Eskişehir: Eskişehir’de SGDF ve BDP Gençlik Meclisi‘nin ortak örgütlediği, Yeni Demokrat Gençlik‘in destek verdiği “21-28 Aralık Roboskî Bellek Haftası” eylemlerinde ilk olarak 27 Aralık günü Anadolu Üniversitesi‘nde gerçekleştirilen eylemle katliam bir kez daha lanetlendi ve sorumluların yargılanması istendi.
KYK yurdu önünde toplanan kitle yemekhaneye yürüdü ve burada bir basın açıklaması gerçekleştirildi. SGDF üyesi Zelal Yardımcı‘nın okuduğu açıklama “Roboskî Katliamının üzerinden geçen 2 yılın, acıyı hafifletmediğini, tam aksine öfkeyi ve acıyı derinleştirdiği” anlatılarak başladı.
“Biz unutmadıkça siz de unutamayacaksınız”
Açıklamada “1.80 boyundaki oğlumun cesedini poşete sığdırdım” diyen Felek Encü‘nün sözlerine yer verildi.
Katliamdan sonra “Irak sınırında F16’lar kaçakçıları bombaladı: 34 ölü” manşeti atan yayın organlarının, “zaten kaçakçılardı” denilerek yapılan pervasızca açıklamaların, “operasyon kazasıydı” denilerek olayın örtbas edilmeye çalışılmasının unutulmadığını söyleyen Yardımcı “Faşist diktatörlüğün dişlileri arasında ezdiğiniz Roboskî’yi biz unutmadıkça siz de unutmayacaksınız” dedi.
Yürüyüş sırasında sık sık “Roboskî’yi Unutma, Unutturma”, “Katil Devlet Hesap Verecek”, “Kürdistan Faşizme Mezar Olacak” sloganları atıldı. Açıklama “Yaşasın Halkların Kardeşliği” sloganları ile sonlandırıldı.
Eyleme faşist saldırı
28 Aralık günü ise Hamamyolu Yapı Kredi önünde toplanan kitle Adalar Migros’a yürüdü. “Zamanın Durduğu, Acının Derinleştiği yer Roboskî! Unutmayacağız! Affetmeyeceğiz!” pankartı arkasında yürüyen kitle Migros’ta bir basın açıklaması gerçekleştirmek istedi.
Adalar’a gelindiğinde faşist TC’nin katlettiği 34 can için 34 Dilek Feneri havaya bırakılarak Roboski’de yitirilenlerin isimleri teker teker sayıldı ve “Burada” sloganları haykırıldı.
Yitirilen canlar için saygı duruşu yapan kitle basın açıklamasına geçmek istedi. Bu sırada sivil polis destekli faşistler kitleye karşı saldırıya geçti. Devrimcilerin müdahalesi ile faşistler geri çekilmek zorunda kaldı.
Bu sırada Türk polisinin bir geleneği olan devrimcilere karşı faşistleri koruma eğilimi bir kez daha ortaya çıksa da devrimcilerin müdahalesi ile faşistler ve sivil faşistler alanı terk etmek zorunda kaldı.
Yaşanan gerginlik ve arbede yüzünden basın açıklaması gerçekleştirilemezken, eylem “Yaşasın Halkların Kardeşliği” sloganları ile sonlandırıldı.
