H. Merkezi: Ermenek katliamının davası 3. gününde devam etti.
3.gündür devam eden Ermenek davasında müşteki avukatlarının “sanıkların” tamamının tutuklanmasını talep etti.
Karaman’ın Ermenek İlçesi’nde geçen yıl 28 Ekim’de meydana gelen 18 işçinin yaşamını yitirdiği madenci katliamı ile ilgili Ermenek Ağır Ceza Mahkemesi’nde açılan 3’ü tutuklu 16 sanıklı davanın ilk duruşması 3. gününde sürüyor.
Mahkemeyi madenci yakınlarının yanı sıra çok sayıda avukat ve gazeteci de takip etti.
Mahkeme Başkanı duruşma öncesi aileleri “taşkınlık” çıkarmamaları hususunda “uyardı”
Daha sonra “sanıklar” Jandarma korumasında çok sayıda polisin bulunduğu salona alındı. Duruşmada önce sanıkların kimlik tespiti yapıldı.
Bu sırada maden faciasında eşi Osman Çoksöyler’i kaybeden Şadiye Çoksöyler bebeğini “sanıklara” göstererek, “Bakın katiller, bu çocuğu babasız bıraktınız. Babasını istiyor bu çocuk, yazıklar olsun size” katliamında çocuklarını yitiren Ayşe Gürses “Çocuklarımı yemek yemeleri için madenden çıkarsalardı çocuklarım ölmezdi” şeklinde tepkilerini gösterdi.
Aileler tepkili
Madenci ailelerinin ifadelerinin alındığı 3. oturumda, aileler katliamdan önce maaşının düzenli ödenmediğini ve çalışma koşullarının kötü olduğunu ortaya koydu.
İki yakınını yitiren Ayşe Gökçe sanıklara tepki göstererek “Sondaj makinasını alıp bana borç yazdırsaydınız. Her şeyimi satar öderdim” dedi. Gökçe, iş katliamından önce maaşların düzenli ödenmediğini belirterek “Zaten 3 aydır ödemiyorlardı. Size 3 ay maaş vermeseler geçinebilir misiniz hakim bey?” diyerek isyan etti.
Kazada oğlunu kaybeden Havva Yaman oğlunun tehlikeli bölgelerde çalıştığını bilmediğini ifade ederek “Bir avuç kömür kadar değeri yok muydu?” , katliamda oğlunu yitiren Nazmiye Özbaşı “3 aydır çocuklarımıza vermedikleri maaş paralarıyla o sondaj makinesini alsalarmış hepsi yaşardı” şeklinde aileler tepkilerini gösterdi.
Müşteki avukatları da tutuklama koşulları değişmeden iki sanığın duruşmalardan önce tahliye edilmesi hatalı olduğunu belirterek tüm sanıkların tutuklu olarak yargılanmasını talep etti.
Avukat Gülşen Uzuner “İş kazası yok, işin tehlikeli olduğunu bildikleri halde devam ederek iş cinayetine sebep oldular. İş cinayetini tercih ettikleri için sanıkların bilinçli taksirden değil olası kasttan cezalandırılmaları gerekir” dedi.
