1 Mayıs öncesi üyelerine yönelik yapılan operasyonu yaptığı yazılı açıklamayla kınayan ESP, “1 Mayıs çalışması yapan sosyalistleri hedef göstererek kitleleri “yalıttığını” düşünenler 1 Mayıs alanlarında yüz binlerin tek ses olup burjuva-faşist düzene haykırmasını gizleyemeyeceklerdir” dedi.
H. Merkezi: Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP), 1 Mayıs öncesi üyelerine ve BEKSAV’a yönelik yapılan operasyona ilişkin yazılı bir açıklama yayımladı.
“1 Mayıs’a çağırmak suç değildir!” başlıklı açıklama yayımlayan ESP, “Daha geçtiğimiz hafta Kadıköy’de 1 Mayıs bildirisi dağıtırlarken gözaltına alınan 23 ESP’liden 10’unun tutuklanmışken, bu sabah da Parti Meclisi üyemiz Ümmühan Özdemir, Maltepe İlçe Başkanımız Kerem Bükre, Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Zeytinburnu yöneticisi Hasan Kılık, HDP Bağcılar İlçe yöneticisi Erkan Çelikcan ve HDK emekçisi Ersin Sedefoğlu ile birlikte Mustafa Kubilay Sever ve Engin Sınağ “1 Mayıs öncesi sansasyonel eylemler yapacakları” gerekçe gösterilerek evlerine yapılan polis saldırısı ile gözaltına alındılar” dedi.
Amaç, 1 Mayıs katılımına darbe vurmak
Gece eş zamanlı yapılan operasyonda BEKSAV’a yönelik de polis saldırı gerçekleştirildiğine dikkat çeken ESP, “Mahkemenin gözaltı kararını Terörle Mücadele Şubesi’nin “isteğine” dayanarak aldığını çekinmeden ifade etmesi, mahkemelerin sadece bir memurluk makamına dönüştüğünü gösteren sonuncu örnektir. Ortada mâkul herhangi bir şüphe yoktur. Yoldaşlarımız siyasi bir partinin denetlenebilir çalışanları olarak faaliyet yürütmektedir. İsnat edilebilecek tek ‘suç’, bizim görev bellediğimiz faaliyetlerdir: Pazar pazar, ev ev, semt semt kitleleri 1 Mayıs’a çağırmak, bildiri dağıtmak, afiş asmaktır! Açıktır ki, bu saldırının amacı, 1 Mayıs öncesinde öncü güçleri engelleyerek işçi ve emekçilerin 1 Mayıs’a katılımına darbe vurmaktır” dedi.
Devrimci, demokratik kurumların marjinalize edilmesi amaçlanıyor
Son olarak ESP şu ifadeleri kullandı; “Saldırı ile birlikte sarayın havuza yeni kattığı CNN Türk gibi burjuva medya aygıtlarının da artık polis talimatıyla uydurma ‘terör operasyonu haberleri’ yayınladıklarına şahit olmaktayız. Propaganda aygıtlarının bu şekilde kullanımı da 1 Mayıs ve 1 Mayıs’a katılan devrimci-demokratik kurumların marjinalize edilmesi amacını gütmektedir. Asıl tehdit kitleleri işçi sınıfını uluslararası birlik, dayanışma ve mücadele gününe katmak için çalışmak değil, tüm değeri yaratan işçilerin açlık ve borçla boğuşmasıdır; her sene binlerce kişinin iş cinayetinde katledilmesidir; grevlerin yasaklanmasıdır; bir halkın sömürgeleştirilmesidir; kadınların eşya olarak görülmesidir; çocukların istismar edilmesidir. Asıl marjinal, sömürüyü örten faşist ve sömürücü asalaklardır! Bu saldırılara en güçlü cevabı işçi-emekçiler, halklarımız ve kadınlar 1 Mayıs’ta alanlarda vereceklerdir. 1 Mayıs çalışması yapan sosyalistleri hedef göstererek kitleleri “yalıttığını” düşünenler 1 Mayıs alanlarında yüz binlerin tek ses olup burjuva-faşist düzene haykırmasını gizleyemeyeceklerdir”.
