-çelik ürünleri İsrail’in savaş sanayisinin temel girdisini oluşturuyor, Filistin halkına ölüm olarak dönüyor” dedi.
“İsrail, savaş sanayisinin ihtiyaç duyduğu hammadde ve diğer ürünlerin önemli bir kısmını ise MÜSİAD üyesi firmalardan temin ediyor” diyen Acar, İsrail’le ticari ilişkilerde Filistin halkının yanında olduğunu iddia eden AKP’lilerin, HÜDA-PAR yöneticilerinin, çeşitli cemaatlerin başı çektiğini dile getirdi.
İsrail’le ilişkileri kesmeyenlerin yaşanan katliamın ortağı olduğunu vurgulayan Acar, şöyle devam etti: “AKP iktidarı, MÜSİAD, TÜSİAD üyesi şirketler ve bütün olarak sermaye düzeni Filistin’de yaşanan katliamın ortaklarıdır. Filistin halkının kanı, işçi–emekçilerin emeği üzerinden servetlerini katlayanlar tüm yaşanan sorunların gerçek sorumlularıdır. Gerçeklerin üzerini örtmek için timsah gözyaşları dökerek halkların manevi değer ve duygularını istismar etmek için ellerinden geleni yapmaktadırlar. 1 Ocak’ta MÜSİAD’ın da çağrıcısı olduğu miting bu istismara son örnektir. Bizler biliyoruz ki timsah gözyaşı dökenler, halkların manevi değer ve duygularını istismar edenler Filistin’de yaşanan katliamın suç ortağıdır.”
Dünyanın her yerinde işçi ve emekçilerin, halkların Filistin davasına desteklerini sunduğunu vurgulayan Acar, “Bizler de Filistin halkının haklı davasına omuz vermeye devam edeceğiz. İşçilerin birliği halkların kardeşliği mücadelesini büyüterek sürdüreceğiz. Bu bilinç ve kararlılıkla buradan bir kere daha tüm işçilere, emekçilere, halklara çağrımızı yeniliyoruz. İsrail’le ticari ilişkiler başta olmak üzere her türlü ilişkiyi sürdüren AKP iktidarının, MÜSİAD ve diğer sermaye örgütlerinin siyonist katliama ortaklarını sonlandırmaları için mücadeleyi büyütelim. Her yerde Filistin halkıyla dayanışmayı büyütelim” dedi.
Eylem boyunca, “Katil İsrail, işbirlikçi AKP”, “Nehirden denize özgür Filistin”, “Katil ABD, Filistin’den defol”, “Emperyalistler yenilecek, direnen halklar kazanacak”, “Yaşasın işçilerin birliği halkların kardeşliği” sloganları atıldı.