Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP), 31 Mart yerel seçimlerine ilişkin politikasını açıkladı.
Faşist şeflik rejiminin pozisyonunu koruduğu, yoksullaşma krizinin ve savaş siyasetinin ağırlaştığı, tasfiyeci kuşatma saldırılarının yoğunlaştığı bu dönemde yerel seçimlerin düzenlendiğine dikkat çeken ESP, “İçinde bulunduğumuz süreçte sınıfların siyasal ve örgütlenme gücüne bağlı olarak yeni dizilimler ve saflaşmalar açığa çıkmakta, sınıfsal karaktere bağlı olarak tutumlar belirginleşmektedir.
Hangi tarihsel kesitte yapılırsa yapılsın seçimlerin sonuçlarını; toplumsal ve siyasal güçlerin, kendi talepleri etrafında örgütlü bir irade açığa çıkartıp çıkartamamaları belirleyecektir. Seçimler sınıf mücadelesinin bir anıdır; ancak esas olan geniş kitlelerin örgütlenmesi ve faşizme karşı cepheleştirilmesinin başarılmasıdır. Kazanımları korumanın ve geliştirmenin güvencesi de bu olacaktır” dedi.
ESP yerel seçimde izleyeceği politikayı şöyle açıkladı: “Kurucu bileşeni olduğumuz DEM Parti, ezilenlerin en geniş demokratik-halkçı birleşik mücadele cephesidir. Bu gerçekten hareketle, örgütlü bulunduğumuz her yerde DEM Parti adaylarıyla seçime girmek, sürece en güçlü yanıt ve politik tutum olacaktır. Partimiz, DEM Parti’nin seçimlere girdiği her şehir-ilçede tüm gücüyle, aktif biçimde çalışmalara katılacaktır.
“Kürdistan’da gerçekleştirilen ön seçimler; örgütlü halk gerçeğinin somut göstergesi olmuştur. Adeta ‘demokrasi şöleni’ne dönüşen halk buluşmalarını kutluyor, seçilen adaylara başarılar diliyoruz. Partimiz, iki dönemdir kayyum saldırılarıyla el konulan belediyelerin yeniden kazanılması ve korunması mücadelesinde aktif bir özne olarak yerini alacaktır.
“DEM Parti’de somutlanan halk ittifakı dışında başkaca ittifak, güç birliği, işbirliği çalışmaları da mevcuttur. Bu girişimler partimiz tarafından ideolojik-politik temel ilke ve tutumlar çerçevesinden ele alınmaktadır.
2019 Yerel ve Mayıs 2023 Genel Seçimlerinde oluşmuş kimi örneklerde olduğu gibi, seçim mücadelesini sadece ‘Erdoğan veya AKP-MHP karşıtlığı’ üzerinden ele almak, işçi sınıfı ve ezilenleri burjuvazinin adayları etrafında saflaştırmak, devrimci-demokratik mücadelenin zayıflığıdır.
Rakip gibi gösterilen egemen burjuva bloklarının her daim hizaya geçtiği, ortaklaştığı yer; inkârcı, asimilasyoncu, katliamcı, işgalci faşist devlet politikalarıdır. Emekçi sol güçlerin bu kadim gerçeği dikkate almadan kuracağı popülist, ilkesiz, parlamentarist birliktelikler sadece, ezilenlerin öfkesinin kapitalist düzene yedeklenmesine yarayacaktır. Partimiz, faşizme karşı mücadele stratejisini zayıflatacak her türden taktiğin karşısında olacaktır. ESP, geçmiş seçimlerde olduğu gibi bu yerel seçimlerde de burjuva adaylara oy verme çağrısı yapmayacaktır.
“Partimiz, işçilerin, emekçilerin, kadınların, gençlerin ve halkların faşizme karşı cepheleştirilmesini, birleşik mücadele iradesinin büyütülmesini temel görevlerinden sayar. Emekçi sol hareketten çeşitli partilerin ittifak arayışlarını da bu perspektifle takip edecek; sosyal şoven karakterli hiçbir aday önerisine ve ittifak oluşumuna destek vermeyecektir.
“Partimiz antifaşist, antikapitalist, antisömürgeci, cins özgürlükçü ilkeler ışığında yerel seçim çalışmalarını yürütecek, doğaya ve kentlere yönelik suçları teşhir edecektir. Kentlerimizin sermayenin rant ve kar kapısına dönüştürülmesine karşı, demokratik, katılımcı, ekolojik, engelsiz kentler perspektifiyle mücadele yürüteceğiz”
Kaynak: ETHA